Cinsel Taciz Suçu, Şartları ve Cezası
Cinsel Taciz Suçu, Türk Ceza Kanunu’nun TCK 105 maddesinde, bedensel temas olmaksızın bir kimsenin cinsel amaçla rahatsız edilmesi olarak düzenlenir. Başka bir deyişle cinsel taciz, telefon, mesaj, sosyal medya veya yüz yüze söz ve davranışlarla gerçekleştirilebilir; bedensel temas gerçekleştiği anda konu artık cinsel saldırı kapsamına girer. Suçun oluşması için taciz suçu niteliğindeki eylemin cinsel amaçla ve belirli bir kişiye yönelmiş olması gerekir. Bu çerçevede halk arasında “laf atma” olarak bilinen eylemler, belirli koşullarda sözlü taciz cezası doğurabilir. Kanun, basit ve nitelikli halleri ayrı değerlendirir.
Cinsel Taciz Suçu Nedir? (TCK 105)
TCK 105’e göre cinsel taciz suçu, bedensel temas olmaksızın bir kişiye yönelen, cinsel amaç taşıyan söz veya davranışlarla rahatsız edilmesidir. Suçun tipik unsurları şunlardır:
- Fail–Mağdur: Herkes bu suçun faili veya mağduru olabilir. Yaş, cinsiyet, statü ayrımı yoktur.
- Hareket (seçimlik): Telefon aramaları, mesajlar, e-postalar, sosyal medya yorumları, işaret ve mimikler, sözlü taciz niteliğindeki ifadeler, teşhir içerikli davranışlar gibi bedensel temas içermeyen her türlü eylem.
- Konu: Mağdurun cinsel dokunulmazlığı ve kişilik hakları.
- Manevi unsur: Kast ve özellikle cinsel amaç (arzu/istek tatmini hedefi) şarttır. Sırf rahatsız etme amacı varsa; olayın niteliğine göre kişilerin huzur ve sükûnunu bozma gündeme gelebilir.
- Hukuka aykırılık: Mağdurun rızasına aykırı olmalıdır. Rıza; somut olayın özelliklerine göre değerlendirilir.
Cinsel saldırı ile sınır: Cinsel amaçlı bedensel temas gerçekleştiği anda eylem cinsel saldırı kapsamına girer; temas yoksa taciz suçu söz konusudur.
Madde 105- (1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) Suçun;
a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
d) Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
e) Teşhir suretiyle, işlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.
Cinsel Taciz Suçu Özellikleri
İlk olarak belirtmek gerekir ki bir suçta mağdurun bedenine en ufak bir temas olması durumunda bu suç artık cinsel taciz suçu kapsamına girmeyecektir. Şayet temas söz konusu olursa bu durumda diğer cinsel suçlar sübut bulacaktır. Diğer cinsel ise suçlar ise şunlardır:
Cinsel Saldırı Suçu (TCK 102): Yetişkinlere veya 15-18 yaş grubuna karşı bedensel temasta bulunma sonucu cinsel amaçla işlenen filleri kapsar.
Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu (TCK m.103): 15 yaşını tamamlamamış çocuklara karşı bedensel temasta bulunmak suretiyle cinsel amaçla işlenen fiilleri kapsamaktadır. 15-18 yaş grubunda olan çocuklara karşı hile, cebir, tehdit veya iradeyi etkileyen bir nedenle çocuğun bedeni üzerinde icra edilen fiiller de cinsel istismar suçu olarak nitelenir.
Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu (TCK 104): 15-18 yaş arasında bulunan, çocuğun kendi rızasıyla cinsel ilişkiye girilmesi halinde reşit olmayanla cinsel ilişki suçu oluşur.
Soruşturma Usulü
Türk Ceza Kanunu’nun 105. Maddesinde yer alan cinsel taciz suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabidir. Yani savcılık suç hakkında re’sen soruşturma başlatamaz. Mağdur, soruşturma evresinde şikâyetinden vazgeçerse savcılıkça takipsizlik kararı verilir ve dosya kapatılır.
Kovuşturma Usulü
Cinsel Taciz suçunda; bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi cezalandırılmaktadır. Cinsel taciz suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabidir. Yani savcılık tarafından re’sen soruşturma yapılamayacağı gibi mahkemece de re’sen kovuşturma da yapılamamaktadır. Mağdur kovuşturma evresinde şikâyetinden vazgeçerse mahkemece re’sen davanın düşmesine karar verilir. Fakat; suçun nitelikli halleri söz konusu ise ilgili makamlarca re’sen soruşturma ve kovuşturma işlemleri yapılabilir.
