Boşanmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Boşanmada çocuğun velayeti kime verilir? sorusu, boşanmanın en kritik sonuçlarından biridir ve hakimin çocuğun üstün yararı ilkesini esas alarak verdiği kararlarla şekillenir. Türk Medeni Kanunu çerçevesinde, evlilik birliği içinde ortak velayet esastır; boşanma ile birlikte velayet çoğunlukla anne ya da babadan birine bırakılır. Hakim; çocuğun yaşı, bedensel-ruhsal gelişimi, eğitim ve sağlık ihtiyaçları, ebeveynlerin maddi-manevi koşulları, çocuğun alışkın olduğu yaşam çevresi ve kardeş bağları gibi unsurları birlikte değerlendirir. Gerektiğinde pedagog/psikolog incelemesiyle desteklenen bu süreçte, idrak çağındaki çocukların görüşüne başvurulması da mümkündür. Sonuçta, her dosyada somut olaya özgü koşullar ve çocuğun yüksek menfaati belirleyicidir; bu nedenle boşanmada çocuğun velayeti kararı, standart bir kalıptan ziyade kapsamlı bir yargısal değerlendirme ile verilir.
Çocuğun Velayeti
Boşanma davalarında çocuğun velayeti, anne ve babanın en çok uyuşmazlık yaşadığı konulardan biridir. Türk Medeni Kanunu’nun 182. maddesi, velayet hususunda hakimin geniş takdir yetkisine sahip olduğunu açıkça ortaya koyar. Hakim, tarafları dinleyerek, gerektiğinde uzmanlardan rapor alarak ve çocuğun üstün yararını gözeterek karar verir.
Velayet, yalnızca çocuğun kimde kalacağını belirlemekten ibaret değildir; aynı zamanda çocuğun kişisel varlığının korunması, malvarlığının idaresi ve temsil edilmesi gibi geniş bir kapsamı vardır. Bu nedenle velayet kararında yapılacak en küçük bir hata bile çocuğun gelişimini olumsuz etkileyebilir.
Hakim, velayeti düzenlerken yalnızca anne ve babanın taleplerini değil, çocuğun zihinsel, ruhsal, ahlaki ve sosyal gelişimini merkeze alır. Anne veya babanın sosyal statüsü, ekonomik gücü ya da kişisel özellikleri çocuğun yararını doğrudan etkilemediği sürece tek başına belirleyici değildir. Esas olan, çocuğun sağlıklı bir şekilde büyüyüp gelişebilmesidir.
Bu kapsamda, çocuğun eğitim durumu, yaşam koşulları, ebeveyn ile duygusal bağı ve gelecek planları velayetin kime bırakılacağı noktasında kritik ölçütler olarak dikkate alınır. Hakim, gerektiğinde çocuğun günlük ihtiyaçlarını en iyi karşılayabilecek ebeveyni belirlemek amacıyla ayrıntılı inceleme yapmakla yükümlüdür.
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Boşanma davasında çocuğun velayeti, şartlara göre anneye ya da babaya bırakılabilir. Burada temel kriter, her zaman çocuğun üstün yararıdır. Türk hukukunda evlilik devam ederken velayet hakkı anne ve baba tarafından birlikte kullanılır; ancak boşanma ile birlikte velayet genellikle ebeveynlerden birine verilir.
Hakim, velayeti kime vereceğine karar verirken oldukça geniş bir takdir yetkisine sahiptir. Bu yetki, yalnızca anne veya babanın talebiyle sınırlı değildir; çocuğun sağlıklı gelişimi ve menfaatleri her şeyin önünde tutulur. Boşanma sebebinin türü ya da kusurun hangi eşte olduğu, velayet kararı açısından tek başına belirleyici değildir.
Hakimin karar verirken dikkate aldığı bazı önemli kriterler şunlardır:
- Çocuğun yaşı ve gelişim durumu,
- Çocuğun boşanma öncesinde hangi ebeveynle daha yakın duygusal bağ kurduğu,
- Ebeveynlerin maddi ve manevi koşulları,
- Çocuğun eğitim, sağlık ve sosyal ihtiyaçlarını hangi ebeveynin daha iyi karşılayabileceği,
- Ebeveynlerin çocuğun ruhsal ve ahlaki gelişimine zarar verip vermeyeceği.
