Müstehcenlik Suçu TCK 226
Tahancı Hukuk Bürosu tarafından sunulan bu makalemizde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 226. maddesinde düzenlenmiş olan Müstehcenlik Suçu özel olarak incelenecektir.
Müstehcenlik suçu (TCK 226), ceza hukukunda genel ahlakın ve özellikle çocukların fiziksel, zihinsel ve duygusal bütünlüğünün korunmasını amaçlayan, çok sayıda seçimlik hareketle işlenebilen bir suç tipidir. Kanunda “müstehcenlik” kavramı ayrıca tanımlanmamış olsa da, çocukların cinsel istismarına yönelik içerikler, şiddet içeren cinsel eylemler ile hayvanlarla veya doğal olmayan yoldan yapılan cinsel davranışları konu alan ürünlerin üretilmesi, yayılması, bulundurulması veya alenileştirilmesi gibi fiiller kapsam dahilindedir. Bu nedenle Müstehcenlik Suçu TCK 226 başlığı altında; suçun koruduğu hukuki değer, failin sorumluluğu, mağdurun çocuk olması hâlinde ağırlaşan sonuçlar, ceza aralıkları, basın-yayın yoluyla işlenme ve erişim engeli gibi uygulamada en çok tartışılan konular ayrıntılı biçimde ele alınacaktır.
Müstehcenlik Suçu (TCK 226) Nedir?
Müstehcenlik suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 226. maddesinde “Genel Ahlaka Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenmiştir. Kanun metninde doğrudan “müstehcenlik” tanımı yapılmamış olmakla birlikte, düzenlemenin amacı, toplumun ortak ahlak değerlerini korumak ve özellikle çocukların bedensel, ruhsal, zihinsel ve ahlaki gelişimlerini güvence altına almak olarak kabul edilmektedir.
Bu suç kapsamında yasaklanan fiiller yalnızca pornografik içeriklerle sınırlı değildir. Özellikle;
- Çocukların kullanıldığı cinsel içerikler,
- Şiddet içeren cinsel davranışlar,
- Hayvanlarla ya da ölmüş bedenler üzerinde gerçekleştirilen fiiller,
- Doğal olmayan yollarla yapılan cinsel eylemleri konu alan ürünlerin üretilmesi, yayılması, bulundurulması veya başkalarının kullanımına sunulması müstehcenlik suçu kapsamına girer.
Ayrıca, bu tür ürünlerin satışa mahsus yerler dışında alenileştirilmesi, çocukların erişimine sunulması ya da basın-yayın yoluyla paylaşılması da TCK 226 kapsamında cezai yaptırıma tabidir.
Müstehcenlik Suçu Madde Metni?
Müstehcen, sözlük anlamı olarak edebe aykırı demektir. Hukuki açıdan suçu çeşitli hareketlerle genel ahlaka karşı saldırı niteliği taşıyan söz ve davranışlar müstehcen kabul edilmektedir.
Madde 226- (1)
- Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri veren ya da bunların içeriğini gösteren, okuyan, okutan veya dinleten,
- Bunların içeriklerini çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde ya da alenen gösteren, görülebilecek şekilde sergileyen, okuyan, okutan, söyleyen, söyleten,
- Bu ürünleri, içeriğine vakıf olunabilecek şekilde satışa veya kiraya arz eden,
- Bu ürünleri, bunların satışına mahsus alışveriş yerleri dışında, satışa arz eden, satan veya kiraya veren,
- Bu ürünleri, sair mal veya hizmet satışları yanında veya dolayısıyla bedelsiz olarak veren veya dağıtan,
- Bu ürünlerin reklamını yapan,
Kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri basın ve yayın yolu ile yayınlayan veya yayımlanmasına aracılık eden kişi altı aydan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(3) Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukları, temsili çocuk görüntülerini veya çocuk gibi görünen kişileri kullanan kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu ürünleri ülkeye sokan, çoğaltan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, ihraç eden, bulunduran ya da başkalarının kullanımına sunan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(4) Şiddet kullanılarak, hayvanlarla, ölmüş insan bedeni üzerinde veya doğal olmayan yoldan yapılan cinsel davranışlara ilişkin yazı, ses veya görüntüleri içeren ürünleri üreten, ülkeye sokan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, başkalarının kullanımına sunan veya bulunduran kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(5) Üç ve dördüncü fıkralardaki ürünlerin içeriğini basın ve yayın yolu ile yayınlayan veya yayımlanmasına aracılık eden ya da çocukların görmesini, dinlemesini veya okumasını sağlayan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(6) Bu suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
(7) Bu madde hükümleri, bilimsel eserlerle; üçüncü fıkra hariç olmak ve çocuklara ulaşması engellenmek koşuluyla, sanatsal ve edebi değeri olan eserler hakkında uygulanmaz.
