Araştırma Görevlisi – Üniversite | Güvenlik Soruşturması Yürütmeyi Durdurma (YD) Kararı 2020

Güvenlik Soruşturması Avukat | Tahancı Hukuk Bürosu olarak bu yazımızda Hakkari Üniversitesi Eğitim Fakültesi bünyesinde araştırma görevlisi olmaya hak kazanmasına rağmen hakkında yapılan güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle ataması yapılmamış olan müvekkilimiz için açtığımız iptal davasıda  mahkemece verilen yürütmeyi durdurma kararını paylaştık.

Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması kalktı mı, Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması ne kadar sürer gibi sorular sıkça soruluyor. Uygulamada, araştırma görevlisi güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının atanma sürecindeki etkilerine yönelik olarak yaygın bir tereddüt ve kaygı söz konusudur. Bu kaygı salt araştırma görevlileri açısından değil fakat öğretim elemanlarının tamamını ilgilendiren genel bir sorundur. Aşağıdaki bağlantılardan. Aşağıda güvenlik soruşturması ile ilgili daha detaylı yazılarımıza ulaşabilirsiniz.

Güvenlik Soruşturması Olumsuz Sonuç – İptal Davası

Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Nedir? Nelere Bakılır?

Akademik kadro tasnifi bakımından “öğretim elemanı” ifadesi bir üst kavramdır. Bu kavramın içerisine öğretim üyesi, öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi girer.

Araştırma görevlileri 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu’nun 33’ üncü maddesinde tanımlanmıştır. Buna göre:

Araştırma görevlileri, yükseköğretim kurumlarında yapılan araştırma, inceleme ve deneylerde yardımcı olan ve yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim elemanıdır. (Ek cümle:15/4/2020-7243/4 md.) Araştırma görevlisi kadrosuna başvurabilmek için sınavın yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak gerekir. Bunlar ilgili anabilim veya anasanat dalı başkanlarının önerisi, Bölüm Başkanı, Dekan, enstitü, yüksekokul veya konservatuvar müdürünün olumlu görüşü üzerine rektörün onayı ile araştırma görevlisi kadrolarına en çok üç yıl süre ile atanırlar; atanma süresi sonunda görevleri kendiliğinden sona erer.(Ek cümle: 21/4/2005 – 5335/10 md.) Bunlar aynı usulle yeniden atanabilirler.”

Araştırma görevlilerinin mesleğe atanmaları “Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav İle Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre gerçekleştirilir. Anılan yönetmeliğin “Genel şartlar” başlıklı 6’ ncı maddesi:

(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki öğretim elemanı kadrolarına yapılacak atamalarda;

a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen şartları taşımak,” hükmünü içermektedir.

Bilindiği üzere 3/10/2016 tarihli 676 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 74 maddesi ve daha sonra maddenin aynen kabul edildiği 1/2/2018 tarihli 7070 sayılı kanunun 60 maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. Maddesi genel şartlarının 8. bendine “Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak.” şartı getirilmişti.

Bu hüküm doğrultusunda araştırma görevlisi atamalarında da Araştırma görevlisi güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması olumlu olma şartı bulunmaktaydı.

Ancak Anayasa Mahkemesi, 24/7/2019 tarih ve E. 2018/73; K. 2019/65 sayılı Kararı ile

söz konusu düzenlemeyi iptal etmiştir. Bu sebeple güvenlik soruşturması ve arşiv araştırma raporunun araştırma görevlilerinin mesleğe alınma süreçlerindeki etkisi yeniden tartışmaya açılmış durumdadır.

Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması Kalktı mı ?

Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması Kalktı mı ? İdarenin kanunîliği prensibine göre, idare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. Yine idare tüm iş ve işlemlerinde hukuka uygun davranmak mecburiyetindedir. Buna göre idari işlemler tüm unsurları bakımından hukuka uygun olmak durumundadır. Bu sebeple bir idari işlemin dayandığı kanun maddesi, sonradan Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesi ile iptal edilmiş ise, idari işlem açıkça dayanaksız kalacağından ilgili idari işlem de hukuka aykırı hâle gelecektir. Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da vermiş olduğu bir kararında:

“Anayasa’nın 153. maddesinde, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı, iptal edilen hükümlere göre kazanılmış olan hakların korunmasına yönelik olup, Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanmış hükümler dikkate alınarak çözümlenmeleri Anayasa’nın üstünlüğü ve Hukuk Devleti ilkesine aykırı olduğu gibi, temyiz incelemesinin Anayasa’ya aykırılığı belirlenerek iptal edilen kurallara göre yapılmasına da olanak bulunmamaktadır.” (DİDDK; 29.05.2017 tarih ve E:2016/852, K:2017/2326 sayılı kararı)

Danıştay 12. Dairesi’nin de aynı yönde kararı bulunmaktadır:

“Anayasanın 153. maddesinin 3. fıkrası “Kanun, kanun hükmünde kararname veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmi Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmi Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez.”; 5. fıkrası ise, “İptal kararları geriye yürümez.” kuralını taşımaktaysa da, Anayasa Mahkemesi’nce bir kanunun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde eldeki davaların Anayasaya aykırılığı saptanmış olan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasanın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülemez.” (Danıştay 12. D; 27.03.2019 tarih ve E:2018/4273, K:2019/2283 sayılı kararı)

Yukarıdaki açıklama ve içtihatlar bir arada değerlendirildiğinde, araştırma görevlilerinin mesleğe alınma sürecinde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonuçlarının olumlu bulunması şartının dayanağını teşkil eden 657 sayılı Kanun’un 48/1-A-8 bendi hükmü Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile iptal edilmiş olduğundan gerek araştırma görevlilerinin mesleğe alınma sürecinde ve gerekse devam eden iptal davaları bağlamında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması raporlarının dikkate alınmaması gerekmektedir.

Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması Ne Kadar Sürer ?

Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması Ne Kadar Sürer ? Yukarıda yapmış olduğumuz açıklamalar çerçevesinde Araştırma görevlilerinin mesleğe kabul süreçlerinde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının bir kriter olmaktan çıkmış olması gerekir. Fakat bir an için bunun mümkün olduğunu kabul edersek, söz konusu araştırmanın ne kadar süreceği hususunun cevaplanması gerekir.

Kamu görevlileri hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması işlemleri, Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılmış bulunan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği hükümlerine göre yürütülmektedir. Bu sebeple güvenlik soruşturmasının ne kadar süre içerisinde sonuçlandırılacağı da anılan yönetmelik hükümleri çerçevesinde ele alınmalıdır. Söz konusu yönetmeliğin 12/1-c maddesinde:

Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması taleplerin ilgili makama ulaşmasından itibaren arşiv araştırması sonuçları en geç 30 iş günü, güvenlik soruşturması sonuçları en geç 60 iş günü içinde cevaplandırılır.” hükmü yer almaktadır.

Bununla birlikte söz konusu süre kesin süre niteliğinde olmadığından uygulamada bu araştırmanın 6 aya kadar sürdüğü örnekler bulunmaktadır.

“Akademik personel” genel olarak öğretim elemanları olarak da ifade edilebilir. Öğretim elemanları da öğretim üyeleri, öğretim görevlileri ve araştırma görevlilerinden oluşur.

Öğretim üyelerinin atanmaları süreci “Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği” hükümleri çerçevesinde yürütülmektedir. Söz konusu yönetmeliğin 3/1-a maddesi de atanma için 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesindeki genel şartlara sahip olmak” hükmünü içermektedir.

Akademik Personel Güvenlik Soruşturması

Akademik Personel Güvenlik Soruşturması, Yukarıda araştırma görevlileri özelinde yapmış olduğumuz açıklamalar aynı gerekçelerle öğretim üyeleri için de geçerlidir. Buna göre Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararından sonra öğretim üyelerinin mesleğe alınma sürecinde de güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonuçlarının esas alınmaması gerekir. Bu husus ayrıca görülmekte olan iptal davalarında da aynı şekilde geçerlidir.

Öğretim Görevlisi Güvenlik Soruşturması

Öğretim Görevlisi Güvenlik Soruşturması. 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 3/1-n maddesi:

Öğretim Görevlisi: Yükseköğretim kurumlarında okutulan dersleri vermek, uygulama yapmak veya yaptırmakla yükümlü olan öğretim elemanıdır.” Hükmünü içermektedir.