Tutuklama Tedbiri
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 100. maddesinde tutuklama nedenleri sayılmıştır. Bu maddeye göre kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunduğunda, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez. Fakat; şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa şüpheli veya sanığın davranışları; delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme, tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma, hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa, bu kapsamda tutuklama kararı verilebilir. Aynı zamanda madde metninde katalog suçlar sayılmıştır. Eğer gerçekleştirilen eylem katalog suç kapsamında ise tutuklama nedeni re ’sen var sayılıp hâkim doğrudan tarafından tutuklama kararı verilebilir.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100/4 maddesine göre “Sadece adlî para cezasını gerektiren suçlarda veya vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenenler hariç olmak üzere hapis cezasının üst sınırı iki yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez.” şeklinde hükme yer verilmiştir.
Türk Ceza Kanunu’nun 105.maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçunda madde metninin birinci fıkrasının ilk kısmına hâkim tarafından doğrudan tutuklama kararı verilemeyecektir. Ancak birinci fıkranın ikinci kısmında fiilin çocuğa karşı işlenmesi halinde hâkim tarafından doğrudan tutuklama kararı verilebilecektir.
Uzlaşma Kurumu
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253’üncü maddesi gereğince soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar ile soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmadan Türk Ceza Kanunu’nda sayılı bazı suç tipleri için şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek veya özel hukuk tüzel kişisinin uzlaştırma girişiminde bulunulur.
Burada Cinsel Taciz suçunun uzlaştırma kapsamı için yine aynı maddenin üçüncü fıkrasına bakmak gerekecektir. Buna göre; CMK m.253/3’e göre, “Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez.” Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” Bu madde metninden anlaşılacağı üzere Cinsel Taciz suçu uzlaştırma kapsamına girmemektedir.
Korunan Hukuki Değer
Kişinin cinsel bütünlüğü; ilgili kişiye karşı işlenen cinsel amaçlı hareketler ve saldırılarla ihlal edilebileceği gibi kişinin cinsel açıdan rahatsız olacağı her türlü davranış, söz, hareket ile de ihlal edilebilecektir. Yine cinsel taciz suçunda fiziki temas kişinin vücuduna fiziki temas olmadan ve fakat kişinin edebine veya iffetine karşı rahatsızlık veren davranışlar cinsel taciz suçu içerisinde yaptırım altına alınmıştır. Bir başka deyişle cinsel taciz suçunda korunan hukuki değer cinsel dokunulmazlıktır.
Cinsel Taciz Suçunun Unsurları
Cinsel Taciz suçu unsurları Türk Ceza Kanunu’nun 105.maddesinde düzenlenmiştir. Cinsel Taciz suçunun oluştuğunu söyleyebilmek için madde metninde öngörülen tüm unsurların birlikte bulunması gerekmektedir. Suçun unsurları her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmeli bu değerlendirme sonucu iddia ve savunma hazırlanmalıdır.
Cinsel Taciz Suçunun Maddi Unsurları
Fail: Cinsel Taciz suç tipinde suçun faili özellik arz etmemektedir. Buna göre kadın veya erkek herkes bu suçun faili olabilecektir.
Mağdur: Suçun failinin özellik göstermediği gibi suçun mağdurunda da bir özellik aranmamaktadır yani fail de olduğu gibi suçun mağduru da kadın veya erkek herkes olabilecektir. Aynı zaman da mağdur ve fail aynı cinsiyette de olabilecektir. Yine mağdurun evli ya da bekar olmasının da bir önemi bulunmamaktadır. Madde metninde de belirtildiği gibi bu suç çocuklara karşı da işlenebilecektir. 6545 sayılı Kanunun 61.maddesiyle yapılan değişiklik ile suçun mağdurunun “çocuk” olabilmesi düzenlenmiştir.
Suçun Konusu: İşbu suçun konusunu cinsel taciz teşkil eden hareketlere maruz kalan kişi oluşturur.
Fiil: Mağdurun vücut dokunulmazlığı ihlal edilmeden cinsel amaçlı davranışların gerçekleştirilmesi işbu suçun oluşmasına sebebiyet vermektedir. Madde gerekçesinde ise cinsel taciz, “cinsel yönden ahlak temizliğine aykırı olarak mağdurun rahatsız edilmesinden ibarettir.” şeklindedir.
İşbu suçta fail cinsel arzularını tatmin etme amacını güdüp gütmemesi önem taşımamaktadır. Zira fail mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmediği sürece gerçekleştirdiği fiiller cinsel istismar veya cinsel saldırı suçunu oluşturmayacağından cinsel taciz suçu söz konusu olacaktır. Aynı zamanda gerçekleştirilen bu fiiller mağduru rahatsız edici boyutta olmalıdır. Bu suç mağdur hedef alınarak çeşitli el hareketleriyle, sözle veya yazıyla da işlenebilir. Cinsel taciz suçu şu hareketlerle işlenebilir.
Cinsel Taciz Suçu Nasıl İşlenebilir?
Cinsel taciz suçu, TCK 105 kapsamında bedensel temas olmaksızın gerçekleşir ve cinsel amaçlı söz ya da davranışlarla mağdurun rahatsız edilmesiyle oluşur. Tipik gerçekleştiriliş biçimleri özetle şunlardır:
- Yüz yüze söz ve işaretlerle: Uygunsuz teklif, ısrarlı flört girişimi, teşhir niteliğindeki el–kol hareketleri, aşağılayıcı veya mahremiyete yönelen söylemler. Bu tür sözlü davranışlar koşulları varsa sözlü taciz cezası sonucunu doğurabilir.
