Ankara Malpraktis Avukatı - Doktor Hataları Avukatı Ankara

Malpraktis Davaları yanlış tedaviden kaynaklı tazminat davaları anlamına gelmektedir. Malpraktis, kelime anlamı olarak tıbbi uygulama hatası demektedir. Malpraktis Davaları ile ilgili, Tahancı Hukuk Bürosu avukatları Ankara, Avukat Fatih Tahancı & Avukat Ayşe Tahancı’nın kaleme aldığı sayfamızdasınız.

Malpraktis Davası (Sağlık Davası) Nedir?

Doktorun hastayı tedavi ederken standart güncel tedavi uygulamaları yapmaması, beceri konusunda eksikliği veya tedavi için gelen hastaya tedavi vermemesinden kaynaklı olarak oluşan zarardır. Bu zararların tazmin edilebilmesi için açılan davalar da Malpraktis Davalarıdır. Kişilerin bu davalarda hangi hukuki nedenlere dayanılacağı malpraktis sonucunda ortaya çıkan zararın tazmininde önem arz etmektedir. Malpraktis Dava Avukatı olarak bu davalarda hukuki bilgi ve tecrübe büyük öneme sahiptir.

Malpraktis Nedir?

Malpraktis hekim başta olmakla birlikte sağlık personeli tarafından kişiye gerçekleştirilen müdahaledenin tıbbi standartlar gözetilmeden, bu standartlara aykırı olması sebebiyle kişinin zarara uğraması anlamına gelmektedir. Hekimlik Meslek Etiği Kuralları madde 13’te “Bilgisizlik, deneyimsizlik ya da ilgisizlik nedeniyle bir hastanın zarar görmesi “hekimliğin kötü uygulaması” anlamına gelir.” Zarara uğrayan hasta veya hasta yakınları tarafından zararın tazmin edilmesi için tazminat davası açabilir. Malpraktis sonucunda hekim hakkında ceza soruşturma ve kovuşturması da gündeme gelebilecektir.

Malpraktis ve Komplikasyon Farkı

Tıbbi müdahale sırasında meydana gelen zararın kaynağının malpraktis mi yoksa komplikasyon mu olduğu yapılacak yargılamanın sürecini ve sonucunu etkileyecektir. Tıp hukukunda malpraktis hekimn kusuru neticesinde ortaya çıkan zarara malpraktis, hekimin kusurunun bulunmadığı, her türlü dikkat ve özenin gösterilmesine rağmen meydana gelebilecek zarara ise komplikasyon denir. Malpraktis söz konusu olduğunda tazminat davası açılabilecekken, komplikasyonda hekimin kusuru olmaması sebebiyle tazminat davası açılsa da reddedilecektir.

Komplikasyon söz konusu olduğundan iki istisna vardır ki bunlar komplikasyonun aydınlatılması ve komplikasyon yönetimidir. Komplikasyon aydınlatılması, hekimin hastayı olası komplikasyonlar hakkında müdahale öncesinde bilgilendirmesi ve hastadan bu tıbbi müdahale için rıza alınmasıdır. Hekim bu aydınlatmayı yapmamış, hastanın rızasını almamışsa tıbbi müdahale sonucunda oluşan zarardan kusuru olmasa da kusurlu kabul edilecektir. Komplikasyon Yönetimi ise hekimin komplikasyonlar konusunda müdahale öncesinde hazırlıklı, tedbirli olması ve olası komplikasyon sonucunda bunu önleyecek veya azaltacak şekilde uygun müdahalenin gerçekleştirilmesidir. Hekim gerekli tedbirleri almamış, komplikasyon sonucu oluşan zararı önleyebilecekken önlememiş veta artmasına sebebiyet vermişse kusurlu kabul edilir. Bu iki durumda ortaya çıkan zararın tazmini için tazminat davası açılabilecektir.

Malpraktis Davası Hangi Mahkemede Açılır?

Malpraktis Davaları eğer zarar kamuda yani devlet hastanelerinde çalışan doktorların tedavi sırasındaki müdahaleleri nedeniyle ortaya çıkarsa idare aleyhine açılmaktadır. Mevzuat gereğince kamu hastanelerinde çalışan doktorlara karşı doğrudan doğruya tazminat davası açılması hukuken mümkün değildir. İdare aleyhine ve genel görevli idare mahkemesinde dava açılmaktadır. Malpraktis davalarındanda kaynaklı olarak açılacak davalarda özel olarak ağır hizmet kusuru bulunması gerekmektedir. Devlet yani idare de dava sonucunda kusur oranında kendi personeline 1 yıl içinde rücu etmektedir. Eğer hekimin kişisel kusuru tespit edilirse açılacak rücu davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir.

Malpraktis Davaları eğer zarar özel hastanede veya özel bir muayenehanede çalışan doktorların gerçekleştirdiği bir tedavi sırasında müdahaleleri nedeniyle ortaya çıkarsa adli yargıda açılır.

Malpraktis Davasında Kusur

Malpraktis Davasında kusur davada ortaya koyulması gerekli olan ve davanın seyrini etkileyen en önemli unsurdur. Malpraktis Davasında kusur oranının tespiti idareden talep edilecek tazminat miktarında önemlidir. Bir doktordan diğer bir ifadeyle hekimden beklenen hastanın tedavisine doğru tanının koyulmasıdır. Doğru tanının koyulabilmesi için muayenenin tam ve gereğine uygun şekilde yapılması gerekmektedir. Bu nedenle tıbbi kusur daha ilk muayene esnasında daha ortaya çıkabilecektir.

Her gün belki kendimiz ya da bir yakınımızın yolu maalesef ki hastanelere düşmektedir. Sağlığımızı emanet ettiğimiz, bir umut tedavi olmak için gittiğimiz doktorun yanlış tanı, tedavi veya diğer hatası sebebiyle ortaya çıkan zararın tazmini için idareye dava açılabilir. Malpraktis Davalarında yanlış müdahale sebebiyle ortaya çıkan zarar kusur oranında idareden tazmin edilebilir. Bir nebze de olsa zarara uğrayan kişinin acısını hafifletmek için manevi tazminat davası da açılarak yaşanan acı, elem ve kederin tazmini sağlanabilir.

Ankara Malpraktis Avukatı Kimdir ?

Ankara malpraktis avukatı, malpraktis davaları ile ilgilenen, sağlık hukuku alanında kendini geliştirmiş avukatlardır.