Yine aynı kanunun “Öğretim görevlileri” başlıklı 31’ inci maddesi:

Öğretim görevlileri; üniversitelerde ve bağlı birimlerinde bu Kanun uyarınca atanmış öğretim üyesi bulunmayan dersler veya herhangi bir dersin özel bilgi ve uzmanlık isteyen konularının eğitim – öğretim ve uygulamaları için, kendi uzmanlık alanlarındaki çalışma ve eserleri ile tanınmış kişiler, süreli veya ders saati ücreti ile görevlendirilebilirler. (Ek cümle:15/4/2020- 7243/3 md.) Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına başvuracak olanlar hariç olmak üzere öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak şartı aranır. Öğretim görevlileri, ilgili yönetim kurullarının görüşleri alınarak fakültelerde dekanların, rektörlüğe bağlı bölümlerde bölüm başkanlarının önerileri üzerine ve rektörün onayı ile öğretim üyesi, araştırma görevlisi ve öğretim görevlisi kadrolarına atanabilirler veya kadro şartı aranmaksızın ders saati ücreti veya sözleşmeli olarak istihdam edilebilirler. Öğretim üyesi kadrolarına öğretim görevlileri en çok iki yıl süre ile atanabilirler; bu süre sonunda işgal ettikleri kadroya başvuran öğretim üyesi bulunmadığı ve görevlerine devamda yarar görüldüğü takdirde aynı usulle yeniden atanabilirler. Atanma süresi sonunda görevleri kendiliğinden sona erer. Bunların yeniden atanmaları mümkündür. Bu takdirde ilk atama usulü uygulanır. Konservatuvarlar ile meslek yüksekokullarına gerektiğinde sürekli olarak öğretim görevlisi atanabilir.” Hükmünü içermektedir.

Devlet ve vakıf yükseköğretim kurumlarının öğretim görevlisi kadrolarına yapılacak atamalar tıpkı araştırma görevlilerinde olduğu gibi “Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde yerine getirilir.

Anılan yönetmeliğin “Genel Şartlar” başlıklı 6/1-a maddesi 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen şartları taşımak”hükmünü içermektedir.

Yukarıda araştırma görevlilerine ilişkin kısmında bu hususu esasen ifade ettik. Ancak bu başlık altında aynı hususu “öğretim görevlileri” özelinde tekrarlayacak olursak; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48/1-A maddesine eklenen 8 numaralı bend Anayasa Mahkemesi’nin 24/7/2019 tarih ve E. 2018/73; K. 2019/65 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. Bu iptal kararının yürürlüğe girmesi ile birlikte gerek öğretim görevlilerinin mesleğe kabul sürecinde ve gerekse bu konuda açılan iptal davalarında söz konusu düzenlemenin esas alınmaması gerekmektedir. Bir başka anlatımla, mevcut hukukî durum çerçevesinde Öğretim görevlisi pozisyonuna atanmak için güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonuçlarının olumlu olması bir kriter olmaktan çıkmış durumdadır.

Fakat bunun bir kriter olduğu dönemlerde söz konusu uygulama, Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılmış bulunan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği hükümlerine göre yürütülmekteydi.

Öğretim Görevlisi Güvenlik Soruşturması Olumsuz Sonuçlananlar Ne Yapmalı?

Öğretim Görevlisi Güvenlik Soruşturması Olumsuz Sonuçlananlar Ne Yapmalı? Başlıkta her ne kadar “öğretim görevlileri” ifadesine yer vermiş isek de bu konudaki açıklamalarımız öğretim üyeleri ve araştırma görevlileri için de –yani tüm öğretim elemanları için – aynı şekilde geçerlidir.

Öğretim elemanları hakkındaki güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması olumsuz sonuçlanmış ise atanma talepleri reddedilecektir. Bu durumda ilgili hakkında tesis edilen işlem atanma kararının reddi işlemidir. Bu işlemin sebep unsurunu ise güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlanması oluşturmaktadır. İşte bu durumlarda ilgililer söz konusu işlemin kendilerine tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde İdare Mahkemelerinde iptal davası açmalıdır. 60 günlük bu süre hak düşürücü niteliktedir. Bu nedenle söz konusu süre geçtikten sonra dava açılacak olur ise esasa girilmeksizin usul yönünden dava reddedilecektir.

Bu sebeple güvenlik soruşturması olumsuz sonuçlandığı için atanma talebi reddedilen öğretim elemanlarının dikkat etmesi gereken esas husus, söz konusu işlemin iptal başvurusu için öngörülen söz konusu hak düşürücü süreyi kaçırmamaktır.