Müstehcenlik suçu soyut tehlike suçudur, zarar ya da somut tehlike meydana gelmesi aranmayacaktır. Fiilin yapılması yeterlidir tehlikenin varlığı şartı aranmaz.
Suçun hukuki konusu müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerdir.
Müstehcenlik Suçu ile İlgili Düzenlemeler
Müstehcenlik suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 226. maddesinde ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir. Kanun maddesinde farklı fiiller için ayrı cezai yaptırımlar öngörülmüş ve suçun kapsamı oldukça geniş tutulmuştur. TCK 226’ya göre;
- Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri veren, gösteren, okuyan veya dinleten,
- Çocukların girebileceği veya görebileceği alanlarda müstehcen içerikleri sergileyen, söyleyen veya dinleten,
- Bu içerikleri satışa veya kiraya sunan ya da satışa mahsus yerler dışında arz eden,
- Bedelsiz olarak dağıtan veya reklamını yapan kişiler, 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır.
Bunun yanında;
- Basın ve yayın yoluyla müstehcen içerikleri paylaşan kişiler için ceza 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasıdır.
- Çocukların kullanıldığı müstehcen ürünlerin üretimi en ağır düzenlemelerden biridir ve faile 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.
- Şiddet içeren, hayvanlarla veya ölü bedenler üzerinde yapılan cinsel davranışlara ilişkin içerikler için ise 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası söz konusudur.
Kanun ayrıca, bilimsel eserler ile sanatsal ve edebi değeri bulunan eserlerin, çocuklara ulaşmasının engellenmesi koşuluyla müstehcenlik suçu kapsamı dışında tutulacağını belirtmektedir.
Çocuklara Karşı İşlenen Müstehcenlik Suçu ve Cezası
Müstehcenlik suçu, çocuklar söz konusu olduğunda daha ağır cezai yaptırımlarla düzenlenmiştir. Bunun nedeni, çocuğun cinsel istismardan korunması, sağlıklı ruhsal ve bedensel gelişiminin güvence altına alınmasıdır. Türk Ceza Kanunu’na göre 18 yaşını doldurmamış herkes çocuk kabul edilir ve müstehcen içeriklerle ilişkili her türlü fiil, ağır bir suç olarak değerlendirilir.
Başlıca düzenlemeler şu şekildedir:
- Müstehcen içerikleri çocuklara göstermek veya onların ulaşabileceği yerlerde alenileştirmek (TCK 226/1-a-b): Bu fiilleri işleyenler 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır.
- Çocukların müstehcen içerik üretiminde kullanılması (TCK 226/3 – birinci cümle): Çocukları müstehcen ürünlerin üretiminde kullanan kişiler için ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis ve adli para cezasıdır. Burada çocuğun rızasının bulunması ya da görüntülerin amatör veya profesyonel yolla elde edilmesi fark yaratmaz.
- Çocukların kullanıldığı müstehcen içerikleri ülkeye sokmak, depolamak, satmak, dağıtmak (TCK 226/3 – ikinci cümle): Bu fiilleri işleyenler için ceza 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve adli para cezasıdır.