- Elektronik haberleşme yoluyla: Telefon araması, SMS, e-posta, mesajlaşma uygulamaları ve sosyal medya üzerinden cinsel içerikli, ısrarlı veya rahatsız edici iletiler. Dijital ortamın sağladığı kolaylıktan yararlanma, çoğu kez nitelikli hâl olarak değerlendirilir.
- İşyeri/okul/aile içi ilişkiyi kötüye kullanma: Hiyerarşik üstünlük, gözetim veya bakım yükümlülüğü, aynı işyerinde çalışma gibi ilişkilerin sağladığı nüfuzdan yararlanarak cinsel nitelikli söz ve davranışlarda bulunma.
- Teşhir (aleni davranışlar): Mağduru hedef alacak şekilde cinsel organı göstermek veya benzeri teşhir fiilleri, bedensel temas olmaksızın dahi cinsel taciz tipikliğini karşılayabilir.
- Topluluk önünde veya kamusal alanda: Mağduru belirlenebilir şekilde hedef alan, “laf atma” tarzı eylemler; somut olayın bağlamına göre taciz suçu kapsamında değerlendirilebilir.
Sınır çizgileri
- Belirsiz kitleye hitap: Genel nitelikte, belirli kişiyi hedef almayan ifadeler kural olarak tipikliği karşılamaz; somut bağlam önemlidir.
- Temas varsa: Cinsel amaçlı bedensel temas gerçekleştiğinde konu artık cinsel saldırı alanına girer.
- Sırf rahatsız etme kastı: Eylem cinsel amaç taşımıyorsa, şartları varsa kişilerin huzur ve sükûnunu bozma gündeme gelir.
Cinsel Taciz Suçunun Manevi Unsurları
Cinsel taciz suçu taksirle veya hatayla işlenemeyecektir. Cinsel taciz suçu kasten işlenen suçlardandır. Ancak işbu suçun oluşumu için failin belli bir amaç doğrultusunda hareket etmelidir. Bir başka deyişle fail cinsel bir amaçla hareket etmelidir. Yani suçun manevi unsuru olarak cinsel gaye taşımak özel kastı oluşturur. Mağdurun yani ilgilinin rızası olduğunda ise bu suç oluşmayacaktır.
Cinsel Taciz Suçu Nasıl İspatlanır?
Cinsel taciz suçu çoğu kez iki kişi arasında ve bedensel temas olmadan gerçekleştiği için ispat; mağdur beyanı, destekleyici deliller ve olayın tüm koşullarının birlikte değerlendirilmesiyle yapılır. Uygulamada başlıca delil türleri:
- Mağdur beyanı: Tutarlı, ısrarlı ve hayatın olağan akışına uygun anlatımlar tek başına belirleyici olabilir. Çelişki, önceye dayalı husumet iddiası veya somut çıkar ilişkisi beyanın değerini düşürebilir.
- Tanık anlatımı: Olayı görme/duyma veya öncesi–sonrası olgulara ilişkin gözlemler (örn. mağdurun hemen sonrası ruh hali, çevreye anlatımı) destek delil sayılır.
- Elektronik haberleşme kayıtları (HTS/erişim logları): Arama–aranma trafiği, mesajlaşma sıklığı ve zamanlaması; diğer delillerle birlikte olay örgüsünü doğrular.
- Cihaz ve dijital içerik incelemesi (CMK 134): Telefon, bilgisayar ve mesajlaşma uygulamaları (WhatsApp, Telegram vb.) üzerindeki yazışmalar, medya, yedekler ve silinmiş kayıtların adli bilişimle çıkarılması mümkündür (usulüne uygun hâkim/savcı kararı ile).
- Sosyal medya delilleri: Yorum, DM, gönderi ve ekran görüntüleri; zaman damgası ve URL bilgileriyle birlikte tutanaklaştırılarak dosyaya alınır.
- Gizli ses–görüntü kaydı (istisnaî haller): Başka türlü ispat imkânının bulunmadığı ani olaylarda, o anda alınan kayıtlar hukuka uygun olabilir. Planlı izleme veya sistematik kayıt çoğu durumda hukuka aykırıdır; somut olaya göre değerlendirilir.
- Noter e-tespit / içerik tespiti: İnternet sayfaları ve sosyal medya içerikleri için e-tespit başvurusu yapılarak delil değeri güçlendirilebilir.
- Kurumsal kayıtlar ve ortam verileri: İşyerindeki erişim logları, turnike–kamera zaman çizelgeleri, kurum içi yazışmalar, şikâyet–tutanak akışı.
- Uzman raporları: Adli bilişim, psikolojik değerlendirme veya içerik analizi gibi alanlarda teknik raporlar.
