İdare Mahkemesi İptal Kararı: Kişiye Özel Akademik Kadro İlanı – Üniversite

Ankara İdari Dava Avukatı | Tahancı Hukuk Bürosu olarak müvekkillerimize idare hukuku başta olmak üzere hukukun her alanında danışmanlık ve avukatlık hizmeti sağlamaya çalışıyoruz. Bugünkü yazımızda  …….. Üniversitesi’nce kişiye özel ve kişiyi tarif eder nitelikte açmış olduğu akademik kadro (yardımcı doçent) ilanına karşı Ankara 16. İdare Mahkemesi nezdinde açılan iptal davasında Mahkemece verilen iptal kararını ve gerekçesini paylaştık.

 

Kişiye özel akademik ve idari kadro ilanları kamyonda iyi karşılanmayan birer vakadır. Hal böyle iken kamu kurum ve kuruluşlarının bilhassa üniversitelerin kişiye özel ilanlardan kaçınmaları gerekmektedir. Akademik kadrolara kişiye özel ilanlara kişiler istihdam edilmemeli objektif, denetlenebilir kriterler üzerinden rekabetçi bir anlayışla istihdam edilmelidir.

 

T.C.
ANKARA
16. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO    : 2019/
KARAR NO : 2019/

 

DAVACI       :
VEKİLİ         : Av. Fatih TAHANCI – Av. Ayşe TAHANCI
DAVALI        : ………….. Üniversitesi Rektörlüğü
VEKİLİ         :

 

DAVANIN ÖZETİ :  ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı’nda öğretim üyesi olan davacı tarafından, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı “Yardımcı Doçent” kadrosu için yapılan ilanının  “kişiye özel, kişiyi tarif eder” bir ilan olduğundan bahisle söz konusu kadro için yapılmış olan atamanın iptali istenilmektedir.

 

SAVUNMANIN ÖZETİ : Davalı üniversite’de kadro taleplerinin, anabilim dallarının ders yükü, yürütülen proje sayısı, öğretim üyelerinin kurum dışı kamu görevleri, talep edilen kadronun ilgili bilim alanına getireceği katkı ve ihtiyaç yönü irdelenerek atama ve yükselme ilkeleri dikkate alınarak yapıldığı, bu doğrultuda ………….. Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 03.01.2014 tarih ve 60 sayılı yazı eki 27.12.2013 tarih ve 67 sayılı Anabilim Dalı Akademik Kurul Kararı ile ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi Dekanlığına iletilen kadro talebi, Fakülte Yönetim Kurlunun almış olduğu 09.01.2014 tarih ve 02 sayılı kararı ile uygun görülerek Rektör’lüğe bildirildiği, Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’ndan alınan izin çerçevesinde 14.05.2014 tarih ve 2900 sayılı Resmi Gazete’de ilan yapıldığı, Rektörlük makamının 15.05.2014 tarih ve 31264 sayılı yazısı ile öğretim üyesi kadro ilanının açıklandığı, söz konusu öğretim üyesi kadro talep ilanında başvuru şartları ile başvurulabilecek kadroların belirtildiği, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı “Yardımcı Doçent” kadrosu için …………..’ın başvuruda bulunduğu, yabancı dil sınavında başarılı olduğu, bilim alanı ile ilgili üç öğretim üyesinin de ilan edilen kadroya …………..’ın atanması yönünden yazılı görüşlerinin bulunduğu, Değerlendirme Komisyonu’nun 01.09.2014 tarihli rapor ile ilan edilen yardımcı doçent kadrosuna 11.09.2014 tarih ve 31261 sayılı kararname ile …………..’ın atamasının yapıldığı, ………….. Fakültesi ………….. Anabilim Dalı Akademik Kurulu’nun 27.12.2013 tarih ve 67 sayılı Kararında; “…Büyükşehir Belediyesi ile yapılan sokak hayvanları bakım ve tedavi protokolü nedeniyle hayvan sayısında artış, lisans ders yükü öğretiminin hayvan türlerine yönelik çok kapsamlı olması, intörn öğrencilerinin uygulamalı ders eğitim ve öğretinin bulunması, 2014 yılı eğitim-öğretim yılında açılacak olan ingilizce sınıfı, lisans ve lisansüstü öğrenci sayılarında artışlar ve son 10 yılda Anabilim dalı öğretim sayısındaki azalmalar göz önüne alınarak….” ibarelerine yer verilerek Anabilim dalının ihtiyaçlarına yer verildiği, bu doğrultuda ilan ve dava konusu işlemin tesis edildiği, kadro talebi ve ilanı kişiye özel, kişiyi tarif eder nitelikte olmadığı gibi ilgili anabilim dalının eğitim/öğretim ve araştırma ihtiyaçları göz önünde bulundurularak yapıldığı, tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