- Çocukların görmesini sağlamak veya basın-yayın yoluyla paylaşmak (TCK 226/5): Üçüncü ve dördüncü fıkradaki içeriklerin çocuklara ulaşmasını sağlayan veya bunları yayınlayan kişiler 6 yıldan 10 yıla kadar hapis ve adli para cezasına çarptırılır.
Dolayısıyla çocuklara karşı işlenen müstehcenlik suçları, en ağır yaptırımların öngörüldüğü suç tipleri arasında yer almaktadır. Yargıtay da içtihatlarında, çocuğun rızasının olup olmamasının bu suçun oluşmasına engel teşkil etmeyeceğini özellikle vurgulamaktadır.
Müstehcenlik Suçunda Cezayı Artıran Haller
Müstehcenlik suçu, kanunda farklı fiiller için ayrı ayrı düzenlense de bazı durumlarda ceza daha da ağırlaşabilir. TCK 226’da doğrudan “nitelikli hal” başlığı altında özel bir düzenleme bulunmasa da, Türk Ceza Kanunu’nun genel hükümleri gereği cezayı artıran haller söz konusu olabilir.
Özellikle şu hususlar önemlidir:
- Suçun kamu görevlisi tarafından işlenmesi: Eğer fail, kamu görevlisi sıfatıyla görevini kötüye kullanarak müstehcen içeriklere ulaşmayı veya bunları yaymayı sağlıyorsa, TCK m.266 uyarınca ceza üçte bir oranında artırılır.
- Suçun basın ve yayın yoluyla işlenmesi: Kanun, basın-yayın aracılığıyla yapılan fiillere zaten daha yüksek ceza öngörmüştür. Bu nedenle televizyon, internet veya sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar ceza miktarını artırıcı etki doğurur.
- Çocuğun mağdur olması: Çocukların müstehcen içeriklere maruz bırakılması, üretimde kullanılması veya görmesine imkân sağlanması zaten ayrı ve daha ağır cezalarla düzenlenmiştir. Bu durum uygulamada “ağırlaştırıcı unsur” olarak değerlendirilmektedir.
İnternetten veya Sosyal Medya Üzerinden Müstehcenlik Suçu Nasıl İşlenir?
Günümüzde müstehcenlik suçu, en çok internet ve sosyal medya platformları aracılığıyla işlenmektedir. Özellikle dijital iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla birlikte suçun işlenme biçimleri de çeşitlenmiştir.
Başlıca örnekler şunlardır:
- Sosyal medya hesaplarından paylaşım yapmak: Facebook, Instagram, Twitter, TikTok gibi platformlarda müstehcen içerikli fotoğraf veya video paylaşmak.
- Mesajlaşma uygulamaları: Whatsapp, Telegram, Messenger gibi uygulamalardan müstehcen içerikleri bireysel olarak veya gruplarda paylaşmak.
- E-posta yoluyla gönderim: Müstehcen görselleri veya videoları elektronik posta ile göndermek.
- İnternet siteleri: Çocukların erişimine açık şekilde müstehcen içerik barındıran web siteleri kurmak veya bu sitelerde içerik paylaşmak.
Bu fiillerin tamamı TCK 226 kapsamında suç teşkil eder. Özellikle çocukların erişimine açık şekilde paylaşılan içerikler veya yasak müstehcenlik kapsamındaki içerikler (çocuk pornografisi, şiddet, hayvanlarla veya ölü bedenler üzerindeki cinsel eylemler) söz konusu olduğunda cezalar oldukça ağırdır.
Ayrıca internet ortamında işlenen müstehcenlik suçlarında, içerik sağlayıcı ve paylaşım yapan kişiler hakkında erişim engeli kararı verilebilmekte, içerik ve hesaplar kapatılabilmektedir.