Suçun Nitelikli Halleri
İlk nitelikli hal ilk fıkranın ikinci kısmında düzenlenen cinsel tacizin çocuğa karşı gerçekleştirilmesidir. Cinsel Taciz suçuna, bu düzenleme 6545 sayılı Kanunun 61.maddesinde yapılan değişikle eklenmiştir. Buna göre, cinsel tacizin mağdurunun çocuk olduğu haller için altı aydan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.
Diğer nitelikli haller ise Cinsel Taciz Suçunu düzenleyen TCK m.105’in ikinci fıkrasındadır. Buna göre; bu fıkra da belirtilen hallerde ilk fıkrada tayin edilen ceza yarı oranında artırılacaktır. Bu nitelikli haller ise şunlardır:
- Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, işlenmesi
- Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından, işlenmesi
- Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, işlenmesi
- Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, işlenmesi
- Teşhir suretiyle, işlenmesi halinde cezanın yarı oranda artırılacağı düzenlenmiştir.
Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Cinsel Taciz
Türk Ceza Kanunu’nun 105. maddesinin 2.fıkrasının son cümlesinde cinsel taciz suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hali düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre; nedeniyle mağdur, işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise fail hakkında verilecek olan ceza 1 yıldan az olamayacaktır.
Suçun Özel Görünüş Şekilleri
Suça Teşebbüs
Cinsel Taciz Suçu, sırf hareket suçlarındandır. Bu sebeple neticeye bir unsur olarak yer vermez. Bu yüzden tacize sebebiyet veren icrai hareketlerin gerçekleştirilmesiyle suç tamamlanacaktır. Cinsel Taciz suçuna teşebbüs, icra hareketlerinin parçalara bölünmesi halinde mümkündür. Bir örnekle açıklamak gerekirse sırf hareket suçlarında sık verilen mektup örneği akıllara gelmelidir. Buna göre; Cinsel Taciz suçunu oluşturacak bir mektubun ilgilisine ulaşmadan ele geçirildiği takdirde işbu suç teşebbüs aşamasında kalmış olacaktır.
Suça İştirak
Türk Ceza Kanunu’nun 105. maddesinde yer alan Cinsel Taciz suçu iştirak bakımından önem arz etmemektedir. Bir başka deyişle suçun failini cinsel amaçlı olarak tacize ikna eden, failin cinsel taciz arz eden davranışları gerçekleştirmesini için katkıda bulunan kişi ise yardım eden şeklinde sorumlu olacaktır. Yani cinsel taciz suçunda suça iştirak şekilleri olarak yardım etme, azmettirme bu suç bakımından mümkündür.
Suçların İçtimai
Cinsel Taciz suçunda zincirleme suç hükümleri uygulama alanı bulacaktır. Bu zincirleme suç hükümleri; taciz fiili aynı kişiye karşı aynı suç işleme kararının icrası kapsamında farklı zamanlarda icra edildiği durumlarda gündeme gelecektir.
Cinsel Taciz suçu esnasında aynı zamanda müstehcenlik ya da hayasızca hareketler suçu oluşacak olur ise bu ve benzeri durumlarda; farklı neviden fikri içtima hükümleri gündeme gelecektir.
Cinsel Taciz Suçunda Görevli Mahkeme
5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemeleri Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun “Asliye ceza mahkemesinin görevi” başlıklı 11.maddesinde “Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, sulh ceza hâkimliği ve ağır ceza mahkemelerinin görevleri dışında kalan dava ve işlere asliye ceza mahkemelerince bakılır.” denmektedir. Aynı zamanda 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemeleri Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 14. Maddesine göre “Mahkemelerin görevlerinin belirlenmesinde ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenler gözetilmeksizin kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurulur.” hükmüne yer verilmiştir. Buna göre; Cinsel Taciz suçunun gerek basit gerek nitelikli halinde cezanın üst sınırı 10 yılı geçmediğinden görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemeleridir.
Cinsel Taciz Suçunda Yetkili Mahkeme
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 12. Maddesine göre davaya bakmakla yetkili mahkeme suçun işlendiği yer mahkemesidir.
Cinsel Taciz Suçu Cezası 2025
TCK m.105 Cinsel Taciz suçunun birinci fıkrası iki durum için ayrı ayrı incelenecektir. Cinsel tacizin cezası kaç yıl sorusunun cevabını aşağıda bulabilirsiniz.
a) Cinsel Taciz Suçunun Basit Hali
Madde 105- (1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
b) Cinsel Taciz Fiilinin Çocuğa Karşı İşlenmesi (Nitelikli Hali)
Madde 105- (1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
c) Cinsel Taciz Suçunun Nitelikli Hali
(2) Suçun;
a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
d) Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
e) Teşhir suretiyle, işlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.