Hakim, gerektiğinde pedagog, psikolog veya sosyal hizmet uzmanlarından rapor talep ederek değerlendirmelerini kararına yansıtır. Böylece velayet hakkı, yalnızca anne ya da babanın menfaatine göre değil, tamamen çocuğun geleceğini güvence altına alacak şekilde belirlenir.
Ebeveynler özellikle çekişmeli boşanma davası sürecinin uzun sürebilmesi nedeniyle çocukların velayeti konusunda sağlıklı karar alamamaktadır. Bu nedenle hakim, çocuğun üstün yararını yani menfaatini kendiliğinden gözetecektir. Dava aşamasında da tedbir kararı olarak dava sürecinde çocuğun velayet hakkını kullanacak ebeveyni belirlerken bu hususları dikkate alır.
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Neye Göre Belirlenir?
Boşanma davasında çocuğun velayeti, anneye, babaya veya bazı hallerde her ikisine birden verilebilir. Ancak taraflar velayet konusunda anlaşamazlarsa, hakimin velayeti tek bir tarafa bırakması ve diğer ebeveynle çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar vermesi gerekir.
Hakim, velayet kararını verirken çocuğun yaşını, gelişim düzeyini ve ihtiyaçlarını dikkate alır. Çocuğun yaş gruplarına göre uygulamada yerleşmiş bazı ölçütler mevcuttur:
- 0-3 yaş aralığı: Bu dönemde çocukların anne bakım ve şefkatine mutlak derecede ihtiyaç duyduğu kabul edilir. Bu nedenle bu yaş grubundaki çocukların velayeti, annenin elverişsiz bir durumu bulunmadıkça genellikle anneye bırakılır.
- 3-7 yaş aralığı: Çocuk hâlen anne sevgisine ihtiyaç duymakla birlikte, bazı istisnai durumlarda babaya da velayet verilebilir. Örneğin annenin çocuğa bakamayacak durumda olması halinde velayet babaya bırakılabilir.
- 6-12 yaş aralığı: Bu yaş grubunda çocuğun eğitim, sosyal çevre ve geleceğe yönelik ihtiyaçları daha ön plandadır. Hakim, hangi ebeveynin çocuğa daha iyi imkan sağlayabileceğini değerlendirerek karar verir. Ayrıca çocuğun görüşüne başvurulması da mümkündür.
- 12 yaş ve üzeri: Bu yaşta çocukların belirli bir olgunluğa ulaştığı kabul edilir. Dolayısıyla mahkeme, çocuğun tercihini dikkate alır ve idrak çağındaki çocuğun beyanı önem arz eder.
Uluslararası düzenlemeler de (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Avrupa Çocuk Hakları Sözleşmesi) çocuğun kendi görüşünü ifade etmesini ve hakimin bu görüşü değerlendirmesini öngörmektedir. Dolayısıyla, çocuğun üstün yararı ilkesi gereğince, velayetin kime verileceği her somut olayda titizlikle araştırılarak belirlenir.
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Verilirken Göz Önünde Bulundurulan Hususlar
Hakim, boşanma davasında çocuğun velayetini belirlerken geniş bir takdir yetkisine sahiptir. Ancak bu takdir yetkisi sınırsız değildir; karar mutlaka çocuğun üstün yararı gözetilerek verilir. Velayetin anneye veya babaya verilmesinde dikkate alınan başlıca hususlar şunlardır:
- Çocuğun cinsiyeti ve yaşı: Çocuğun yaşı küçükse özellikle anne bakımına olan ihtiyaç daha fazla önemsenir. Ancak cinsiyet tek başına belirleyici değildir.
- Çocuğun eğitim durumu: Hangi ebeveynin çocuğun eğitimine daha fazla ilgi gösterdiği, hangi ortamda daha iyi eğitim imkânı sunulacağı değerlendirilir.
- Çocuğun sağlık durumu: Çocuğun özel bir sağlık ihtiyacı varsa, bu ihtiyacı karşılayabilecek ebeveynin yanında kalması tercih edilir.