İptal davaları teknik bilgi gerektiren spesifik bir konudur. Bu sebeple iptal davalarının açılması sürecinde usulüne uygun ve unsurları itibariyle tam ve yeterli olarak hazırlanmış dava dilekçelerine ihtiyaç vardır. Bu sebeple bilhassa idare hukuku sahasında tecrübe sahibi olan avukatlardan hukukî yardım almak faydalı olacaktır. Tahancı Hukuk Bürosu olarak bizler, bu konuda müvekkillerimize ihtiyaç duydukları hukukî yardımı sağlamaktan memnuniyet duymaktayız.

Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması Kalktı mı ?

araştırma görevlilerinin mesleğe alınma sürecinde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonuçlarının olumlu bulunması şartının dayanağını teşkil eden 657 sayılı Kanun’un 48/1-A-8 bendi hükmü Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile iptal edilmiş olduğundan gerek araştırma görevlilerinin mesleğe alınma sürecinde ve gerekse devam eden iptal davaları bağlamında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması raporlarının dikkate alınmaması gerekmektedir.

Araştırma Görevlisi Güvenlik Soruşturması Ne Kadar Sürer ?

“Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması taleplerin ilgili makama ulaşmasından itibaren arşiv araştırması sonuçları en geç 30 iş günü, güvenlik soruşturması sonuçları en geç 60 iş günü içinde cevaplandırılır.” hükmü yer almaktadır.

Öğretim Görevlisi Güvenlik Soruşturması Olumsuz Sonuçlananlar Ne Yapmalı?

İdare hukuku sahasında tecrübe sahibi olan avukatlardan hukukî yardım almak faydalı olacaktır. Tahancı Hukuk Bürosu olarak bizler, bu konuda müvekkillerimize ihtiyaç duydukları hukukî yardımı sağlamaktan memnuniyet duymaktayız.

Araştırma Görevlisi – Üniversite | Güvenlik Soruşturması Yürütmeyi Durdurma (YD) Kararı 2020

T.C.
VAN 
4. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/452

DAVACI :
VEKİLİ   : AV. FATİH TAHANCI – AV. AYŞE TAHANCI

DAVALI  : HAKKARİ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ/HAKKARİ

İSTEMİN ÖZETİ : Davalı idare bünyesinde araştırma görevlisi olmak için başvuru yapan davacı tarafından, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanması nedeniyle atamasının yapılmamasına dair 29.12.2019 tarih ve E.2114 sayılı işlemin; güvenlik soruşturmasını düzenleyen Devlet Memurları Kanununun ilgili hükmünün Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği, lehine olacak şekilde emsal yargı kararları bulunduğu ve hukuka aykırı olduğu iddialarıyla iptali istemiyle açılan davada yürütmenin durdurulması istenilmektedir.

SAVUNMA ÖZETİ : Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı ve oluşumlarla irtibat veya iltisakı bulunan kişilerin kamu haklarından yararlanamayacağı, davacı araştırma görevlisi adayının durumunun Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırma Komisyonu tarafından değerlendirildiği, davacının gerekli şartları taşımadığına kanaat getirildiği ve hukuka aykırı herhangi bir işlem tesis edilmediği ileri sürülerek davanın reddedilmesi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Van 4. İdare Mahkemesi’nce, dava dosyası incelenerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27’nci maddesi uyarınca yürütmenin durdurulması istemi hakkında işin gereği görüşüldü:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 2. fıkrasında, ‘‘Danıştay veya idari mahkemeler, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, davalı idarenin savunması alındıktan veya savunma süresi geçtikten sonra gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler…” hükmüne yer verilmiştir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na 1/2/2018 tarihli ve 7070 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun’un 60. maddesiyle eklenen 48. maddenin 1. fıkrasının (A) bendinin 8. numaralı alt bendi ile, güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak” devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel şartlar arasında sayılmış iken 29.11.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 24.07.2019 tarih ve E:2018/73, K:2019/65 sayılı Anayasa Mahkemesi Kararı ile anılan düzenlemenin iptaline karar verilmiştir.