MÜDAHİL
İDDİALARININ ÖZETİ : Usule ilişkin olarak davacının dilekçesinde iptal talebinde bulunmadığı, birden çok karara karşı tek bir dilekçe ile dava açtığı, esasa ilişkin olarak, akademik ilan tarihinden itibaren 60 günlük dava açma süresi içerisinde ilandaki ek koşulun iptalinin istenilmediği, dolayısıyla Anabilim Dalı tarafından açılacak Yardımcı Doçentlik kadrosu için öngörülen ek koşulun kesinleştiği, kesinleşmiş bir karara dayalı ve bu karara uygun olan bir atama işleminin de iptalinin istenilemeyeceği, müdahil …………..’ın akademik ilanda aranan koşulları taşıdığı, Akademik Kurul Kararında davacının herhangi bir gerekçe göstermediği, 27.12.2013 tarihli Akademik Kurul Kararının ilk bölümünde yardımcı doçent kadrosuna ihtiyaç duyulduğunun açıklandığı, kararın ikinci bölümünde ise “kanin parvoviruslu köpeklerde yaşam süresini etkileyen faktörler üzerine çalışmış ve yurtdışı tecrübesine sahip olmak” şartı ile yardımcı doçentin taşıması gereken ek özelliklerinin tarif edildiği, söz konusu ek koşulun 2547 sayılı Yasada belirtilen ölçütlere ve hukuka uygun olduğu, parvovirus önemli bir konu olduğundan çok sayıda veteriner ve akademisyen tarafından çalışıldığı ve çalışılmaya da devam edildiği, müdahilin de özellikle kanin parvoviruslu köpeklerde yaşam süresini etkileyen faktörleri araştıran bir akademisyen olduğu ve bu konudaki çalışmasının bilimsel bir öneme sahip olduğu, jüri üyeleri tarafından bu konunun da raporlarda belirtildiği, yurt dışı deneyimin olduğu, davacı ile müdahil arasında davalar olduğu ve özel bir saikle hareket ettiği, tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

 

TÜRK  MİLLETİ  ADINA

 

Karar veren Ankara 16. İdare Mahkemesi’nce, Mahkememizin 10.01.2019 tarihli ara kararıyla Mahkememizin 24.10.2014 tarih ve E:2014/1856, K:2014/1272 sayılı kararının Danıştay 8. Dairesi’nin 28.12.2017 tarih ve E:2015/4584, K:2017/9978 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak dosyanın tekemmül ettirilmesine karar verildi, dosya tekemmül ettirildikten sonra duruşma için önceden belirlenerek taraflara ve müdahile tebliğ edilen 22.10.2019 tarihinde yapılan duruşmaya davacı vekili Av. Ayşe Tahancı’nın, davalı idare vekili Av. …………..’un ve müdahil ve vekili  Av. …………..’un geldiği görülerek taraflara ve müdahile söz verilip açıklamaları dinlendikten sonra kararın daha sonra tebliğ edileceği belirtilerek açık duruşmaya son verildi. Dava dosyası incelendi. Müdahilin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek  işin gereği görüşüldü:

 

Dava, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı’nda öğretim üyesi olan davacı tarafından, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı “Yardımcı Doçent” kadrosu için yapılan ilanın  “kişiye özel, kişiyi tarif eder” bir ilan olduğundan bahisle söz konusu kadro için yapılmış olan atamanın iptali istemiyle açılmıştır.

