Türk Vatandaşlığının Yeniden Kazanılması Talebinin Reddi İşleminin İptali Davası – Yürütmeyi Durdurma Kararı

T.C.

ANKARA

7. İDARE MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI

İSTEYEN (DAVACI) :

VEKİLİ :AV. FATİH TAHANCI – AV. AYŞE TAHANCI

Çukurambar Mah. Besa Kule A Blok Kat:14 Daire:52

Çankaya ANKARA

KARŞI TARAF (DAVALI) : İÇİŞLERİ BAKANLIĞI – ANKARA

VEKİLİ : HUKUKUK MÜŞAVİRİ – (Aynı Adreste)

İSTEMİN ÖZETİ : Davacı tarafından, yeniden Türk vatandaşlığına alınma talebinin reddine ilişkin 6-2020-129-1 sayılı İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü işleminin; kendisinin Türk soylu olduğu, Türk vatandaşı iken 1990 yılında vatandaşlıktan çıkarıldığı, Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı olduğu, ailevî sebeplerle de Türkiye’ye dönmediği, ancak kanser hastası olduğu ve ömrünün son yıllarını ailesi ve kardeşleriyle birlikte Türkiye’de geçirmek istediği, adlî sicil kaydının bulunmadığı, hakkında millî güvenliği tehdit edecek nitelikte bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, ancak yeniden vatandaşlığa alınma talebiyle yaptığı başvurunun dava konusu işlemle reddedildiği, işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istemiyle açılan davada yürütmenin durdurulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacının mülga 403 sayılı Kanunun 25/ç madde hükmü gereğince 09/11/1990 tarih ve 1990/1167 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Türk vatandaşlığını kaybettiği, yeniden vatandaşlığa dönme istemiyle yaptığı başvuru üzerine hakkında yapılan araştırma neticesinde geçmişte kamu düzenini bozmaya yönelik fiiller içerisinde olduğunun tespiti üzerine tesis olunan davaya konu işlemde hukuka ve mevzuata aykırı bir yön bulunmadığı belirtilerek istemin ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Ankara 7. İdare Mahkemesi’nce, dava dosyası incelenerek yürütmenin durdurulması istemi hakkında işin gereği görüşüldü:

Dava; davacı tarafından, yeniden Türk vatandaşlığına alınma talebinin reddine ilişkin 6-2020-129-1 sayılı İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü işleminin iptaline ve yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Mülga 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun “Kaybettirme” başlıklı 25. maddesinde, “Aşağıdaki kişilerin Türk vatandaşlığını kaybettiklerine Bakanlar Kurulu tarafından karar verilebilir.

ç) Yurt dışında bulunup da muvazzaf askerlik görevini yapmak veya Türkiye’de savaş ilanı üzerine, yurt dışında bulunup da, yurt savunmasına katılmak için yetkili kılınmış makamlar tarafından usulen yapılacak çağrıya mazeretsiz olarak üç ay içinde icabet etmeyenler…” hükmü yer almakta idi.

Anılan Kanun hükümlerini ilga eden 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun “Türk vatandaşlığını kaybedenler veya vatandaşlıktan ıskat edilenler” başlıklı 43.maddesinde, “(1) Mülga 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 25 inci maddesinin (a), (ç), (d) ve (e) bentleri uyarınca Türk vatandaşlığını kaybetmiş olan kişiler, başvurmaları halinde, millî güvenlik bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmamak kaydıyla, Türkiye’de ikamet etme şartı aranmaksızın Bakanlık kararı ile yeniden Türk vatandaşlığına alınabilirler.

(2) Mülga 28/5/1928 tarihli ve 1312 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununa göre vatandaşlıktan ıskat edilmiş kişiler, başvurmaları hâlinde, millî güvenlik bakımından engel teşkil edecek bir hâli bulunmamak kaydıyla, Türkiye’de ikamet etme şartı aranmaksızın Bakanlık kararı ile yeniden Türk vatandaşlığına alınabilirler.

(3) Millî güvenlik bakımından engel teşkil edecek hali bulunanların talepleri Bakanlıkça reddedilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının askerlik celp kağıdına uymaması üzerine Mülga 403 sayılı Kanunun 25. maddesinin ç bendi uyarınca Bakanlar Kurulu’nun 09/11/1990 tarih ve 1990/1167 sayılı kararı ile Türk vatandaşlığından çıkarıldığı, Türk vatandaşlığına yeniden alınma talebinin 6-2020-129-1 sayılı İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile reddi üzerine görülmekte olunan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda, davalı idarece davacının talebi üzerine milli güvenlik yönünden engel bir hali bulunup bulunmadığına yönelik olarak yapılan araştırma neticesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 04/03/2020 tarih ve 1067-40807 sayılı yazısı ile, davacının; Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi (ACM) ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı (CBS) 985/1-1542 Y.M. ve Ankara CBS 986/1-953 sayılı Y.M. ile “Otodan Hırsızlık” suçundan 12 ay 40 gün hapis cezasına, Ankara 1. ACM ve Ankara CBS 981/1-2114, 982/1-1969, 983/1-1873 sayılı Y.M. ile “Otodan Hırsızlık” suçundan 9 ay 39 gün hapis cezasına çarptırıldığının bildirilmesi üzerine dava konusu işlem ile davacının talebinin reddedildiği görülmektedir.

