Kentsel Dönüşüm Yasası, Yeni Kentsel Dönüşüm Yasası İçeriği
Kentsel Dönüşüm Yasası, Yeni Kentsel Dönüşüm Yasası İçeriği makalemizle sizlerleyiz. Tarafımıza gelen ve merak edilen konulardan biri de kentsel dönüşüm yasasının ne olduğu sorusudur. Kentsel dönüşüm yasasıyla kastedilmek istenen 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanundur. Kanunun 1. Maddesinde amacından bahsedilmiştir.
Amaç
MADDE 1- (1) Bu Kanunun amacı; afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemektir.
Maddeden de anlaşılacağı üzere bu kanun afet riski altındaki alanları ve bu alanlar dışındaki de riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde sağlıklı ve güvenli yaşama çevreleri oluşturmak için iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları düzenlemektedir.
Yeni Kentsel Dönüşüm Yasası Maddeleri
TBMM Genel Kurulunda kabul edilmiş olan Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 09.11.2023 tarihli resmi gazetede yayınlanmıştır. Bu kanun ile sadece 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunda değil bununla birlikte 2577 sayılı idari yargılama Kanununda da değişiklikler yapılmıştır. Bu kanunun çıkarılmasında hem yaşadığımız deprem felaketi hem ilerisi için tahmin edilen deprem riskleri etkili olmuştur.
Yeni düzenlemedeki değişimlere baktığımızda kentsel dönüşüm kararı için hak sahiplerinin en az üçte ikisinin onayı aranmakta iken bu hak sahiplerinin salt çoğunluğunun kararı ile alınabilecek şekilde düzenlenmiştir. Kentsel dönüşümdeki yıkım süreci ile ilgili ise riskli yapıların yıktırılması konusunda Bakanlığa verilen görev ve yetkiler artık Kentsel Dönüşüm Başkanlığı tarafından yapılacaktır. Yine kentsel dönüşümü hızlandırabilmek amacıyla var olan kentsel dönüşüm kira yardımı ibaresinden sonra yapım için yardım ibaresi de eklenmiştir. Bununla birlikte riskli yapıların tespiti sürecinde maliklere tebligat yapılmayacak, tespite ilişkin bilgileri içeren tutanak yapıya asılacak bununla birlikte maliklere e-devlet üzerinden bildirim yapılacak ve muhtarlıklarda 15 gün süre ile ilan edilecektir. Bu şekilde ilanın son günü hak sahiplerine tebliğ edilmiş sayılacaktır.
Yine kentsel dönüşümde riskli yapı tespiti Kentsel Dönüşüm Başkanlığı veya idarece resen yapılabilecektir. Kentsel dönüşümde itirazda da değişikliğe gidilerek uygulama alanına konu imar ve parselasyon planlarına ilan ile itiraz usulü getirilmiştir. İmar süreci hızlandırılarak başkanlık tarafından üstlenilmesi ve mülkiyetin belgelenmesi şartıyla müracaat tarihinden itibaren 30 gün içerisinde projeye göre yapı ruhsatının ve bu yapıların tamamlanmasının akabinde 30 gün içinde yapı kullanma izni verilebilecektir.
Kentsel Dönüşüm Kaç Yıllık Binaları Kapsıyor?
Kentsel dönüşüm, binanın yaşından ziyade taşıdığı risk ile ilgilidir. Yasa gereği, deprem güvenliği açısından riskli olduğu tespit edilen tüm yapılar dönüşüm kapsamına alınabilmektedir.
- Özellikle 1999 Marmara Depremi öncesinde inşa edilen yapılar, o dönemdeki yönetmeliklerin yetersizliği nedeniyle büyük risk taşımaktadır.
- Genel olarak 50 yaş üstü binalar daha yüksek risk grubunda görülmekte, ancak 20–30 yıllık binaların bile riskli çıkabildiği örnekler vardır.
- Bir binanın kentsel dönüşüm kapsamına alınması için yaş kriteri tek başına belirleyici değildir; esas olan, yapının riskli yapı raporu ile belgelenmiş olmasıdır.
Kentsel Dönüşüm Yasası İçeriği Nedir?
Kentsel dönüşüm yasasının amacı risk altındaki alanların ve risk altındaki yapıların dönüşümünü sağlamaktır. Burada şehirlerin sağlıklı ve güvenli yaşama alanına dönüşmesi sağlanmaya çalışılmaktadır. Burada binanın bulunduğu yere, yaşına bakılmaksızın riskli olarak tespit edilen binalar kentsel dönüşüm yasasından faydalanabilmektedir. Kentsel dönüşüm yasasında risk tespitinin yapılması zorunlu kılınmamış fakat oturduğu binanın riskli olabileceğinden şüphelenen her vatandaş risk tespiti yapabilecektir.