Cinsel Taciz Suçunun Yatarı 2025
Cinsel Taciz suçunun yatarı mahkemece verilen cezanın infazı anlamında gelmektedir. İşbu suçtan yargılanan sanık hakkında mahkemece verilen kesin hüküm sonucu sanık sıfatı artık hükümlü sıfatını alacaktır. Hükümlü sıfatı ile de mahkemece verilen cezanın infazı başlayacaktır. Cinsel taciz suçunun basit halinde 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına; suçun nitelikli hali söz konusu olduğunda ise fail 6 aydan 3 yıla kadar cezalandırılır.
Hapis cezasının infazında kasti suçlarda 3 yıldan fazla ceza alınmışsa kişi hakkında mahkemenin bulunduğu yer ceza infaz Cumhuriyet savcılığı tarafında direkt yakalama emri çıkartılır. Cinsel Taciz suçunda bu mümkün olmayacaktır. Çünkü verilecek ceza 3 yıldan fazla olamaz. Bu yüzden verilecek ceza sonrasında Cumhuriyet Savcısı tarafından hükümlü hakkında çağrı kağıdı düzenlenecektir.
7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’a göre kural olarak koşullu salıverme için infaz oranı cinsel taciz suçunun basit ya da nitelikli halleri fark etmeksizin 2/3 olarak belirlenmiştir. Buna göre yukarıdaki cezaları alan sanıkların tutukluluk ve gözaltı süreleri cezalarından çıkartılarak lehe kanun prensibi ilkesi ile 2/3 oranında mahkumiyetini tamamlayıp, geri kalan cezasını denetimli serbest olarak cezaevi dışında tamamlayacaktır.
Cinsel Taciz Suçu ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)
5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunun 231. maddesine göre; Hagb yani Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması, c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir. Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez.
Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl (2) veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.
Türk Ceza Kanunu’nun 105. Maddesinde düzenlenen Cinsel Taciz suçuna karşılık verilecek olan ceza şayet iki yıl veya daha az ya da adli para cezası olursa sanığın da kabulüyle mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilecektir.
Cinsel Taciz Suçundan Beraat
Cinsel Taciz suçundan beraat yargılama sonunda yargılanan sanık hakkında verilebilecek kararlardan biridir. Beraat sanık hakkında verilebilecek en lehe karardır çünkü cezaya hükmolunmaması sonucunu doğurur. Beraat kararının hangi hallerde verildiği 5237 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 223. maddenin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Cinsel Taciz suçundan beraat kararı alan sanığın aklandığı bir başka deyişle temize çıktığı anlamına gelmektedir. CMK m.223/2 hükmü ceza muhakemesine ilişkin genel bir düzenleme olması nedeniyle belirtilen hallerde beraat kararı da verilebilecektir.
Cinsel Taciz suçundan beraat duruşma sonunda sanığın lehine şeklinde verilen bir karardır. Yargılama sonucunda sanığa verilen işbu beraat kararı yargılanan sanığın mahkemece suçu işlemediği ve aklandığı anlamına gelmektedir.
Ceza Muhakemesi Kanunu m. 223/2 hükmüne göre beraat kararı;
- Yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması,
- Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması,
- Yüklenen suç açısından failin kast veya taksirinin bulunmaması,
- Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmesine rağmen, olayda bir hukuka uygunluk nedeninin bulunması,
- Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması hallerinde verilir.
Sayılan bu beş durumdan birinin varlığında, Cinsel Taciz suçundan hakkında kovuşturma yürütülen sanık hakkında beraat kararı verilecektir.
Her suç tipinde olduğu gibi Cinsel Taciz suçunda da suçun maddi ve manevi unsurları bir arada bulunmadan suç oluşmayacaktır. Şayet suç tipinde görünen bu unsurlar gerçekleşmedikçe suç da oluşmadığından sanık hakkında beraat kararı verilecektir.
Bir diğer beraat hali sanığa isnat edilen cinsel taciz suçunun işlenmediğinin sabit olmasıdır. Bu duruma örnek olarak üzerine isnat olunan suçun işlendiği iddia edilen tarihte yurt dışında olması örnek gösterilebilir.
Cinsel Taciz suçunda mahkûmiyet için yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller bulunmaması durumunda sanık hakkında mahkemece beraat kararı verilecektir.
Bir diğer hal ise Cinsel Taciz suçundan beraat kararı verilmesinin bir diğer hali sanığın kasten hareket etmemiş olmasıdır. Kaldı ki işbu suç kasten işlenebilecek bir suçtur. Bu manevi unsur gerçekleşmediği takdirde suç tipi zaten işlenemeyecektir.
Son olarak beraat kararı verilmesi gereken hal suçun hukuka uygunluk nedeni altında işlenmiş olmasıdır. İşbu hukuka uygunluk nedenleri Türk Ceza Kanunu “Kanunun hükmü ve amirin emri” başlıklı madde 24 ve yine Türk Ceza Kanunu “Hakkın kullanılması ve ilgilinin rızası” başlıklı madde 26’dır. Bu iki madde hükmüne esas olan durumlarda hukuka uygunluk nedeninin varlığı kabul edilecektir.