Müstehcenliğin Yasal Olduğu Haller Nelerdir?
Her ne kadar müstehcenlik suçu TCK 226 kapsamında geniş bir çerçevede yasaklanmış olsa da, bazı istisnai hallerde bu içeriklerin suç teşkil etmeyeceği kabul edilmiştir. Kanun koyucu, toplum düzeni ve çocukların korunması amacıyla sınırlar koyarken, aynı zamanda bilimsel ve sanatsal özgürlüğü de güvence altına almıştır.
Buna göre:
- Bilimsel eserler: Çocukların erişiminin engellenmesi koşuluyla, tıp, psikoloji, sosyoloji gibi alanlarda yapılan araştırmalarda müstehcenlik suçunun oluştuğu kabul edilmez.
- Sanatsal ve edebi eserler: Yüksek sanatsal ya da edebi değeri olan filmler, romanlar, tiyatro eserleri gibi çalışmalar, doğrudan müstehcenlik kapsamında değerlendirilmez.
- Özel alan: Kişinin kendi özel yaşamında, kendi rızasıyla pornografik içerikleri izlemesi, bulundurması veya erişmesi suç oluşturmaz.
- Yasal satış yerleri: Müstehcen ürünlerin satışı yalnızca bu iş için ayrılmış “özel satış yerlerinde” yapılabilir. Bu alanların dışında satış yapılması ise suçtur.
Dolayısıyla müstehcenliğin yasal kabul edildiği haller, çocukların korunması ve kamu düzeninin ihlal edilmemesi şartıyla sınırlı tutulmuştur.
Müstehcenlik Suçu Soruşturma ve Kovuşturma Usulü
Müstehcenlik suçunun takibi şikayete bağlı değildir. Re’sen kovuşturulabilir. Savcılık veya kolluğa her zaman bildirim yapılabilir fakat bu bildirimin hukuki niteliği şikayet değil ihbardır.
Uzlaştırma
Uzlaştırma kurumu, davalı ve davacının mahkemeye gitmeden kendi aralarında uyuşmazlığın sona ermesini sağlayan kurumdur.
Ceza Muhakemesi Kanunu madde 253’e göre soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlar için uzlaştırma yoluna başvurulabilmektedir. Müstehcenlik suçu şikayete bağlı olmaması sebebiyle ve kanunda belirtilen durumlar içerisinde de yer almadığından bu suç için uzlaştırmaya gidilemeyecektir.
Korunan Hukuki Değer
Aynı zamanda suçun hukuki konusu anlamına gelen korunan hukuki değer kavramı, işlenen suçla ihlal edilen hukuki menfaat veya varlık demektir. Müstehcenlik suçu için korunan hukuki değerin halkın ar ve haya duyguları, toplumun ortak edep ve ahlak temizliği olduğunu söyleyebiliriz.
Müstehcenlik Suçu Unsurları
A.Maddi unsur
Fail
Fail kanuni tanımdaki eylemin üzerinde hakimiyet kuran kişi olmakla birlikte Türk Ceza Kanunu’na göre sadece irade sahibi olan gerçek kişi olabilecektir. Her suçun faili vardır. Müstehcenlik suçu içinde fail, herhangi bir gerçek kişi olabilir, kanunda bu suçun faili için özel nitelik belirtilmemiştir.
Mağdur
Mağdur, failin işlediği suç sebebiyle doğrudan olarak zarar gören veya bu suç sebebiyle ekonomik zarara uğrayan kişidir. Her suçun mağduru vardır.
Müstehcenlik suçunun mağduru, suçun düzenlendiği maddenin korunan hukuki değerini göz önünde bulundurduğumuzda toplumu oluşturan tüm bireylerdir diyebiliriz.