Risk tespitinde çoğunluk aranmamakla birlikte maliklerden herhangi birinin müracaatı yeterlidir. Aynı zamanda merak edilen konulardan biri de riskli olan bir binanın tespitini, tahliyesini ya da yıkılmasını engelleyenlerle ilgili nasıl bir yol izleneceği sorusudur. Bu konuyla ilgili engellemeye çalışan kişilerle ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulabilecektir. Yapılan riskli bina tespitine itiraz etmek isteyen kişiler tapu müdürlüğünce yapılacak tebligattan itibaren 15 gün içerisinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri’ne verilecek bir dilekçe ile başvurabileceklerdir. Riskli bina tespit edildiğinde, maliklere 60 günden az olmamak üzere süre verilmektedir. Bu süre içerisinde riskli binanın yıktırılmaması halinde ise 30 günden az olmak üzere ek süre verilmektedir.
Yeni Kentsel Dönüşüm Yasası Çıktı Mı?
Tarafımıza gelen ve merak edilen konulardan biri de yeni kentsel dönüşüm yasasının çıkıp çıkmadığı sorusudur. Ülkemizde yaşanan deprem felaketi sonrasında yeni kentsel dönüşüm yasa düzenlemelerine ihtiyaç duyulmuştur. Yeni kentsel dönüşüm yasası olarak bilinen yasa 7471 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 09.11.2023 tarihli Resmî Gazete ’de yayımlanmıştır. Kanun ile birçok değişiklik getirilmiştir. Yukarıda bu değişikliklerden olabildiğinde bahsetmeye çalıştık.
35 Yıllık Bina Kentsel Dönüşüme Girer Mi?
Merak edilen konulardan biri de kaç yıllık binaların kentsel dönüşüme girebileceği sorusudur. 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kentsel Dönüşüm Kanununda kentsel dönüşüme girebilecek binalar ile ilgili yıl ya da yaş kısıtlaması bulunmamaktadır. Ömrünü tamamlamış ve risk yaratıyor kategorisinde olan bütün binalar kentsel dönüşüme alınabilecektir. Buradaki kriter bina için hazırlanacak olan Deprem Risk Raporunda binanın RİSKLİ YAPI olarak tespit edilmiş olmasıdır.
1999 yılı öncesindeki birçok binanın yeni deprem önlemlerine uygun yapılmamış olması nedeniyle riskli yapı kategorisine girdiğini görmekteyiz. Günümüzde yapılan teknik analizler ve İstatistiklerden anladığımız kadarıyla 1999 yılı öncesine ait yapılarda gerekli testlerin yapılmasının yararlı olduğunu görmekteyiz. Fakat tekrar belirtmek gerekir ki kanunda herhangi bir yıl sınırı ya da zorunluluğu yoktur. Güvenlik nedeniyle riskli olduğunun tahmin edildiği binalarda gerekli tetkikler yapılmalıdır.
Kentsel Dönüşümde Kaç Metrekare Daire Verilir?
6306 sayılı kanunda kentsel dönüşümden faydalanmak için herhangi bir metrekare sınırlaması bulunmamaktadır. Burada yapının riskli olması yeterli olmaktadır. Kentsel dönüşüm sonrası mülk sahibinin payı oranında daire verilmektedir. Bu konu 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kentsel Dönüşüm Kanununun 13. Maddesinde düzenlenmiştir. İlgili kanunun çok uzun olmasıyla birlikte ilgili fıkralarına burada yer vermeye çalışacağız.
Uygulama alanında hak sahipliği ve diğer uygulamalar (Değişik başlık:RG-21/6/2019-30808) (4)
MADDE 13 – (Değişik:RG-21/5/2024-32552)
(1) Yapılacak konut ve işyerlerinin niteliği ve büyüklüğü ilgili kurumca belirlenmek kaydıyla, uygulama alanındaki taşınmaz maliklerine öncelikle uygulama alanında yapılacak olan konut ve işyerlerinden verilmek üzere bunlarla sözleşme akdedilir. Gerekmesi halinde uygulama alanındaki taşınmaz maliklerine arsa veya Kanun kapsamında kullanılmak üzere Başkanlıkça satın alınan hazır konut ve işyerlerinden verilmek üzere sözleşme yapılabilir.
Kanunun ayrıntılı bilgi verilmiş olması ve maddenin ayrıntılı olmasıyla birlikte burada hepsinden bahsetmemizin mümkün olmaması sebebiyle genel nitelikte bilgi vermekteyiz
7471 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Yapılan Değişiklikler
7471 sayılı Kanun ile Kentsel Dönüşüm Yasası üzerinde yapılan düzenlemeler, sürecin hem idari hem de hukuki boyutunu yeniden şekillendirmiştir. Bu değişiklikler, yalnızca riskli yapıların tespitine ilişkin prosedürleri değil, aynı zamanda maliklerin haklarını, itiraz yollarını ve uygulama esaslarını da kapsamaktadır.
Öne çıkan yeniliklerden bazıları şunlardır:
- Rezerv yapı alanı kavramı yeniden tanımlanmış, eski “yeni yerleşim alanı” ifadesi kaldırılmıştır.
- Kentsel Dönüşüm Başkanlığı kurulmuş ve riskli yapıların tespiti ile ilgili geniş yetkilere sahip olmuştur.
- Riskli yapı tespitleri, Başkanlık, idare veya maliklerin başvurusu ile yapılabilecek; ayrıca lisanslı kurum ve kuruluşların yetkileri artırılmıştır.