Nitelikli Cinsel Taciz Suçundan Beraat
Nitelikli Cinsel Taciz suçundan beraat kararı da yukarıda yaptığımız açıklamalar aynı şekilde geçerlidir. Ceza Muhakemesi Kanunu m.223/2 de sınırlı sayıda sayılan haller söz konusu olduğunda ancak beraat kararı verilir. Şayet bu hallerin varlığı halinde beraat kararı verilmezse ilgili mahkeme kararına karşı kanun yoluna ya da yollarına başvurulabilecektir.
Cinsel Taciz Şikayete Tabi mi?
Cinsel taciz suçu, TCK 105/1 maddesinde düzenlenen basit hâliyle şikâyete tabi bir suçtur. Yani mağdur, eylemin ve failin kim olduğunu öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içinde şikâyette bulunmak zorundadır. Bu süre geçtikten sonra yapılan şikâyetler dikkate alınmaz ve kovuşturma yapılamaz.
1. Basit Cinsel Taciz Suçu (TCK 105/1)
- Şikâyete tabidir.
- Şikâyet süresi 6 aydır.
- Şikâyet süresi, mağdurun fiili ve faili öğrenmesiyle başlar.
- Mağdur, yargılama kesinleşinceye kadar şikâyetinden vazgeçebilir.
- Şikâyetten vazgeçme halinde dava düşer.
2. Nitelikli Cinsel Taciz Suçu (TCK 105/2)
- Şikâyete tabi değildir.
- Cumhuriyet savcılığı bu durumda resen (kendiliğinden) soruşturma başlatır.
- Örneğin:
- Kamu görevinin sağladığı kolaylıktan yararlanarak,
- İşyeri, okul veya aile içi ilişki kapsamında,
- Elektronik haberleşme araçları (telefon, e-posta, sosyal medya) kullanılarak,
- Teşhir yoluyla işlenen cinsel tacizlerde şikâyet aranmaz.
Zamanaşımı Süresi
- Basit cinsel taciz: Şikâyete bağlı suç olduğu için 6 ay içinde şikâyet gerekir.
- Nitelikli cinsel taciz: Şikâyetsiz soruşturulur, dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.
Cinsel Suçu Yargıtay Kararları
- Bedensel Temas İçermeyen Eylemin Çocuğun Cinsel İstismarını Oluşturmayıp Cinsel Taciz Suçunu Oluşturması
Ortaokulunda hizmetli olarak görev yapan sanığın, 2013 yılı Aralık ayında okul koridorunda rastladığı sekizinci sınıf öğrencisi on dört yaşı içerisindeki mağdureye sarıldığı, yine 2013-2014 öğretim yılı yarı yıl tatilinin hemen öncesinde, bir gün önce okula gelmeyen mağdureye “seni rüyalarımda görüyorum dün sana pasta aldım yoktun” sözlerini sarf edip bir başka gün ise mağdurenin moralinin bozuk olduğunu görerek sebebini sorması üzerine, mağdurenin, erkek arkadaşının kendisine karşı ilgisizliğinden bahsetmesi üzerine sanığın ” ben varım ya ” dediğinin sübut bulması karşısında, mevcut haliyle sanığın bedensel temas içeren ilk eyleminin çocuğun basit cinsel istismarı, bedensel temas içermeyen sonraki eylemlerinin ise zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu ve her iki suçtan ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek eylemlerin bir bütün olarak zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu şeklindeki gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması BOZMAyı gerektirmiştir. (14. Ceza Dairesi, E. 2015/8268; K. 2016/235; T. 14.1.2016)
- Cinsel Taciz suçunda Farklı Neviden Fikri İçtima
“Dosya kapsamı ve mahkemenin kabulüne göre: sanığın aleni olan sokakta önünden geçen mağdurenin vücut dokunulmazlığını ihlal etmeksizin pantolonunun fermuarını açarak mağdureye tevcihen ve onun görebileceği şekilde cinsel organını göstermesi şeklindeki eyleminin 5237 Sayılı TCK’nın 105. maddesinde öngörülen cinsel taciz ve 225. maddesinde öngörülen alenen hayasızca harekette bulunma suçlarını oluşturduğu: tek eylemle birden fazla suçun oluşmasına yol açması sebebiyle sanık hakkında TCK’nın 44. maddesi uyarınca fikri içtima kuralları gereğince bu suçlara dair en ağır cezayı öngören TCK’nın 105. maddesinin uygulanması gerektiği ve cezanın belirlenmesi esnasında da 225. maddedeki cezanın alt sınırının 105. maddedeki cezanın alt sınırında daha fazla olması karşısında hakkaniyet gereği 105. maddeyle belirlenen cezanın 225. maddede öngörülen cezanın alt sınırından az olmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği de gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde suç vasfında yanılgıya düşülerek hüküm kurulması” hakkında (Yargıtay 14. Ceza Dairesi E. 2012/12431 K. 2014/2214 T. 24.2.2014)
- Cinsel Taciz Suçunun Şikâyete Tabi Olması
