DAVACI :
VEKİLİ : AV. FATİH TAHANCI – AV. AYŞE TAHANCI
Çukurambar Mah. Besa Kule İş Merkezi A Blok Kat:14 Daire:52 Çankaya/Ankara
DAVALI: İÇİŞLERİ BAKANLIĞI/ANKARA
İSTEMİN ÖZETİ : Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’nın 2019-1 dönemi uzman erbaş temini kapsamında katıldığı sınavı kazanan davacı tarafından, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle adaylık işlemlerinin sonlandırılmasına ilişkin işlemin; hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek iptali ve yürütmenin durdurulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Ankara 6. İdare Mahkemesi’nce işin gereği görüşüldü:
Dava; Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’nın 2019-1 dönemi uzman erbaş temini kapsamında katıldığı sınavı kazanan davacı tarafından, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle adaylık işlemlerinin sonlandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6352 sayılı Yasayla değişik 27. maddesinin 2. fıkrasında, idare mahkemelerinin, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, davalı idarenin savunması alındıktan veya savunma süresi geçtikten sonra gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilecekleri, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerin yürütülmesi, savunma alındıktan sonra yeniden karar verilmek üzere, idarenin savunması alınmaksızın da durdurulabileceği, yürütmenin durdurulması kararlarında idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka açıkça aykırı olduğu ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.
3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu‘nun “Yönetmelik” başlıklı 19. maddesinde; “Personelde aranacak nitelikler, müracaat şekli ve zamanı, müracaatın kabul edilmesi, sözleşmenin yapılması ve feshedilmesi sebepleri, verilecek sicilin şekil ve usulleri görevde başarısız olma ve kendilerinden istifade edilememe halleri ve bunlara yapılacak işlem şekli, sözleşmenin uzatılmasında uygulanacak esaslar, uzman onbaşıların uzman çavuş olabilmeleri için gerekli şartlar, astsubay sınıfına geçirilecekler için uygulanacak esaslar, astlık üstlük münasebetleri ile bu hususlardaki işlem şekli ve ilgili diğer hususlar kanunun yürürlüğe girmesini takip eden 6 ay içerisinde Milli Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığınca müştereken çıkarılacak bir yönetmelikte gösterilir.” hükmü yer almaktadır.
Uzman Erbaş Yönetmeliği’nin “Personelde aranacak nitelikler” başlıklı 6. maddesinde; “Uzman erbaş olarak alınacaklarda aşağıdaki şartlar aranır: (…) g) İcra edilen temel askerlik eğitimini başarıyla tamamlayanlardan güvenlik soruşturması uygun olmak veya ilk atamaları doğrudan doğruya kıt’a veya birliklere yapılan uzman erbaşlar için güvenlik soruşturması uygun olmak. (…) ı) Ayrıca; 1) Verilen ceza, ertelense, seçenek yaptırımlara çevrilse, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilse veya affa uğrasa dahi; Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, iftira, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, yalan yere tanıklık, yalan yere yemin, cürüm tasniî, ırza geçmek, sarkıntılık, kız, kadın veya erkek kaçırmak, fuhşiyata tahrik, gayri tabiî mukarenet, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçlar ile istimal ve istihlâk kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmî ihale ve alım ve satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, firar, amir veya üste fiilen taarruz, emre itaatsizlikte ısrar, üste hakaret, mukavemet, fesat, isyan suçlarından dolayı yahut 22/5/1930 tarihli ve 1632 sayılı Askerî Ceza Kanununun 148 inci maddesinde yazılı suçlardan mahkûm olmamak, 2) Taksirli suçlar hariç olmak üzere diğer suçlardan adlî veya askerî mahkemeler tarafından otuz günden daha fazla süreli hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile mahkûm olmamak, 3) Taksirli suçlar nedeniyle altı ay veya daha fazla süre ile hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkûm olmamak.” düzenlemesi yer almaktadır.