- Lisanslı kuruluşlarda mühendis, mimar, şehir plancısı, değerleme uzmanı ve hukukçu istihdam edilmesi zorunlu kılınmıştır.
- Tespitin engellenmesi halinde, mülki idare amirinin yazılı izniyle kapalı kapıların kolluk kuvveti marifetiyle açılması mümkündür.
- Masraflar, hisseleri oranında maliklerden tahsil edilecektir.
- Riskli yapılara dair tespitler tapu kütüğüne işlenecek, böylece üçüncü kişilerin bilgilendirilmesi sağlanacaktır.
- Tescil dışı alanlar, Hazine adına tescil edildikten sonra Başkanlık veya TOKİ’ye bedelsiz devredilebilecektir.
- Gerçek veya tüzel kişilerin taşınmazlarının rezerv yapı alanı olarak belirlenmesi için arsa metrekaresinin %30’unun devrine onay verilmesi şartı getirilmiştir.
Bu düzenlemeler, kentsel dönüşüm sürecinin şeffaflığını ve hızını artırmayı hedeflerken aynı zamanda mülkiyet hakkının korunması yönünden de denge gözetmektedir.
Kentsel Dönüşüm Kararı İçin Yüzde 50+1 Yeterli Olacak
Önceki düzenlemede kentsel dönüşüm kararı alınabilmesi için maliklerin üçte iki çoğunluğunun onayı aranıyordu. Bu durum, uygulamada sürecin tıkanmasına ve dönüşümün yıllarca gecikmesine yol açabiliyordu. Yeni Kentsel Dönüşüm Yasası ile birlikte bu oran salt çoğunluğa, yani yüzde 50+1 seviyesine indirildi.
Böylece, artık maliklerin hisseleri oranında yarısından bir fazlasının onayı ile dönüşüm süreci başlatılabilecek. Bu değişiklik, hem imar planı uygulamaları hem de inşaat ruhsatı işlemlerinde geçerli olacak. Sürecin hızlı ilerlemesi açısından bu yenilik büyük önem taşımaktadır.
Alınan karar sonrasında:
- Katılmayan maliklere noter aracılığıyla veya muhtarlıkta ilan edilmek suretiyle bildirim yapılacaktır.
- Katılmayan maliklere 15 günlük süre tanınacak, bu süre içinde karara katılmaları veya sözleşmeyi imzalamaları beklenecektir.
- Süre sonunda imzalanmadığı takdirde, arsa payları açık artırma ile diğer maliklere satılacak; satış gerçekleşmezse bu paylar Başkanlık, İdare veya TOKİ tarafından satın alınabilecektir.
- Satış fiyatına itiraz edilmesi durumunda mahkeme kararı esas alınacak, aradaki farkı ise hisseyi satın alan malik ödeyecektir.
Bu değişiklik sayesinde, kentsel dönüşüm kararlarının hızla alınması ve sürecin ilerlemesi kolaylaştırılmıştır.
Riskli Yapı Tespiti Resen Yapılabilecek
Yeni düzenlemelerle birlikte riskli yapı tespiti konusunda da önemli değişiklikler yapılmıştır. Artık yalnızca maliklerin başvurusu değil, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı veya ilgili idarenin talebi üzerine de resen tespit yapılabilecektir.
- Eğer malik veya kiracılar tespiti engellerse, mülki idare amirinin yazılı izniyle kolluk kuvveti marifetiyle kapalı alanlar açılarak inceleme yapılabilecektir.
- Böylece, özellikle malikler arasındaki uyuşmazlıklar nedeniyle sürecin yıllarca sürüncemede kalmasının önüne geçilmesi hedeflenmektedir.
- Yapılan tespitler, doğrudan tapu kütüğüne işlenecek ve böylece üçüncü kişilerin bilgi edinmesi sağlanacaktır.
- Ayrıca, riskli yapı tespitine karşı maliklerin 15 gün içinde itiraz hakkı bulunmaktadır.
Bu düzenleme, riskli yapıların hızlı bir şekilde belirlenmesini sağlayarak, afet riskine karşı alınacak tedbirlerin gecikmesini engelleyecektir.
Avukat Fatih Tahancı, 2015 yılında Hukuk Fakültesini tam burslu, onur öğrencisi olarak Ankara’da tamamlamıştır. Avukatlık stajını Ankara Barosu nezdinde; ceza hukuku, sigorta hukuku, tazminat hukuku, iş hukuku, icra hukuku ve idare hukuku konularına odaklanmış çeşitli avukatlık bürolarında staj yaparak tamamlamıştır. Avukat Fatih Tahancı Çankaya/Ankara’da bulunan Tahancı Hukuk Bürosu’nda avukatlık faaliyeti göstermektedir.
dairelerimiz 3+1 odalidir. emlakçı olan bir daire sahibi komşuları arsa k7çük diye 2+1 almaya zorluyor ve bazılarında ikna etmiş. böyle bir karar çıkarsa diger kay malikleri nereye itiraz etmesi gerekir. 6306 sayılı kanuna göre önceki daireden kuçuk daire vermek yasaya uygun mudur