Vergi Dairesi Takdir Komisyonu Kararına İtiraz ve Dava
 
								Vergi dairesi, bazı durumlarda mükellefin vergi beyanlarını yetersiz veya güvenilmez bulduğunda, vergi matrahının belirlenmesi için dosyayı takdir komisyonuna sevk eder. Takdir komisyonu, Vergi Usul Kanunu’na dayanarak matrah takdiri yapan idari bir organdır. Ancak bu komisyonun kararları hatalı, eksik ya da hukuka aykırı olabilir. Bu gibi durumlarda mükellefin, takdir komisyonu kararına karşı vergi mahkemesinde dava açma hakkı vardır. Süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli hususlar, dava açma süresi, uzlaşma hakkı, gerekli belgeler ve hukuki gerekçelerdir. Bu makalede, takdir komisyonunun işleyişinden dava sürecine kadar tüm detaylar mevzuata ve yargı kararlarına dayanarak ele alınacaktır.
Takdir Komisyonu kararına itiraz, mükelleflerin hukuki haklarını kullanarak vergi idaresine karşı dava açabildikleri önemli bir süreçtir. Vergi dairesi, beyanı yetersiz veya eksik gördüğü durumlarda matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurur. Ancak bu kararlar her zaman hukuka uygun olmayabilir. Mükellefler, tebliğ edilen vergi/ceza ihbarnamelerine karşı süresi içinde dava açarak bu kararlara itiraz edebilir. Bu yazıda, takdir komisyonunun işleyişi, kararlarına itiraz yolları ve vergi mahkemesi süreci detaylı olarak açıklanmaktadır.
Takdir Komisyonu Kararına İtiraz ve Hukuki Dayanak
Takdir komisyonlarının hukuki dayanağı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde açıkça düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere dayanılarak tespitinin mümkün olmaması hâlinde vergi, takdir komisyonu tarafından takdir edilen matrah üzerinden re’sen tarh edilir.
Ayrıca, VUK’un 75. maddesi takdir komisyonlarının inceleme yetkisini düzenlerken, 31/8. maddesi takdir kararlarında “takdirin dayanakları ve izahatının” bulunması zorunluluğunu ortaya koymuştur.
Kanuna göre takdir komisyonunun kararları doğrudan dava konusu yapılamaz. Ancak bu kararlar üzerine vergi dairesi tarafından tarh ve tahakkuk yapılması durumunda, vergi mahkemesinde açılacak davada takdir kararının hukuka aykırılığı ileri sürülebilir.
Takdir Komisyonu Nedir ve Ne İş Yapar?
Takdir komisyonu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na göre kurulan ve mükellefin vergi matrahını belirlemekle görevli idari bir organdır. Komisyon; mükellefin beyanname vermemesi, belgelerini ibraz etmemesi veya beyanlarının güvenilir olmaması gibi hallerde vergi dairesinin talebi üzerine devreye girer.
Komisyonun görev ve yetkileri şunlardır:
- Re’sen veya ikmalen tarh gerekçesi oluştuğunda vergi matrahını takdir etmek
- Yükümlünün faaliyet türü, emsal mükelleflerin verileri ve ekonomik veriler ışığında ölçümlendirme yapmak
- Gerekli gördüğünde bilirkişi incelemesi yaptırmak
- Yalnızca matrah takdiri yapmak, vergi tarh ve tahakkuk işlemini ise vergi dairesine bırakmak
Takdir komisyonu kendiliğinden harekete geçemez; mutlaka vergi dairesi veya kanunen yetkili bir makamdan gelen yazılı talep üzerine işlem yapar. Yetkisiz veya usule aykırı şekilde toplanan komisyon kararları, yargı nezdinde geçersiz sayılabilir.
Takdir Komisyonu Hangi Durumlarda Karar Verir?
Takdir komisyonu, vergi idaresi tarafından belirlenen aşağıdaki durumlarda devreye girerek mükellef için vergi matrahını takdir eder. Bu durumlar, Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde açıkça belirtilmiştir:
Takdir Komisyonunun Devreye Girdiği Başlıca Durumlar:
- Vergi beyannamesinin süresinde verilmemesi
- Verilen beyannamede matrah bilgisine yer verilmemesi
- Zorunlu defterlerin hiç tutulmaması veya tasdik ettirilmemesi
- Defter ve belgelerin vergi incelemesine sunulmaması
- Kayıtların vergi matrahının tespitine elverişli olmayacak şekilde karışık veya usulsüz olması
- Gerçeği yansıtmayan beyanname veya defter tutulduğuna dair ciddi delil bulunması
- Yeminli mali müşavir tasdik raporunun süresinde sunulmaması (ilgili hallerde)
Bu gibi durumlarda takdir komisyonu, mükellefin faaliyet türü, geçmiş yıl kazançları, emsal mükellefler ve iş hacmini dikkate alarak bir matrah belirler ve bunu vergi dairesine bildirir. Komisyonun kararları matrahı belirlemekle sınırlıdır; vergi dairesi bu karara dayanarak tarhiyat yapar.