Uyuşmazlık konusu olay ile yukarıda açık metinlerine yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, geçmişte mülga 403 sayılı Kanunun belirli maddelerine istinaden Türk vatandaşlığını kaybeden kimselerin milli güvenlik bakımından engel teşkil edecek bir halinin olmaması kaydı ile vatandaşlığa geri dönebilmesine imkan tanındığı, bu imkan çerçevesinde davalı idareye takdir yetkisi verildiği, ancak bu yetkinin sınırsız olmadığı, yetkinin sınırının belirlenmesinde ise; kişilerin milli güvenliğe engel hali olup olmadığı hususunun etkili olduğu açık olup, olayda davacı hakkında en günceli 1986 yılına ait olan ve aynı suçun işlendiği gerekçesiyle yürütülen bir kaç soruşturma kapsamında yapılan kovuşturmalar neticesinde “Otodan Hırsızlık” suçu kapsamında mahkumiyet hükmü kurulduğu, işleme esas olarak da sadece bu mahkumiyet hükümlerinin alındığı anlaşılmakla ve anılan suçun kamu düzenini bozar nitelikte olduğu noktasında kuşku bulunmamakla birlikte, yeniden vatandaşlığa alınma taleplerinin değerlendirilmesinde kişilerin geçmişte kamu düzenini bozar eylemlerinin olup olmadığından ziyade, milli güvenlik bakımından engel hallerinin olup olmadığının önem arz etmesinin gerekliliği göz önünde bulundurulduğunda, davacı hakkındaki mahkumiyetlerin milli güvenlikle bir ilgisinin olmadığına, söz konusu kayıtların milli güvenliğe bir zarar verme olasılığının bulunmadığına kanaat getirilmiş olup, salt bu gerekçeye dayanılarak vatandaşlığa alınma talebinin reddine dair davaya konu işleme esas olarak kullanılan takdir yetkisinde hukuki sınırın aşıldığı sonucuna varılmıştır.

Öte yandan, dava konusu işlemin uygulanmasına devam olunmasının, davacının şahsı ve ailesi nezdinde telafisi güç zararlara sebebiyet verebileceğinin de kabulü gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin, uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanun’un 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, bu kararın tebliğini izleyen günden itibaren 7 gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere, 28/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

turk vatandasligini yeniden kazanma alinma isleminin reddedilmesi iptal davasi yurutmeyi durdurma karari 2020 1 Tahancı Hukuk Bürosu - Ankara Avukat
Türk Vatandaşlığının Yeniden Kazanılması Talebinin Reddi İşleminin İptali Davası – Yürütmeyi Durdurma Kararı 5

turk vatandasligini yeniden kazanma alinma isleminin reddedilmesi iptal davasi yurutmeyi durdurma karari 2020 2 Tahancı Hukuk Bürosu - Ankara Avukat
Türk Vatandaşlığının Yeniden Kazanılması Talebinin Reddi İşleminin İptali Davası – Yürütmeyi Durdurma Kararı 6

“Türk Vatandaşlığının Yeniden Kazanılması Talebinin Reddi İşleminin İptali Davası – Yürütmeyi Durdurma Kararı” üzerine 8 yorum

  1. Merhaba
    15 Ekim 2019 Yılında ailece İstisnai yoluyla vatandaşlığa muracaat ettik 12 mart 2023 Red duyurusu aldık. 29 Mart bölge idare mahkemesine dava açtık. 23 kasım 2023 duruşmamız oldu, henuz karar çıkmadı . duruşma yapıldıktan kaç gün içinde karar çıkar,

    Yanıtla
  2. Vatandaşlık başvurusunun reddi dolayısıyla içişleri bakanlığına açtığımız davayı kazandık, karar bugün tarafımıza tebliğ edildi.

    şimdi yapılması gereken şey karar aslıyla benim tekrar başvurmamızmıdır? kararın kesinleşmesi beklenecek midir?

    teşekkürler, saygılarımla

    Yanıtla
  3. Merhaba
    vatandaşlık başvurusu yaptık ama red geldi dava açma süreci bilmediğimizden 60 gün içinde mahkemeye başvurma sürecini geçirdik dava açsak da mahkeme kararı 60 gün geçtiği için red gelirmiş bizim izleyeceğimiz süreç nedir

    Yanıtla

Yorum yapın

Call Now Button