Hareket
Müstehcenlik suçu seçimlik hareketli bir suçtur. Seçimlik hareketli suç, kanunun ilgili maddesinde suçu oluşturacak hareketlerin sayılı şekilde belirtilmesidir ve bu bağlamda suç sayılan hareketler dışındaki eylemlerle işlenemeyecektir. Türk Ceza Kanunu’nda müstehcenlik suçu için seçimlik hareketleri inceleyelim.
-1. Madde 226/1
M. 226-‘’ (1) a) Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri veren ya da bunların içeriğini gösteren, okuyan, okutan veya dinleten,
b) Bunların içeriklerini çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde ya da alenen gösteren, görülebilecek şekilde sergileyen, okuyan, okutan, söyleyen, söyleten,
c) Bu ürünleri, içeriğine vakıf olunabilecek şekilde satışa veya kiraya arz eden,
d) Bu ürünleri, bunların satışına mahsus alışveriş yerleri dışında, satışa arz eden, satan veya kiraya veren,
e) Bu ürünleri, sair mal veya hizmet satışları yanında veya dolayısıyla bedelsiz olarak veren veya dağıtan,
f) Bu ürünlerin reklamını yapan,
Kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.’’
a ve b bentleri çocuklara yönelmişken c-f bentleri yetişkinleri de kapsamına almaktadır. Aynı zamanda hareketler belirtilmiştir ve suç birden fazla hareketli suçtur.
-2. Madde 226/2
M. 226/2 ‘’(2) Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri basın ve yayın yolu ile yayınlayan veya yayınlanmasına aracılık eden kişi altı aydan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.’’
Burada hareket, basın yayın yolu ile ürünü yayınlamak ya da yayınlamaya aracılık edilmesidir. Yayınlamaya aracılık etme fiili açıkça suç oluşturacak hareket olarak belirtildiği için bu fiili gerçekleştiren kişi yardım eden sıfatıyla değil fail olarak sorumlu olacaktır. Aynı zamanda müstehcen eserin basılması veya çoğatılması tek başına müstehcenlik suçunu oluşturmayacaktır.
-3. Madde 226/3
M. 226/3 ‘’ (3) Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukları, temsili çocuk görüntülerini veya çocuk gibi görünen kişileri kullanan kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu ürünleri ülkeye sokan, çoğaltan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, ihraç eden, bulunduran ya da başkalarının kullanımına sunan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.’’
Görüldüğü üzere burada iki ayrı suç belirtilmiştir. Bu durumda m.226/3 seçimlik hareketli bir suçtur. Sayılan hareketlerden birinin icrası ile suç meydana gelebilmektedir.
-4. Madde 226/4
M. 226/4 ‘’ (4) Şiddet kullanılarak, hayvanlarla, ölmüş insan bedeni üzerinde veya doğal olmayan yoldan yapılan cinsel davranışlara ilişkin yazı, ses veya görüntüleri içeren ürünleri üreten, ülkeye sokan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, başkalarının kullanımına sunan veya bulunduran kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.’’
M.226/4 seçimlik hareketli bir suçtur.
-5. Madde 226/5
M. 226/5 ‘’ (5) Üç ve dördüncü fıkralardaki ürünlerin içeriğini basın ve yayın yolu ile yayınlayan veya yayınlanmasına aracılık eden ya da çocukların görmesini, dinlemesini veya okumasını sağlayan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.’’
Bu kısımda hareket üçüncü ve dördüncü fıkradaki ürünlerin basın ve yayın yoluyla yayınlanması ya da yayınlanmasına aracılık edilmesi ya da bu ürünleri çocukların görmesini, dinlemesini veya okumasını sağlamaktır.
B. Manevi Unsur
Müstehcenlik suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Burdaki kast için, müstehcenlik suçunu işleyen kişinin ürünün müstehcen olduğunun bilincinde olması gerekir. Aynı zamanda müstehcenlik suçunun olası kastla da işlenmesi mümkündür. Olası kast ise failin öngörerek ve isteyerek gerçekleştirdiği fiiliyle ortaya çıkan asıl sonuç dışında ikincil nitelikte sonuçtur.