- Kardeşlerin durumu: Yargıtay uygulamalarına göre kardeşlerin birbirinden ayrılmaması esastır. Velayet kararı verilirken kardeşlerin aynı ebeveynde kalması gözetilir.
- Çocuğun yaşam alanı: Çocuğun alıştığı düzenin bozulmaması, psikolojik olarak en az etkilenmesi amaçlanır. Bu nedenle çocuğun bulunduğu çevre, okul ve sosyal hayat da değerlendirmeye alınır.
- Ebeveynlerin yaşam biçimi ve maddi olanakları: Hangi ebeveynin çocuğun ihtiyaçlarını daha iyi karşılayabileceği, sosyal çevresi ve yaşam alışkanlıklarının çocuğa etkisi de göz önünde bulundurulur.
Mahkeme, tüm bu unsurları değerlendirirken gerekirse uzman raporları (psikolog, pedagog, sosyal inceleme raporu) alarak kararını güçlendirir. Böylece velayet hakkı, yalnızca anne veya babanın isteğine göre değil, çocuğun sağlıklı gelişimi için en uygun koşulları sunan tarafa verilir.
Boşanmada Çocuğun Velayeti Hangi Durumlarda Anneye Verilmez?
Velayet, çocuğun üstün yararını korumak amacıyla düzenlenmiş bir hak ve yükümlülükler bütünüdür. Normal şartlarda küçük yaşta olan çocukların velayetinin anneye verilmesi uygulamada daha sık görülür. Ancak bazı hallerde velayet anneye bırakılmaz.
- Çocuğun sağlık, eğitim ve ahlaki gelişimine zarar verme ihtimali: Annenin yaşam tarzı veya tutumları çocuğun sağlığını, eğitimini veya ahlaki değerlerini olumsuz etkiliyorsa, hakim velayeti anneye vermez.
- Çocuğun babayı tercih etmesi: İdrak çağındaki çocuk, babayla yaşamak istediğini ifade ederse ve bu tercih çocuğun yararına uygunsa, velayet babaya bırakılabilir.
- Anne ve babanın ortak kararı: Anne ve baba, boşanma sırasında velayeti babaya bırakma hususunda uzlaşmışsa ve babanın velayet almasına engel bir durum yoksa hakim bu uzlaşmayı dikkate alabilir.
- Annenin velayet görevini kötüye kullanması: Annenin çocuğun babasıyla görüşmesini engellemesi, çocuğu babadan uzaklaştırmaya çalışması gibi durumlarda velayet anneye verilmez veya verilmişse kaldırılabilir.
- Annenin yaşının küçük olması veya bakıma muhtaç durumda bulunması: Anne yaşça küçükse veya çocuğun bakımını sağlayamayacak durumdaysa velayet babaya bırakılır.
- Velayetin fiilen babada olması: Çocuk uzun süredir babasıyla yaşıyorsa ve bu durum çocuğun yararına uygunsa, hakim velayeti babaya verebilir.
Yargıtay kararlarına göre, çocuğun üstün yararı zedeleniyorsa annenin velayet hakkı sınırlanabilir veya kaldırılabilir. Hakim, her somut olayda çocuğun menfaatini gözeterek, velayeti annenin dışında bir tarafa bırakabilir.
Boşanmada Çocuğun Velayeti Hangi Durumlarda Babaya Verilir?
Boşanma davalarında velayet, çocuğun üstün yararı ilkesi çerçevesinde anneye ya da babaya bırakılabilir. Uygulamada küçük yaştaki çocukların velayeti çoğunlukla anneye verilse de bazı hallerde babaya verilmesi mümkündür.
- Çocuğun sağlığı, eğitimi veya ahlakı tehlikedeyse: Annenin yaşam tarzı, alışkanlıkları veya davranışları çocuğun gelişimini olumsuz etkiliyorsa velayet babaya verilebilir.
- Çocuğun tercihi: Özellikle idrak çağındaki çocuk, babasıyla yaşamak istediğini beyan ederse ve bu tercih çocuğun yararıyla örtüşüyorsa mahkeme velayeti babaya bırakabilir.