 

2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 13/b-3 maddesinde, Üniversitenin yatırım programlarını, bütçesini ve kadro ihtiyaçlarını, bağlı birimlerinin ve üniversite yönetim kurulu ile senatonun görüş ve önerilerini aldıktan sonra hazırlamanın ve Yükseköğretim Kuruluna sunmanın, Rektör’ün görev, yetki ve sorumlulukları arasında olduğu hükmüne yer verilmiş, bu maddenin son fıkrasında da, Rektörün, üniversitenin ve bağlı birimlerinin öğretim kapasitesinin rasyonel bir şekilde kullanılmasında ve geliştirilmesinde, eğitim-öğretim,  bilimsel araştırma ve yayım faaliyetlerinin devlet kalkınma plan, ilke ve hedefleri doğrultusunda planlanıp yürütülmesinde, bilimsel ve idari gözetim ve denetim yapılmasında ve bu görevlerin alt birimlere aktarılmasında, takip ve kontrol edilmesinde ve sonuçlarının alınmasında birinci derecede yetkili ve sorumlu olduğu hükmü getirilmiş; “Profesörlüğe yükselme ve atama” başlıklı 26. maddesinde ise,
“a) Profesörlüğe yükseltilerek atamada;
1) Doçentlik unvanını aldıktan sonra en az beş yıl süreyle, açık bulunan profesörlük kad-rosu ile ilgili bilim alanında çalışmış olmak,
2) Doçentlik unvanını aldıktan sonra, ilgili bilim alanında özgün yayınlar veya çalışmalar yapmış olmak, gerekir.
Yukarıdaki (2) numaralı bentteki yayınlardan biri, başvuru dosyasında başlıca araştırma eseri olarak belirtilir.
Üniversiteler, profesörlüğe yükseltilerek atama için aranan bu asgari koşulların yanında, Yükseköğretim Kurulunun onayını almak suretiyle, münhasıran bilimsel kaliteyi artırmak amacı-na yönelik olarak, bilim disiplinleri arasındaki farklılıkları da göz önünde bulundurarak, objektif ve denetlenebilir nitelikte ek koşullar belirleyebilirler.
b) Profesörlüğe yükseltilerek atama yapılabilmesi için:
1) Üniversitelerde veya yüksek teknoloji enstitülerinde atama yapılacak olan profesörlük kadroları, rektörlük tarafından ilan edilir.
2) Profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel niteliklerini tespit etmek için üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca en az üçü başka üniversitelerden veya yüksek teknoloji enstitülerinden olmak üzere ilan edilen kadronun bilim alanıyla ilgili beş profesör seçilir. Bu profesörler her aday için ayrı ayrı olmak üzere birer rapor yazarlar ve kadroya atanacak birden fazla aday varsa tercihlerini bildirirler. Üniversite veya yüksek tekno-loji enstitüsü yönetim kurulunun bu raporları göz önünde tutarak alacağı karar üzerine, rektör atamayı yapar.
c) Profesörlüğe yükseltilerek atanan kişi, bir başka yükseköğretim kurumunda veya bir başka bilim dalında boş bulunan profesörlük kadrosuna, ancak (a) ve (b) fıkralarında belirtilen esas ve usullere uygun olarak atanabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.

 

28.01.1982 tarih ve 17588 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği’nin “Atama İçin Önşart” başlıklı 2. maddesinin 2. fıkrasında;  “İlgili Yasa ve Yönetmelik hükümleriyle öngörülen koşulların yanısıra; doçentliğe atama ile yardımcı doçentliğe ve profesörlüğe yükseltme ve atamalarda ilan edilen bir kadroya başvurabilmek için yükseköğretim kurumları tarafından belirlenen ve Yükseköğretim Kurulu tarafından uygun bulunan asgari kriterleri sağlamak zorunludur.” düzenlemesi yer almıştır.