Müstehcenlik Suçu Özel Görünüş Halleri
Teşebbüs
Türk Ceza Kanunu madde 35’e göre suça teşebbüs, suçun kanunda açıklanan icra hareketlerine başlanmasından sonra failin elinde olmayan nedenlerle tamamlayamamasıdır. Teşebbüsün olması için üç şart aranmaktadır; kasten işlenen suç, suçun icrasına başlanması, suçun icrasının tamamlanmaması veya neticenin gerçekleşememesidir. Müstehcenlik suçu da kasten işlenebilir bir suç olduğu için eğer fail tarafından suçun icrası elinde olmayan sebeplerle tamamlanamazsa teşebbüs mümkün olacaktır. Teşebbüsün gerçekleşmesi durumunda failin cezası indirilecektir.
İştirak
Suçta iştirak, fail tarafından işlenebilen suçun anlaşarak ve işbirliği içerisinde birden fazla kişiyle birlik içerisinde işlenmesidir. 226/1,2 ve 5’teki suçlar iştirak bakımından bir özellik göstermez. 226/3 bakımından çocuk görünümü verilerek çizilen çizimler ya da grafiklerde, bu işlemlerin oluşumuna katılan kişileri fail olarak değerlendirmek gerekir. 226/4 bakımından ise iştirak için bir özellik göstermemektedir.
Madde 226’da belirtilen suçlara azmettiren ve yardım eden olarak katılmak olanaklıdır.
İçtima
Ceza hukukundaki içtima failin birden fazla suç işlemesi durumunda farklı sebeplerden dolayı tek cezanın verilmesi durumudur. Türk Ceza Kanunu’nda madde 42, 43 ve 44’de açıklanmıştır.
İçtima konusunda da özel bir hükme yer verilmemiştir. Bu yüzden genel hükümlerin dikkate almak gerekir. Genel hükümlere göre suçların zincirleme veya fikrî ya da gerçek içtima şeklinde işlenmesi mümkündür. Müstehcen içerikli yazı, dizi olarak yayımlanıyor ise gazetenin her bir sayısı bakımından aynı suç işleme kararı söz konusu olacağından zincirleme suç hükümleri uygulanacaktır
Müstehcenlik Suçu Görevli Mahkeme
Müstehcenlik suçu için görevli mahkeme 5235 sayılı kanun madde 10 ve 11 uyarınca asliye ceza mahkemeleridir. failin, çocuk olması halinde görevli mahkeme Çocuk Koruma Kanunu gereği çocuk mahkemesidir.
Müstehcenlik Suçunun Cezası
1’inci fıkradaki suçun yaptırımı altı aydan iki yıla kadar hapis ve adli para cezası; 2’inci fıkradaki suçun yaptırımı, altı aydan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası 3’üncü fıkranın birinci cümlesindeki suçun yaptırımı beş yıldan on yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası, ikinci cümlesindeki suçun yaptırımı, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası; 4’üncü fıkradaki suçun cezası bir yıldan dört yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası; 5’inci fıkradaki suçun yaptırımı ise altı yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasıdır.
Müstehcenlik Suçu Dava Zamanaşımı
Maddenin 1, 2, 3’üncü fıkrası ile 2’nci cümle ve 4’üncü fıkralarında tanımlanan suçlarda dava zamanaşımı 8 yıldır. 3’üncü fıkranın 1’inci cümlesi ile 5’inci fıkrada tanımlanan suçlarda ise dava zamanaşımı 15 yıldır. Yaş küçüklüğü halinde Türk Ceza Kanunu madde 66/2’deki indirilmiş oranlarda süreler dikkate alınır.