- Anne ve babanın ortak kararı: Taraflar anlaşmalı boşanma sürecinde velayeti babaya bırakma konusunda mutabık kalabilirler. Hakim, çocuğun yararı saklı kalmak kaydıyla bu kararı onaylayabilir.
- Annenin velayet görevini kötüye kullanması: Annenin çocuğu babayla görüştürmemesi, kişisel ilişkiyi engellemesi veya çocuğun yararına aykırı davranışlarda bulunması halinde velayet babaya verilebilir.
- Velayetin fiilen babada olması: Çocuğun uzun süredir babasıyla yaşıyor olması ve bu durumun çocuğun düzenini koruması halinde hakim velayeti babaya verebilir.
Yargıtay da birçok kararında, annenin çocuğun sağlığına ve eğitimine zarar verecek davranışlarda bulunduğunun tespit edilmesi halinde velayetin babaya bırakılmasının çocuğun üstün yararına uygun olduğuna hükmetmiştir. Bu nedenle, velayetin babaya verilmesi için somut olayın özellikleri ve çocuğun menfaatleri titizlikle değerlendirilir.
Boşanmada İki Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Boşanma davalarında birden fazla çocuk bulunduğunda, velayetin mutlaka aynı ebeveyne verilmesi zorunlu değildir. Ancak uygulamada ve Yargıtay içtihatlarında kardeşlerin birbirinden ayrılmaması ilkesi önemle vurgulanır. Çünkü boşanma süreci çocuklar için zaten yeterince yıpratıcıdır; kardeşlerin ayrılması bu olumsuz etkiyi daha da artırabilir.
Hakim, iki ya da daha fazla çocuk olduğunda velayeti şu ölçütlere göre düzenler:
- Çocukların yaşları ve gelişim ihtiyaçları,
- Eğitim ve sağlık durumları,
- Anne ve babanın çalışma koşulları ve çocuğa ayırabilecekleri zaman,
- Çocuğun alıştığı sosyal çevre, okul ve arkadaş ortamı,
- Ebeveynlerin çocukla olan ilişkileri ve sorumluluk anlayışı.
Bazı durumlarda, çocukların velayeti ayrı ebeveynlere verilebilir. Örneğin, bir çocuğun annesiyle, diğerinin babasıyla kalmasının çocuğun yararına olacağı tespit edilirse, hakim böyle bir karar verebilir. Ancak bu durumda kardeşlerin kişisel ilişki kurarak düzenli şekilde görüşmeleri sağlanır.
Anlaşmalı boşanma davalarında taraflar, velayetin paylaşımı konusunda kendi aralarında protokol yapabilirler. Ancak unutulmamalıdır ki, hakim bu protokolle bağlı değildir; çocuğun üstün yararına aykırı gördüğü durumda kendi takdirini kullanarak farklı bir karar verebilir.
Sonuç olarak, boşanmada iki çocuğun velayeti çoğunlukla aynı ebeveyne bırakılır, ancak istisnai hallerde kardeşler farklı ebeveynlere de verilebilir. Önemli olan, her durumda çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimlerinin en iyi şekilde korunmasıdır.
Boşanmada Erkek Çocuğun Velayeti
Boşanma davalarında çocuğun cinsiyeti, velayet kararında tek başına belirleyici bir ölçüt değildir. Hakim, her durumda çocuğun üstün yararı ilkesini gözeterek karar verir. Ancak uygulamada, çocuğun cinsiyetinin ve gelişim sürecinin velayet değerlendirmesine dolaylı etkisi olabilmektedir.
- Küçük yaşlardaki erkek çocuklar: 0-3 yaş aralığında çocukların anne bakımına ihtiyaçları daha fazla olduğundan, erkek çocukların da velayeti çoğunlukla anneye verilir.
- Okul çağındaki erkek çocuklar: 6 yaş ve üzerindeki çocuklarda, eğitim olanakları ve sosyal çevre daha önemli hale gelir. Bu dönemde, babanın çocuğa sağlayacağı maddi ve sosyal imkanlar velayet kararında dikkate alınabilir.