4045 sayılı Güvenlik Soruşturması, Bazı Nedenlerle Görevlerine Son Verilen Kamu Personeli ile Kamu Görevine Alınmayanların Haklarının Geri Verilmesine ve 1402 Numaralı Sıkıyönetim Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun 1. maddesinde; “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması; kamu kurum ve kuruluşlarında, yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde Devlet güvenliğinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün, iç ve dış menfaatlerin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu gizlilik dereceli birimler ile Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, jandarma, emniyet, sahil güvenlik ve istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli ve ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılır.(…) Devletin güvenliğini, ulusun varlığını ve bütünlüğünü iç ve dış menfaatlerinin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgeler ile gizlilik dereceli kamu personeli ile meslek gruplarının tespiti, birim ve kısımların tanımlarının yapılması, güvenlik soruşturmasının ve arşiv araştırmasının usul ve esasları ile bunu yapacak merciler ve üst kademe yöneticilerinin kimler olduğu Cumhurbaşkanınca yürürlüğe konulacak yönetmelik ile düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanun hükmü uyarınca hazırlanıp, 12/04/2000 tarih ve 24018 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nin 2. maddesinde, bu Yönetmeliğin; yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları hâlinde Devletin güvenliğinin, iç ve dış menfaatlerinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgeleri, bunların toplanmasını ve işlemini yürüten bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili birim ve kısımlarının belirlenmesini, Türk Silâhlı Kuvvetlerinde, emniyet ve istihbarat teşkilâtlarında, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personeli, ayrıca bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının yurtdışı teşkilâtlarında sürekli görevlendirilecek bütün personel için yapılacak güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının esas ve usûllerini, bunu yapacak mercileri, hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak gizlilik dereceli yerlerde çalışan kamu personeli ile meslek grupları ve üst kademe yöneticilerini kapsadığı belirtilmiş, 4. maddesinin (g) bendinde; “Güvenlik soruşturması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesini,” ifade edeceği açıklanmış, 7. maddesinin birinci fıkrasında; “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve mahalli mülki idare amirlikleri tarafından yapılır.” kuralına, 11. maddesinde; “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında kişinin içinde bulunduğu ortam da dikkate alınarak; a) Kimlik kontrolü, kimlik kayıtlarının doğruluk derecesi, uyrukluğu, geçmişte yabancı bir devletin uyrukluğuna girip girmediği, b) Kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetlerinin ve istihbarat ünitelerinin arşivlerinde bilgiler bulunup bulunmadığı, adli sicil kaydının ve hakkında bir tahdidin olup olmadığı, c) Yıkıcı faaliyetlerde bulunup bulunmadığı ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna ve Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı davranıp davranmadığı, d) Şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı bir şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı, e) Yabancılarla, özellikle hasım ve hasım olması muhtemel Devlet mensupları ve temsilcileriyle ilgi derecesinin iç yüzü ve nedeni, f) Sır saklama yeteneğinin olup olmadığı, araştırılır.” kuralına yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacı tarafından, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanması nedeniyle Uzman Erbaş Yönetmeliği’nin 6/g maddesindeki şartları taşımadığından bahisle adaylık işlemlerinin sonlandırıldığı, bu işlemin iptali istemiyle de bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacı ile ilgili olarak davalı idarece herhangi bir olumsuz verinin tespit edilemediğ inin belirtildiği, bununla beraber, davacının erkek kardeşi XXXXXX’nin, Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ-FEC/NC) terör örgütüne müzahir şahıslarca düzenlenen toplantılara katıldığına dair istihbari mahiyette bilgilerin bulunduğu hususlarının belirtildiği, söz konusu bilgi gerekçe gösterilerek davacının güvenlik soruşturmasının davalı idarece olumsuz olarak değerlendirildiği görülmektedir.
Davacı vekilince, anılan istihbari bilginin hatalı olduğu, davacının erkek kardeşinin nüfusuna kayıtlı olduğu köyde birden fazla XXXXXXX isimli şahsın bulunduğu, bu suretle isim karışıklığının mevcut olduğu, anılan şahsın Batman İli’nde TÜPRAŞ bünyesinde kimya mühendisi olarak çalıştığını, dolayısıyla bilgi notunda belirtilen bilginin taraflarına ait olmadığını ileri sürdüğü, bahsi geçen iddianın açıklığa kavuşturulması amacıyla Mahkememizin 03/06/2020 tarihli ara kararı uyarınca, davacının erkek kardeşi XXXXXXX hakkında Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ-FEC/NC) terör örgütüne müzahir şahıslarca düzenlenen toplantılara katıldığına dair bilgilerin (T.C.:00000000000) kimlik numaralı XXXXXXXXXX’ye ait olup olmadığı, şahıs hakkında herhangi bir soruşturma veya kovuşturma yapılıp yapılmadığının davalı idareden, Emniyet Genel Müdürlüğü’nden ve Batman İl Emniyet Müdürlüğü’nden sorulduğu, bahsi geçen idarelerce dosyaya sunulan cevabi yazılardan; anılan şahıs hakkında adli işlem yapıldığına dair bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığının belirtildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasına ve adaylık işlemlerinin sonlandırılmasına dayanak olarak; davacının erkek kardeşi hakkındaki olumsuz istihbari bilgi ileri sürülmüş ise de, anılan şahıs hakkında herhangi bir somut bilgi ve belgenin bulunmadığı, bu suretle söz konusu bilginin davacının erkek kardeşi XXXXXXX’ye ait olduğu hususunda hataya düşüldüğü anlaşılmakla, işbu hususun davacının güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasına neden olamayacağı kanaatine varılmış olup, davacının güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, dava konusu işlemin uygulanması halinde, Anayasa ile teminat altına alınan çalışma hakkı bakımından telafisi güç zararlar doğacağı da açıktır.