 

Anılan Yönetmeliğe 26/05/2007 tarih ve 26533 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik ile eklenen Geçici Maddede ise; “Bu Yönetmeliğin yayımını takip eden üç ay içinde, yükseköğretim kurumlarının, öğretim üyeliğine yükseltme ve atamalarda aranacak asgari kriterleri belirlemeleri ve Yükseköğretim Kurulu’nun onayını alarak uygulamaya koymaları zorunlu olup, yeni kriterler uygulamaya konuluncaya kadar daha önce Yükseköğretim Kurulu tarafından onaylanan kriterlerin uygulanmasına devam edilir.” hükmü yer almaktadır.

 

Akademik Kadro Kişiye Özel İlan Üniversite İptal KararıDosyanın incelenmesinden, davacı tarafından, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı yardımcı doçentlik kadrosu için “kanin parvovirüslü köpeklerde yaşam süresini etkileyen faktörler üzerine çalışmış olmak ve yurt dışı deneyimi olması” şartı ile talep edilmesi için Dekanlığa arzına karar verilmesine ilişkin 27.12.2013 tarihli Akademik Kurul kararında davacının karara katılmadığının belirtildiği, bilahare ön şart da belirtilmek suretiyle 14.05.2014 tarih ve 2900 sayılı Resmi Gazete’de  yardımcı doçentlik kadrosunun ilan edildiği ve müdahil …………..’ın tek aday olarak söz konusu kadroya başvuru yaptığı ve yapılan değerlendirme sonucunda başvuru koşullarını taşıdığının saptanması üzerine adı geçenin atamasının yapıldığı, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı’nda öğretim üyesi olan davacı tarafından, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi …………..  Ana Bilim Dalı yardımcı doçentlik kadrosu için yapılan ilanın akademik gerekler ve gelenekler çerçevesinde kadro ilanında ilgili  birimin ihtiyacının esas alınması gerektiği, bu nedenle kadro ihtiyacının ilgili birim, anabilim dalı ya da bölümün ihtiyaçlarına göre belirleneceğinden bu birimlerin akademik kurullarının bu konudaki görüşlerinin esas alınması gerektiği, kadroya daha fazla hak eden bir akademik personelin yerleşmesi halinde kamuya ve topluma katacakları gözönüne alındığında kamunun, toplumun ve kamu ve toplumun bir üyesi olarak kendisinin hakkının ihlal edileceği, söz konusu ilanın hizmet gerekleriyle ilişkilendirilemeyecek nitelikte “kişiye özel, kişiyi tarif eder” bir ilan olduğu, söz konusu nedenlerle bu kadro için yapılmış olan atamanın iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

 

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun yukarıda belirlenen ilgili hükümleri uyarınca, Üniversitenin kadro ihtiyaçlarını hazırlamak ve o kadro ile ilgili olarak adaylarda aranacak nitelikleri belirleyerek ilan etmek Rektörün görev ve yetkileri arasında sayılmış ve Rektör Üniversitenin ve bağlı birimlerinin öğretim kapasitesinin rasyonel bir şekilde kullanılmasında ve geliştirilmesinde, takip ve kontrol edilmesinde ve sonuçlarının alınmasında birinci derecede yetkili ve sorumlu kılınmıştır.

 

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, doçentliğe atamaya ilişkin asgari koşulların ilgili mevzuatta belirlendiği; üniversitelere bunların haricinde Yükseköğretim Kurulu’nun onayını almak şartıyla ek koşullar belirleme yetkisi tanındığı; 2547 sayılı Kanunun 25. maddesinde yer alan “bilim disiplinleri arasındaki farklılık”, maddenin gerekçesinde yer alan “üniversitelerin gelişmişlik düzeyleri” ifadesi dikkate alındığında, bahsedilen ek koşulların genel nitelikteki koşullar olduğu; Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği’nde de buna uygun şekilde, doçentliğe atamaya ilişkin üniversitelerce belirlenecek asgari kriterlerin Yükseköğretim Kurulu’nun onayına tabi tutulduğu anlaşılmaktadır.

 

Bu itibarla, yardımcı doçent, doçent ve profesör kadrolarına yapılacak atamalar için  2547 sayılı Kanunda belirtilen koşulların dışında, üniversitelerin senatoları tarafından, anılan kadrolara yapılacak atamalar için belirlenen ve yasada yer almayan genel ve objektif nitelikteki ek kriterler için Yükseköğretim Kurulu’nun onayının alınması zorunludur.