Sanık hakkında cinsel taciz suçundan kurulan hükmün temyizinde, Sanığın eyleminin cinsel taciz suçunu oluşturduğu ve bu suçun kovuşturulmasının şikayete tabi olduğu, mağdurun sanıktan şikayetçi olmadığının ve sanığın da şikayetten vazgeçmeyi kabul ettiğinin anlaşılması karşısında; TCK’nın 73/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca düşme kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık …’un temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 Sayılı Kanun’un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 Sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen uygun olarak, cinsel taciz suçu yönünden “mahkumiyete” ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkarılmasına, yerine “sanığın eyleminin cinsel taciz suçunu oluşturduğu, bu suçun kovuşturulmasının şikayete tabi olduğu, mağdurun sanıktan şikayetçi olmadığının ve sanığın da şikayetten vazgeçmeyi kabul ettiğinin anlaşılması nedeniyle TCK’nın 73/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca şikayet yokluğu nedeniyle davanın düşmesine” şeklinde karar. (Yargıtay 4. Ceza Dairesi E. 2018/2578; K. 2023/9992; T. 22.3.2021)
- Zincirleme Cinsel Taciz Suçu
Sanık ile arasında herhangi bir husumet bulunmayan mağdurenin aşamalarda değişmeyen istikrarlı anlatımları, mağdurenin anlatımlarını doğrulayan tanıklar E. ve Y.in beyanları, katılanlar S. ve İ. T.’in ifadeleri, mağdurenin ruh sağlığının bozulduğuna dair Adli Tıp 6. İhtisas Kurulunca düzenlenmiş rapor ve tüm dosya içeriğine göre, sanığın, mağdurenin okuluna yakın yerde işlettiği bakkal dükkanına zaman zaman mağdure ve arkadaşlarının uğradığı, mağdurenin yalnız gittiği bir günde sanığın, mağdureyi omzundan çekerek öpmeye çalıştığı, başka bir gün tanık E.’nın da bulunduğu ortamda kapıyı kapatarak “size tecavüz edeceğiz” dediği, …, “size tecavüz edeceğiz” ve başka bir gün de parkta oturan mağdurenin yanına gidip “çok güzelsin” şeklindeki bedensel temas içermeyen eylemlerinin ise TCK.nın 105. maddesindeki zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin mahkûmiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi hukuka aykırı bulunması sebebiyle bozma kararı verilmiştir. (Yargıtay 14. Ceza Dairesi, E. 2012/13556; K. 2014/10229; T. 22.9.2014)
- Çocuğun Cinsel İstismarı Yerine Cinsel Taciz Suçunun Oluştuğu Kanaatine Varılması
Mağdurenin aşamalardaki samimi anlatımları, savunma ve tüm dosya içeriği nazara alındığında ilk derece mahkemesince, olay sonrası sanığı yakalayan kolluk personelince düzenlenen 25.09.2018 tarihli tutanağın tanzimi sırasında müdafinin hazır bulunmayıp, duruşmada sanık tarafından anılan tutanak içeriğinin kabul edilmemesi karşısında, 5271 Sayılı CMK’nın 148/4. maddesinde yer alan “müdafi hazır bulunmaksızın kollukça alınan ifade, hakim veya mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkça hükme esas alınamaz” düzenlemesine göre söz konusu tutanağın mahkumiyet hükmüne esas alınamayacağı ve sanığın olay günü cinsel organını yeğeni olan sekiz yaşındaki mağdurenin dudağı ile makatına dokundurduğu hususunda her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmayıp, mevcut haliyle mağdureye cinsel organını göstererek yalamasını söyleme şeklinde sübuta eren eyleminin 5237 Sayılı TCK’nın 105/1-c.2, 105/2-e. maddelerinde düzenlenen cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilerek hüküm kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet kararı verilmesi karşısında söz konusu hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine düzeltilerek esastan reddedilmesine hükmedilmiştir. (14. Ceza Dairesi, E. 2020/4199; K. 2023/4220; T. 10.6.2021)
Avukat Fatih Tahancı, 2015 yılında Hukuk Fakültesini tam burslu, onur öğrencisi olarak Ankara’da tamamlamıştır. Avukatlık stajını Ankara Barosu nezdinde; ceza hukuku, sigorta hukuku, tazminat hukuku, iş hukuku, icra hukuku ve idare hukuku konularına odaklanmış çeşitli avukatlık bürolarında staj yaparak tamamlamıştır. Avukat Fatih Tahancı Çankaya/Ankara’da bulunan Tahancı Hukuk Bürosu’nda avukatlık faaliyeti göstermektedir.