- Ergenlik çağındaki erkek çocuklar: 12 yaş ve üzeri çocukların görüşlerine mahkemece başvurulabilir. Bu yaş grubunda erkek çocukların babayla kalmak istemeleri halinde, mahkeme çocuğun beyanını dikkate alabilir.
Yargıtay kararlarında da görüldüğü üzere, erkek çocukların ergenlik döneminde kimlik gelişimi ve baba figürüyle olan ilişkisi önemlidir. Ancak bu durum otomatik olarak velayetin babaya verilmesini sağlamaz. Annenin bakım koşulları çocuğun yararına daha uygun bulunursa velayet anneye bırakılabilir.
Boşanmada Çocuğa Ne Kadar Nafaka Ödenir?
Boşanma davalarında, çocuğun velayeti hangi ebeveyne verilirse verilsin diğer ebeveyn çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katkıda bulunmakla yükümlüdür. Bu yükümlülük, Türk Medeni Kanunu’nun 182/2. maddesinde açıkça düzenlenmiştir.
Hakim, nafaka miktarını belirlerken şu hususları dikkate alır:
- Ebeveynlerin mali güçleri,
- Çocuğun yaşı, eğitim durumu ve ihtiyaçları,
- Tarafların sosyal ve ekonomik yaşam koşulları,
- Günün ekonomik koşullarına göre çocuğun bakım ve sağlık giderleri.
Boşanma davası devam ederken hakim, çocuğun ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için tedbir nafakasına hükmedebilir. Boşanma kararı kesinleştikten sonra bu nafaka, iştirak nafakası adı altında devam eder.
Nafaka miktarı sabit olmayıp, zaman içinde tarafların ekonomik durumlarının değişmesi veya çocuğun ihtiyaçlarının artması halinde nafaka artırım davası ile yeniden belirlenebilir. Örneğin çocuğun okul masraflarının artması, özel sağlık ihtiyaçlarının doğması veya nafaka yükümlüsünün gelirinde önemli bir artış olması halinde nafaka artırılabilir.
Nafaka ödemesi her ay peşin yapılır ve Türk Lirası üzerinden belirlenir. Ancak tarafların açıkça anlaşması halinde yabancı para cinsinden de hükmedilebilir. Nafaka yükümlüsü, ödeme yapmadığında icra yoluyla tahsil edilebilir ve nafakanın ödenmemesi halinde tazyik hapsi gibi yaptırımlar da gündeme gelebilir.
Velayetin Değiştirilmesi
Boşanma davasında verilen velayet kararı kesin ve değiştirilemez nitelikte değildir. Türk Medeni Kanunu’nun 183. maddesi uyarınca, şartların değişmesi halinde mahkeme velayet konusunda yeni bir düzenleme yapabilir. Buradaki temel amaç yine çocuğun üstün yararıdır.
Velayetin değiştirilmesine yol açabilecek başlıca durumlar şunlardır:
- Anne veya babanın yeniden evlenmesi,
- Taraflardan birinin başka bir şehre taşınması,
- Ebeveynlerden birinin ölümü,
- Anne veya babanın mali veya sosyal durumunda önemli değişiklikler olması,
- Çocuğun diğer ebeveynle kişisel ilişkisinin engellenmesi,
- Velayeti elinde bulunduran ebeveynin çocuğa gerekli ilgiyi göstermemesi ya da çocuğa kötü muamelede bulunması,
- Çocuğun bulunduğu yaşam koşullarının sağlıksız veya tehlikeli hale gelmesi.
Velayetin değiştirilmesi, aile mahkemesinde açılacak dava ile talep edilebilir. Bu davalarda genellikle basit yargılama usulü uygulanır ve mahkeme, gerekli görmesi halinde sosyal inceleme raporu alarak karar verir.
Ayrıca, velayet sadece değiştirilemez değil, gerektiğinde tamamen kaldırılabilir. Velayet her iki ebeveynden alınırsa, çocuğa bir vasi atanır.
Dolayısıyla, boşanma sonrası süreçte ebeveynlerin veya çocuğun hayatında meydana gelen önemli değişiklikler, velayetin yeniden düzenlenmesine sebep olabilir. Bu da velayet kararlarının dinamik ve çocuğun gelişimine uyumlu bir şekilde ele alındığını göstermektedir.