Anayasa Mahkemesinin 24.07.2019 tarih ve E:2018/73, K:2019/65 sayılı kararının gerekçesine bakıldığında ” … Anayasa’nın 129. maddesinin birinci fıkrasında memurlar ve kamu görevlilerinin Anayasa ve kanunlara sadık kalarak faaliyette bulunma yükümlülükleri düzenlenmiştir. Belirtilen hususlar gözetilerek kamu görevlerine atanacak kişiler bakımından birtakım şartlar getirilmesi doğaldır. Bu şekilde aranan nitelikler kamu hizmetinin etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütülmesi amacına yöneliktir. Dolayısıyla kamu görevine atanmadan önce kişilerin güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının yapılmasını öngören kural kanun koyucunun takdir yetkisindedir. Ancak bu alanda düzenleme getiren kuralların kamu makamlarına hangi koşullarda ve hangi sınırlar içinde tedbirler uygulama ve özel hayatın gizliliğine yönelik müdahalelerde bulunma yetkisi verildiğini yeterince açık olarak göstermesi ve olası kötüye kullanmalara karşı yeterli güvenceleri sağlaması gerekir. Kuralda güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılması memurluğa alımlarda genel şartlar arasında sayılmasına karşın güvenlik soruşturmasına ve arşiv araştırmasına konu edilecek bilgi ve belgelerin neler olduğuna, bu bilgilerin ne şekilde kullanılacağına, hangi mercilerin soruşturma ve araştırmayı yapacağına ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Diğer bir ifadeyle güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının yapılmasına ve elde edilecek verilerin kullanılmasına ilişkin temel ilkeler belirlenmeksizin kuralla sadece güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması devlet memurluğuna alımlarda aranacak şartlar arasında sayılmıştır. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda devlet memurluğuna atanmada esas alınacak kişisel veri niteliğindeki bilgilerin alınmasına, kullanılmasına ve işlenmesine yönelik güvenceler ve temel ilkeler kanunla belirlenmeksizin bunların alınmasına ve kullanılmasına izin verilmesi Anayasa’nın 13., 20. ve 128. maddeleriyle bağdaşmamaktadır.” şeklinde ifade edilerek 657 sayılı Kanun’un 48. maddenin 1. fıkrasının (A) bendinin 8. numaralı alt bendinin iptaline karar verildiği görülmektedir.

Kamu hukukunda idari işlemler, idari makam ve mercilerin, kamu gücünü kullanarak, idare işlevine ilişkin olarak gerçekleştirdikleri ve ilgililer üzerinde çeşitli hak ve/veya yükümlülükler doğuran tek yanlı irade açıklamaları olarak tanımlanmaktadır.

Bu irade açıklamaları, özel hukukta olduğu gibi dilediğinde ortaya çıkan, özerk ve subjektif nitelikte değil, objektif bir temelde ve ancak kamu yararını gerçekleştirmek ya da korumak amacıyla, daha önceden mevcut bulunan yönlendirici nitelikteki hukuk kurallarına bağımlı olarak ortaya çıkan, dışa vurulan açıklamalar olarak somutlaşırlar. Başka bir anlatımla, kamu gücünü kullanan idarenin, idari işlem olarak ortaya çıkan irade açıklamalarının mutlaka hukuksal bir temelinin bulunması ve varlıklarını da bu temele dayalı olarak sürdürmeleri gerekir.

Buna “idarenin kanuniliği ilkesi” de denilir. Kanunilik ilkesi, idarenin işlem ve eylemlerinin kanuna dayalı olarak kurulması ve gerçekleştirilmesini ifade eder. İdare, kanunla düzenlenmemiş bir alanda faaliyette bulunamayacağı gibi, faaliyette bulunabilmesi için de kanundan aldığı bir yetkiye sahip olması gerekir.

Başlangıçta var olan bir yasa hükmüne dayalı olarak kullanılan bir yetkinin yasal dayanağının hukuka aykırılığı nedeniyle sonradan ortadan kalkması, bu yasal yetkiye dayalı olarak gerçekleşen faaliyetlerin, tesis edilmiş olan işlemlerin zincirleme olarak sakatlanmasına, temelden çökmesine neden olur.

Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 29.05.2017 tarih ve E:2016/852, K:2017/2326 sayılı kararında “Anayasa’nın 153. maddesinde, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı, iptal edilen hükümlere göre kazanılmış olan hakların korunmasına yönelik olup, Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanmış hükümler dikkate alınarak çözümlenmeleri Anayasa’nın üstünlüğü ve Hukuk Devleti ilkesine aykırı olduğu gibi, temyiz incelemesinin Anayasa’ya aykırılığı belirlenerek iptal edilen kurallara göre yapılmasına da olanak bulunmamaktadır.” denilmek suretiyle, Danıştay 12. Dairesi’nin 27.03.2019 tarih ve E:2018/4273, K:2019/2283 sayılı kararında ise; “Anayasanın 153. maddesinin 3. fıkrası “Kanun, kanun hükmünde kararname veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmi Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmi Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez.”; 5. fıkrası ise, “İptal kararları geriye yürümez.” kuralını taşımaktaysa da, Anayasa Mahkemesi’nce bir kanunun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde eldeki davaların Anayasaya aykırılığı saptanmış olan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasanın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülemez.” denilerek bu durumun açıkça ifade edildiği görülmektedir.

Bu durumda; her ne kadar davacının, Hakkari Üniversitesi Eğitim Fakültesi bünyesinde araştırma görevlisi olmaya hak kazanmasına rağmen hakkında yapılan güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle ataması yapılmamış ise de, 657 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 1. fıkrasının (A) bendinin 8. numaralı alt bendinin 29.11.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 24.07.2019 tarih ve E:2018/73, K:2019/65 sayılı Anayasa Mahkemesi Kararı ile iptal edildiği, yukarıda alıntısına yer verilen Danıştay kararında da belirtildiği gibi Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanmış hükümler dikkate alınarak çözümlenmelerinin Anayasa’nın üstünlüğü ve Hukuk Devleti ilkesine aykırı olacağı açık bulunduğundan, yasal dayanağı ortadan kalkan dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.

Dava konusu işlemin sebep unsuru yönünden yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiş olup, davalı idarece 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve ilgili mevzuatı uyarınca davacı araştırma görevlisi adayının diğer atama şartlarını sağlayıp sağlamadığı hususunda değerlendirme yapılarak atama işleminin tesis edilebileceği tabiidir.

Diğer yandan; dava konusunun kamu görevine girme hakkı ve çalışma hürriyetine ilişkin olduğu ve davacının işsiz kalacağı hususu gözetildiğinde, dava sonuçlanıncaya kadar işlemin uygulanmaya devam etmesi halinde telafisi güç zararların doğabileceği açıktır.

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanun’un 27’nci maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, tebligatın tamamlanmasına, bu kararın tebliğini izleyen günden itibaren 7 gün içerisinde Erzurum Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere, 16/04/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

universite arastirma gorevlisi guvenlik sorusturmasi yurutmeyi durdurma yd karari 2020 ankara idari dava avukati 1 Tahancı Hukuk Bürosu - Ankara Avukat
universite arastirma gorevlisi guvenlik sorusturmasi yurutmeyi durdurma yd karari 2020 ankara idari dava avukati 2 Tahancı Hukuk Bürosu - Ankara Avukat
universite arastirma gorevlisi guvenlik sorusturmasi yurutmeyi durdurma yd karari 2020 ankara idari dava avukati 3 Tahancı Hukuk Bürosu - Ankara Avukat

“Araştırma Görevlisi – Üniversite | Güvenlik Soruşturması Yürütmeyi Durdurma (YD) Kararı 2020” üzerine 19 yorum

  1. hocam
    ben bir kit teşebbuseune atandım
    abim 2017 senesinde twitterdan paylaşım yapmıs. cumhurbaşkanına hakaret ve terör progabanadası sayılmıs ve daha önce adli sıcıl kaydı olmadıgı için hagb kararı verilmiş.
    bende bu yüzden atanamadım
    hakkımda herhangi bir karakolluk iş yok. Sayın Erdoğan bile devletimiz menfaati gereği fetöcülerle görüşmüştür ben yanlarından bile geçmedim. Abimin olayı oldugunda o antakyada ben ankarada yaşıyordum ailemden 6 yıldır ayrı yaşıyrum son 2 yıldırda evleyim.
    Sanırım abimin durumu sebebiyle atanmadım. Yazı bekliyorum.
    Abimdeki hagb sonucu benim atamamın olumsuz olması hangi hukukda yeri var?
    Biz yd almak istersek. Bu korona sebebiyle işimiz gecikirmi.
    hakimler kaç günde bizim davayı görür.