Açıklanan nedenlerle, hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden, 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 7 gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere, 08/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Güvenlik Soruşturması İptal Davası
Avukat Fatih Tahancı, 2015 yılında Hukuk Fakültesini tam burslu, onur öğrencisi olarak Ankara’da tamamlamıştır. Avukatlık stajını Ankara Barosu nezdinde; sigorta hukuku, tazminat hukuku, iş hukuku, icra hukuku ve idare hukuku konularına odaklanmış çeşitli avukatlık bürolarında staj yaparak tamamlamıştır. Avukat Fatih Tahancı Çankaya/Ankara’da bulunan Tahancı Hukuk Bürosu’nda avukatlık faaliyeti göstermektedir.
Fatih bey bilgilendirme için teşekkür ederiz size bir sorum olacaktı şuan Sivas idare mahkemesinde devam eden davam var bende uzman çavuşum sözleşmem yenilenmedi mesleğe dönebilmek için açılmış bir dava dosyamın durumu karar için hakim görevlendirildi yani kararı bekliyorum ancak 1 buçuk ay önce görevlendirilmişti hakim . Hakimlerin kararı açıklaması ortalama ne kadar sürer teşekkür ederim
İdare mahkemelerinde dosya tekemmül etmişse karar dolabına konulur ve sırası ile kararlar yazılır. Bu 3 ay da olabilir 6 ay da… Süre vermek pek mümkün değil. Her mahkemenin iş yoğunluğuna, hakimin hızına göre değişir.
Jandama uzman erbas adayiyim guvenlik sorusturmasi olumsuz olunca idari islemin iptali davasi acip yd karari aldim kac ay icerisinde atanirim tahmini. Bide 2 ay sonra atama olucak okullara yetisirmiyim acaba
YD kararı alındıktan sonra bir sonraki eğitim dönemine adayın planlaması yapılıyor.
Kolay gelsin iyi çalışmalar jandarma genel komutanliginin haksız yere yaptığı il ici atamaya itiraz ettim idare mahkemesince yürütme durdurma kararı verildi şuan bu karara 7 gün itiraz süreleri varmış bi üst mahkemeye ben eski görev yerime ne zaman dönerim bilginiz varmı bu kararı uygulamama gibi durumları olurmu?
Merhaba,
Detaylı danışma hizmetimiz ücretlidir.
0 312 220 36 30 arayarak danışma hizmeti alabilirsiniz .
Saygılarımızla
Merhaba yd kararı bugün olumlu geldi. Sizce ne zaman eğitime çağrılırım ya da direkt kıtaya mı giderim? Kaç ayımı alır bu süreç? Teşekkür ederim.
3-4 ayı bulur.
esim 2013 yılında askerlik döneminde uyarici maddeden mahkeme kararı ile denetimli serbestlik alıyor tamamlıyor 2015 te de dosya kapanıyor 2017 yılında uzman cavus olarak göreve başlıyor 1 Eylül 2023 tarihinde fesh ediyorlar sonuç ne olur sizce
Merhaba,
Detaylı danışma hizmetimiz ücretlidir.
Mesai saatleri içerisinde 0 312 220 36 30 arayarak danışma hizmeti alabilirsiniz .
Saygılarımızla
merabalar fatih bey.Bir konuda bilgi almak istiyorum. Eşim jandarma uzman çavuş. Bundan bikaç ay önce açığa alındı belirli nedenler yüzünden .Jandarma savunmaya çağırdı ve ordan onaylandı.Bize şuan bir kağıt geldi valilikten.15 günlük bir maaş kesimi cezası verildi. Fakat bizim mesleğe dönüş için Ankara genel komutanlığa kağıt gitti .orda bu valilik kağıdı değişir mi yoksa zaten disiplin kurulu cezası maaş kesintisi verildi sadece bumudur..
Merhaba,
Detaylı danışma hizmetimiz ücretlidir.
Mesai saatleri içerisinde 0 312 220 36 30 arayarak danışma hizmeti alabilirsiniz.
Saygılarımızla