Velayetin Değiştirilmesi Davası
Boşanma sonrasında velayetin kime bırakıldığı kararı kesin nitelikte olmayıp, şartların değişmesi halinde velayetin değiştirilmesi davası açılabilir. Bu dava, çocuğun menfaatlerini korumak amacıyla düzenlenmiştir ve her zaman açılabilir.
Velayetin değiştirilmesi davası, aile mahkemesinde görülür. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Davanın açılabilmesi için belirli bir süre sınırı yoktur; önemli olan, çocuğun üstün yararını etkileyen yeni bir durumun ortaya çıkmasıdır.
Hakim, dava sürecinde şu hususları inceler:
- Ebeveynin evlenmesi, taşınması veya yaşam koşullarındaki değişiklikler,
- Velayeti elinde bulunduran ebeveynin çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi,
- Çocuğun eğitim, sağlık veya ahlaki gelişimine zarar verecek bir ortamda bulunması,
- Çocuğun diğer ebeveynle kişisel ilişkisinin engellenmesi,
- Çocuğun tercihi ve idrak çağındaki görüşleri.
Velayetin değiştirilmesi davasında basit yargılama usulü uygulanır ve süreç daha hızlı ilerler. Mahkeme, gerektiğinde sosyal inceleme raporu, pedagog ve psikolog görüşlerinden yararlanır.
Sonuçta, velayet hakkı bir kez verilmiş olsa bile değişen şartlar karşısında her zaman yeniden düzenlenebilir. Bu da velayetin statik bir hak değil, çocuğun yaşam koşullarına göre sürekli gözetilmesi gereken bir yükümlülük olduğunu göstermektedir.
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Hakkında Mahkeme Kararları
Yargıtay içtihatları, velayet konusunda hakimin nasıl bir değerlendirme yapması gerektiğini ortaya koyar. Kararlarda temel ilke, her zaman çocuğun üstün yararıdır.
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 29.12.2011 tarihli, E.2011/10761, K.2011/23988 sayılı kararı: Çok küçük ve emzirme döneminde olan çocukların velayetinin, annenin bakımına muhtaç oldukları gerekçesiyle anneye bırakılması gerektiği vurgulanmıştır.
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 08.06.2017 tarihli, E.2017/3059, K.2017/7002 sayılı kararı: İdrak çağındaki çocukların görüşlerinin alınmadan velayet kararı verilmesinin usule aykırı olduğu ve kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir.
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 13.01.2015 tarihli, E.2014/27852, K.2015/249 sayılı kararı: Uzun süredir babasıyla yaşayan çocuğun velayetinin babada bırakılmasının çocuğun üstün yararına olduğu ifade edilmiştir.
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 30.06.2014 tarihli, E.2014/4755, K.2014/14882 sayılı kararı: Velayet kamu düzenine ilişkindir, çocuğun kardeşlerinden ayrılmaması gerekir. Bu sebeple kardeşlerin velayetinin aynı ebeveyne bırakılması gerektiğine hükmedilmiştir.
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 19.06.2013 tarihli, E.2012/25208, K.2013/17108 sayılı kararı: Küçük yaştaki kız çocuğunun cinsel kimliğini sağlıklı geliştirebilmesi için annenin velayetinde kalmasının üstün yarara uygun olduğu belirtilmiştir.
Bu kararlar göstermektedir ki, velayet konusunda standart bir kuraldan ziyade, her olayın çocuğun özel koşulları dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekir. Hakim, tarafların isteklerinden önce çocuğun gelişimine en uygun çözümü bulmakla yükümlüdür.
Sıkça Sorulan Sorular
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Neye Göre Verilir?
Hakim, velayet kararını verirken çocuğun üstün yararı ilkesini esas alır. Çocuğun yaşı, gelişim düzeyi, eğitim ve sağlık ihtiyaçları, ebeveynlerin yaşam koşulları ve çocuğun duygusal bağı dikkate alınarak karar verilir.