    Yanıtla
    • Merhaba Ahmet Bey,
      Zaman kaybetmeksizin bu konuyu ofisimizle 0312 220 36 30 numaralı telefondan irtibata geçerek görüşünüz. Dava açmak burada oldukça önemlidir. Dava açmadığınız takdirde hak kaybı yaşarsınız. Öte yandan idare mahkemeleri çalışmaya devam etmektedir. Covid-19 idare mahkemelerini çok etkilemedi diyebilirim. Zaman kaybetmemeniz çok önemlidir…

      Yanıtla
  2. Fatih bey merhaba , ben eğitim fakültesinde öğretmenlik okuyorum. Yakın zamanda yüz kızartıcı ( hırsızlık suçu) işledim. Bina altında muhafaza altına alınan eşya hakkında hırsızlık suçu işledim ve teşebbüs aşamasında kaldı. Hagb aldığım takdirde memur olmamamı nasıl etkiler. Siz de biliyorsunuz ki yüz kızartıcı suçlar memur olmaya engel fakat hagb alındığı takdirde hukuki hak kaybı olmaz deniliyor. Teoride hersey çok güzek fakat uygulama asamasında ne olur?

    Yanıtla
  3. Avukat bey merhabalar üniversiteye düz memur olarak atandım güvenlik soruşturmam istihbari bilgiden olumsuz geldi davayı yerel mahkemede kaybettim fakat istinafta kazandım kuruma dilekçe gönderdim göreve başlamak için kurum yeni bir yasa çıkıncaya kadar bekliyeceksiniz anlamında bir yazı gönderdi ve beni başlatmadı bende yeni bir dava açtım yerel mahkemede Yd ret aldım istinafa tekrar basvurdum yd için dosyam suan orda ve dosyam istinafta kazandığım daireye düştü sizce bundan başka ne yapılabilir yardımcı olursanız sevinirim teşekkürler hocam iyi çalışmalar

    Yanıtla
  4. Merhaba Fatih bey,
    Ben 2020 yılında örgüte üye olma suçlamasıyla 6 yıl 3 ay ceza aldım. Hiç ceza evine girmedim. Şu an dosyam istinaf mahkemesindedir. Doktora derecesine sahibim. Özel üniversitelerde öğretim üyesi olmak istiyorum. Bir üniversiteye başvuru yaptım. Nisan 2023 yılında çıkarılan güvenlik soruşturması atamalara engel midir. Engellenirsem dava açma hakkına sahip miyim. Teşekkürederim.

    Yanıtla
  5. Merhaba Fatih Bey,
    Hakkımda örgüte üye olma suçundan ağır ceza mahkemesinde yürütülen bir soruşturma var. Bir vakıf üniversitesinde araştırma görevlisi kadrosu için kabul aldım. Fakat güvenlik soruşturması yada arşiv araştırması olur mu? Olursa bir sorun teşkil eder mi ? Güvenlik soruşturmasından veya arşiv araştırmasından ret gelirse yd veya iptal kararı için dava açmam bana bir şey kazandırır mı?
    Teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim.

    Yanıtla
  6. Bir vakif universitesine kabul aldim ve guvenlik sorusturmasi asamasindayim.
    Daha önce örgüt uyeligi suclamasindan beraat ettim. Karar kesinleşti.
    Bu (dava veya beraat) bilgi guvenlik soruşturması sonucunda üniversiteye bildirilir mi?

    Yanıtla
  7. bir devlet üniversitesinde Dr öğretim üyesi kadrosundan kabul aldım eşim fetoden cezaevinde sizce ben güvenlik soruşturmasından geçebilir miyim

    Yanıtla
  8. Fatih bey kısada olsa bir cevap verirseniz çok sevinirim. HAGB alan birisi Dr ünvanıyla devlet veya özel üniversitelere öğretim üyeliği kadrolarına başvururlar sorun çıkarmı. Lütfen cevabınızı esirgemeyin

    Yanıtla
  9. merhaba, güvenlik soruşturması kapsamında sosyal medyada kapatılmış hesaplar da inceleniyor mu? Fake hesaplar sorun oluşturur mu veya Dm mesajları okunur mu acaba?

    Yanıtla

Yorum yapın

Call Now Button