 

Ancak, üniversiteler tarafından ilan edilen bir kadro için, ihtiyaç ve hizmet gerekleri göz önünde bulundurularak getirilen özel ve ilan edilen kadroya özgü, spesifik koşulların ise, Yükseköğretim Kurulu’nun onayına tabi olmadığı kuşkusuzdur. Ayrıca üniversitelerce ilan edilen kadrolar için anabilim dalı başkanlığının görüş ve önerisine başvurulmasına da ihtiyaç bulunmamaktadır.

 

Dolayısıyla ileri sürülen taraf iddiaları da göz önünde bulundurularak, kadro ilanında sözü edilen ek koşulun kişiyi tarif eder, keyfi, subjektif nitelikte mi, yoksa İç Hastalıkları Anabilim Dalında, Yönetim Kurulu Kararında da yer verilen kadro ihtiyacına katkı sağlamaya veya kararda yer verilen özgül bir ihtiyacı karşılamaya yönelik objektif bir gereklilik olup olmadığının çözüme kavuşturulması gerekmektedir.

 

Bu durumda, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı’nda ihtiyaç duyulan bir adet “Yardımcı Doçent” kadrosu ilanı verilmesine ilişkin 14.05.2014 tarih ve 2900 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan davalı idare işleminde, kadro için aranılan özel şartın “kanin parvovirüslü köpeklerde yaşam süresini etkileyen faktörler üzerine çalışmış olmak…” olduğu, her ne kadar ek koşula yönetim kurulu kararında …………..Büyükşehir Belediyesi ile sokak köpekleri için yapılan protokol gerekçe gösterilmiş ise de sokak köpeklerinde görülen hastalıkların çok çeşitli olabiceği gibi kararda parvovirüslü sokak köpekleri açısından bir ihtisaslaşmaya ihtiyaç duyulduğuna dair bir gerekçeye de yer verilmediği, dolayısıyla söz konusu koşulun açıkça nesnel bir gerekçeye dayandırılamadığı gibi ek koşulun açılan kadroya atanması istenilen kişiyi açıkça tarif eder nitelikte olduğu; nitekim, kadro ilanının yapılmasından sonra bu kadroya atanmak istemiyle başvuruda bulunan müdahil …………..’ın da aynı Anabilim Dalı’nda doktora yaptığı ve doktora tezinin adı “Parvovirus Enfeksiyonlu Köpeklerde Yaşama Şansını Etkileyen Bazı Paremetlerin Araştırılması” olduğu görüldüğünden, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve ikincil mevzuat hükümlerine göre, üniversitelerde bilimsel kaliteyi artırmak amacına yönelik olarak objektif ve denetlenebilir nitelikte ek koşullar belirlenebileceği anlaşılmakla birlikte, söz konusu ek koşulun kişiyi tarif eder, keyfi, subjektif nitelik taşıdığı anlaşıldığından, bu ilana bağlı olarak anılan kadroya …………..’ın atanması işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

 

Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin iptaline, davacı tarafından ilk derece ve temyiz aşamalarında harcanan ve aşağıda dökümü yapılan toplam 421,95-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 2.075,00-TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, davalı idare tarafından karar düzeltme kanun yolu aşamasında harcanan ve aşağıda dökümü yapılan 73,00-TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına, müdahil tarafından harcanan ve aşağıda dökümü yapılan toplam 121,30-TL yargılama giderinin müdahil üzerinde bırakılmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 8. maddesi uyarınca işbu kararın verildiği tarihte alınması gereken 44,40-TL karar harcından dava açılırken yatırılan 25,20-TL harcın mahsubu sonucu geriye kalan 19,20-TL karar harcının davacıdan tahsili için ilgili tahsil dairesine müzekkere yazılmasına, posta avansından artan miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara ve müdahile iade edilmesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, 05.11.2019 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.

 

Yorum yapın

Call Now Button