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Velayet, somut duruma göre anneye veya babaya bırakılabilir. Küçük yaşta çocuklar çoğunlukla anneye verilse de annenin şartlarının elverişsiz olduğu hallerde babaya verilebilir.
Boşanmada Çocuğun Velayeti Kaç Yaşında Babaya Verilir?
Babanın velayet alması için kesin bir yaş sınırı yoktur. Ancak çocuk 12 yaş ve üzerindeyse, görüşü alınır ve çocuğun tercihi ile birlikte üstün yararı gözetilerek babaya velayet verilmesi mümkündür.
Velayet Kararı Değiştirilebilir mi?
Evet. Şartlar değiştiğinde velayetin değiştirilmesi davası açılabilir. Örneğin velayet sahibi ebeveyn çocuğa gereken ilgiyi göstermiyorsa, çocuğun eğitim ve sağlık ihtiyaçları karşılanmıyorsa veya çocuğun menfaati gerektiriyorsa mahkeme velayeti değiştirebilir.
Velayet Kararında Kardeşler Ayrılır mı?
Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre kardeşlerin birbirinden ayrılmaması esastır. Ancak çocuğun üstün yararı gerektiriyorsa, kardeşler farklı ebeveynlere bırakılabilir ve kişisel ilişki yoluyla düzenli görüşmeleri sağlanır.
Velayet Hakkı Hangi Durumlarda Anneye Verilmez?
Anne çocuğun sağlığına, eğitimine veya ahlaki gelişimine zarar veriyorsa; velayet görevini kötüye kullanıyorsa veya çocuğun üstün yararı bunu gerektiriyorsa hakim velayeti anneye vermez.
Velayet Hakkı Hangi Durumlarda Babaya Verilir?
Baba, çocuğa daha iyi yaşam koşulları, eğitim ve sağlık imkânı sağlayabiliyorsa veya çocuğun tercihi babadan yanaysa, ayrıca annenin uygun koşulları bulunmuyorsa velayet babaya verilebilir.
Avukat Fatih Tahancı, 2015 yılında Hukuk Fakültesini tam burslu, onur öğrencisi olarak Ankara’da tamamlamıştır. Avukatlık stajını Ankara Barosu nezdinde; ceza hukuku, sigorta hukuku, tazminat hukuku, iş hukuku, icra hukuku ve idare hukuku konularına odaklanmış çeşitli avukatlık bürolarında staj yaparak tamamlamıştır. Avukat Fatih Tahancı Çankaya/Ankara’da bulunan Tahancı Hukuk Bürosu’nda avukatlık faaliyeti göstermektedir.
Hocam oğlum 7 yaşında, annesi rus asıllı.tüm dersleri ile ben ilgileniyorum, haftanın 3 günü yemek ve kahvaltısını ben hazırlıyorum. eğitimine türkiyede başladı ve devam ediyor. ben devlet öğretmeniyim. onun dersi saat 12:50 de başlıyor benimki 12:30 da bitiyor. ben götürüp getiriyorum. annesinin dünya umurunda değil. online olarak yurt dışı menşeili firmada çalışıyor yıllardır farklı odalarda uyuyoruz oğlum için katlanıyorum ama artık dayanacak gücüm kalmadı. sürekli para harcıyor manikürü pedikürü kuaförü geçtim yogası tenisi fitness ı bitmiyor. sürekli kavga ediyoruz en son ne zaman kadınlık yaptı hatırlamıyorum, insagram delisi oradan da farklı farklı erkeklerin mesajını gördüm. aldatıyor diyemem henüz görmedim ama instagramda yazan yazana. çocuğun öğretmeni dersleri umurunda değil. benim bu çocuğun velayetini almadan boşanma şansım yok çünkü oğlum ile çok iyi bir ilişkimiz var ve iyi bir öğrenci. elbette annesini de seviyor çünkü tüm abur cuburu tüm oyuncakları annesi alıyor ve bu şekilde çocuğu kendisine bağlıyor. her türlü hastalığında annesinin umurunda değil. öğretmeni bile bir kaç kez annesini aramış, bakmış alakası yok artık hep beni arıyor. ne yapıp bu çocuğun velayetini alabilirim ben de bu kadından kurtulabilirim?