Merhaba oğlum 13 yaşında 7.sınıfa giderken öğretmen zili çalıyor ve sırasına giderken sınıfındaki kız arkadaşıyla çarpışıyorlar ve oğlumun eli kızın bacağına çarpıyor ve oğlum istemeden çarpıştık özürdilerim diyor bunun üzerine kız oğlumu küfür ederek itekliyor oğlumda aynı şekilde küfür ederek kızı itekliyor olayın üzerinden 15 gün geçiyor ve kız gidip babasına beni taciz etti diyor kızın babasida karakola gidip şikayetçi oluyor biz gidip savcılıkta ifade veriyoruz herseyi olduğu gibi anlatıyor ama nasıl olduysa bilmiyorum savcı onları haklı buluyor ve bizi mahkemeye sevk ediyor.Böyle adaletmi olur oğlumun kaç yıldır hep takdir getiren çalışkan bi ogrenci ne yapmalıyım ben simdi
Merhaba,
Detaylı danışma hizmetimiz ücretlidir.
Mesai saatleri içerisinde 0 312 220 36 30 arayarak danışma hizmeti alabilirsiniz.
Saygılarımızla
hastanede çalışıyorum doktor bana oruspu dedi sarıldı seni sikerdim yanında orhan var dedi.şikayetçi oldum dava ne olur
slm hocam benim oğlum cinsel tavizden 26 sene 8ay ceza aldı kapalida yatıyor sonuç ne kadar yatar ne olur hocam
Merhaba..
16 yasında bir cocukla sohbet ettık..hıcbır sekılde zorlama tehtıd cebır zor kullanmadım..kendısı kıza benzıyor ve resım attı..bende attım.annesi yakaladı..şikayetci olurlarsa ne gibi durum karsıma çıkar? Cocugun kendı rızasıyla sadece 2 gun mesajlastık ve 1 kere resım paylaştık birbirimizle…annesi şikayetci olursa ne olur ? Konusmalarda tamamen kendi istegıyle bulusabılecegımızı falan belirtti hatta..danısmanlık ucretınız ne kadar ayrıca ?
aynisi benimde başıma geldi çocuk 16 yaşında annesi şikayetçi olmuş avukat aradı beni bakalım nolucak bilmiyorum kesin mahkemeye cikicam yalnız
Özhan bey sonucunuz ne oldu
slm alkm ben istegramda gezinirken bahse konu tanımadığım bir bayanin paylaşımları dikatimi çekti bende eskort sayfası sandım hayranligim sundum cinsel taciz diye şikayet etmiş ama şahsi hesap olsa gizli bir hesap olurdu bu hesap herkese açık bir profildi beni engeleme spam söz konusu olmadı bilmiyordum şahsi bir hesap olduğunu şahsi hesaplar gizli olur ceza olmamasi lazi açık olan hesaplara adı üstünde açık bir hesap demek herşeye açık anlamında kişi herşeye açığım demek anlamında
Bana 3 ay 22 gün hapis cezası geldi adliyede infaz kalemine gittim teslim olursanız kapalıya göndericez seni dediler bu cezadan dolayı kapalıda yatarmıyım? Yatarsam ne kadar kalırım kapalıda ? Suç msjla cinsel taciz
cinsel taciz davasında duruşmaya gitmek şart mı mahkeme yaşadığım şehrin dışında ne olacak şimdi
merhaba avukat bey,2017 senesinde kız arkadaşımın sikayeti üzerine kişinin huzur ve sükunet bozmaktan ve cinsel tacizden 9 ay ceza aldım.1 yıldır belediye de temizlik bölümdeydim.arsiv araştırması sonucu işten cikarttilar.dmk kanunlarında saldırı ve istismar kamu görevlisi olmaz açıklaması var.Cinsel tacizden 4 sene.onceki suçtan cikarirlarmi.tazic de kamuya yasaklı mi aldığım ceza 9 ay infaz bitti.
Hiç bir delil ,hiç bir şahit , en ufak bir tanık ,ve kamera kaydı yok ken verilen tck 105 / 1 maddesi nasıl afdan yararlanmaz lütfen biri açık lasın
nsl yani güven benide 105 ten şikayet etmişler nsl affı yok cinsel tacizlik MMS atmıştım birine
banada cinsel tacizden dava açıldı hesap bana ait dedim diye ekran görüntüleri var diye dosya açıldı ne kamera kaydı var ne şahit var hesabın benim olması demek Benim yazdığım anlamına mı geliyor da dosya açtılar ben suçun işlendiği tarihte askerdeydim bi de
merhaba benim 15 yaşındaki kızıma 27 yaşındaki kuzeni tecavüz ediyor bütün deliller her şey raporlarda ama bir türlü içeri girmiyor kamera kayıtları olsun raporlar olsun her şeyi onun aleyhine ama neden girmiyor azıcık tacizlere laf atmalara hemen içeri giriyor insanlar neden bizim iş çözülmedi hala anlamış değilim tam 8 ay oldu elini kolunu sallaya sallaya geziyor bu Adalet mi Adalet diyorlar ya kimsenin yanına kalmaz diyorlar ya ama bizimki kalıyor