MÜSTEHCENLİK SUÇU YARGITAY KARARLARI
YARGITAY
4.Ceza Dairesi
Esas: 2023/ 32664
Karar: 2023 / 29357
Karar Tarihi: 15.12.2021
KARAR
…
2- Müstehcenlik ve sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde;
a- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2014/14-603 Esas ve 2015/66 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere uluslararası sözleşmelere ve yükümlülüklere paralel bir düzenleme içeren TCK’nın 226. maddesinin 3. fıkrasında müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukların kullanılması yaptırım altına alınmaktadır. TCK’ın 226/3. maddesinin ilk cümlesinde, müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukları, temsili çocuk görüntülerini veya çocuk gibi görünen kişileri kullanan kişilerin cezalandırılacağı düzenlenmiş, aynı Kanun maddesinin ikinci cümlesinde de, bu ürünleri ülkeye sokan, çoğaltan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, ihraç eden, bulunduran ya da başkalarının kullanımına sunan kişilerin mahkum olacakları belirtilmiştir. Görüleceği üzere Kanun koyucu, “üretim” fiillerini ayrı, “ülkeye sokma, çoğaltma, satışa arz etme, satma, nakletme, depolama, ihraç etme, bulundurma ya da başkalarının kullanımına sunma” eylemlerini ayrı düzenleyip farklı yaptırımlara tabi tutmuştur.
Kanun koyucu bu suçun oluşumu için müstehcen ürünlerin profesyonel olarak hazırlanmasını aramamakta, müstehcen ürünlerin şekli şartları ya da bu ürünlerin üretiliş şekil ve amaçları konusunda bir sınırlama getirmemiştir. Buradaki müstehcen ürün kavramı ile müstehcenlik unsuru olarak çocuğun kullanıldığı resim, film, video, fotoğraf, grafik, imge, heykel, çizgi film, animasyon gibi görsel veya sesli ürünler ile şarkı sözü, roman, hikaye gibi yazılı ürünleri ifade etmektedir. Bu konuda bir sınırlama söz konusu değildir. Çocuğun bu müstehcen ürünün üretilmesinden haberinin ya da rızasının olup olmamasının da bir önemi yoktur. Bunun yanında suçun unsurlarının oluşması bakımından müstehcen ürünlerin izlenmesi, izlettirilmesi, satılması ve dağıtılması gibi bir zorunluluk da söz konusu değildir. Bu müstehcen ürünlerin hiç izlenmemiş olması ya da bireysel amaç için üretilmiş olması da sonucu değiştirmeyecektir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, Yerel Mahkemece, sanığın facebook isimli sosyal paylaşım sitesinde yaşı küçük katılan … ile arkadaşlık kurması, ve katılanın üst kısmı çıplak haldeyken çekilmiş fotoğrafını kendisine göndermesini sağlaması şeklinde gerçekleşen olayda, görüntülerdeki katılanın on sekiz yaşından küçük bir çocuk olduğu ve sanık tarafından kaydedilmiş görüntülerin tespiti karşısında, eylemin TCK’nın 226/3- ilk cümlesindeki müstehcen görüntülerin üretilmesinde çocukların kullanılması suçunu oluşturduğu ve bu eylem için anılan Kanun maddesinde öngörülen cezanın, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası olarak düzenlendiği gözetilmeden, hükümdeki temel ceza 2 yıl hapis ve 5 gün adli para cezası olarak takdir edilip aynı Kanunun 62. maddesi gereğince de indirim yapılmak suretiyle eksik ceza tayin edilmesi.
Avukat Fatih Tahancı, 2015 yılında Hukuk Fakültesini tam burslu, onur öğrencisi olarak Ankara’da tamamlamıştır. Avukatlık stajını Ankara Barosu nezdinde; ceza hukuku, sigorta hukuku, tazminat hukuku, iş hukuku, icra hukuku ve idare hukuku konularına odaklanmış çeşitli avukatlık bürolarında staj yaparak tamamlamıştır. Avukat Fatih Tahancı Çankaya/Ankara’da bulunan Tahancı Hukuk Bürosu’nda avukatlık faaliyeti göstermektedir.