Takdir Komisyonu Kararlarına Karşı Dava Açma Süreci
Takdir komisyonu kararı, doğrudan dava konusu yapılamaz. Ancak bu karar doğrultusunda vergi dairesi tarafından tarh ve tahakkuk edilen vergi ve ceza işlemleri mükellefe tebliğ edildikten sonra, vergi mahkemesinde iptal davası açılabilir.
Dava süreci genel olarak şu şekilde işler:
- Takdir komisyonu kararı, vergi dairesine gönderilir.
- Vergi dairesi, bu karara dayanarak vergi/ceza ihbarnamesi düzenler ve mükellefe tebliğ eder.
- Mükellef, bu ihbarnameye karşı 30 gün içinde vergi mahkemesinde dava açabilir.
- Dava dilekçesinde, takdir komisyonu kararının hukuka aykırı olduğu açıkça gerekçeleriyle belirtilmelidir.
Danıştay kararlarında da açıkça ifade edildiği üzere, komisyon kararının gerekçesiz olması, dayanağının olmaması, zamanaşımı süresinin sadece şeklen kesilmek istenmesi veya usulsüz şekilde oluşturulan bir komisyon tarafından verilmiş olması gibi nedenlerle, tarhiyatın iptali sağlanabilir.
Vergi Mahkemesinde Dava Açma Süresi
Vergi dairesi tarafından takdir komisyonu kararına dayanılarak düzenlenen vergi ve/veya ceza ihbarnamesi mükellefe tebliğ edildikten sonra, 30 gün içinde vergi mahkemesinde dava açılması gerekir. Bu süre, Vergi Usul Kanunu’nun 377. ve 378. maddeleri ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca belirlenmiştir.
Dava süresinin başlangıcı:
- Tebliğ tarihi esas alınır.
- Tebliğ tarihi atlandığında veya yanlış hesaplandığında dava hakkı kesin olarak düşer.
Örnek: 15 Mayıs 2025 tarihinde mükellefe tebliğ edilen ihbarnameye karşı dava açma süresi 14 Haziran 2025 tarihinde sona erer.
Önemli Not:
Eğer mükellef, 30 günlük süre içinde düzeltme başvurusunda bulunursa, dava açma süresi durur. Düzeltme talebinin reddedilmesinden sonra kalan süre içinde dava açılabilir.
Dava Açmadan Önce Uzlaşma Talebi
Vergi/ceza ihbarnamesi mükellefe tebliğ edildikten sonra, mükellef dava açmadan önce vergi dairesiyle uzlaşma talebinde bulunabilir. Bu hak, Vergi Usul Kanunu Ek 7. madde ve ilgili düzenlemelerle tanınmıştır.
Uzlaşma sürecine dair temel bilgiler:
- İhbarnamenin tebliğinden itibaren 30 gün içinde uzlaşma talebi yapılmalıdır.
- Uzlaşma süreci tamamlanmadan dava açılırsa, dava incelenmez; karar verilmişse hükümsüz sayılır.
- Uzlaşma sağlanırsa, üzerinde anlaşılan vergi ve ceza kesinleşir, dava açılamaz.
- Uzlaşma sağlanamazsa, tutanağın tebliğinden itibaren kalan süre içinde ya da kalan süre 15 günden azsa 15 gün içinde dava açılabilir.
Örnek Senaryo:
Mükellef, tebliğden 10 gün sonra uzlaşma talebinde bulunmuş ve uzlaşma 25. gün reddedilmiştir. Bu durumda, kalan 5 günlük süre değil, 15 günlük yeni dava süresi başlar.
Bu süreç, mükellefin dava açma süresini kaybetmeden idari çözüm yollarını değerlendirmesine olanak tanır.
Vergi Mahkemesinde Dava Açma İşlemleri
Takdir komisyonu kararına dayalı olarak yapılan vergi/ceza tarhiyatına karşı vergi mahkemesinde dava açmak isteyen mükelleflerin belirli usul kurallarına uyması gerekir. Dava sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için, dava dilekçesi ve ek belgeler eksiksiz hazırlanmalı ve yetkili mahkemeye sunulmalıdır.
Dava açarken izlenecek adımlar:
- Yetkili mahkemeye başvuru:
 Dava, vergiyi tarh eden vergi dairesinin bulunduğu yerdeki vergi mahkemesinde açılır.
- Dava dilekçesinde bulunması gerekenler:
- Mükellefin kimlik ve iletişim bilgileri
- Vergi dairesi bilgileri
- Dava konusu (vergi/ceza ihbarnamesi bilgileri)
- Hukuka aykırılık gerekçeleri
- Talep sonucu (vergi ve/veya cezanın iptali talebi)
 
- Delillerin sunulması:
- İlgili defter ve belgeler
- Takdir kararının usulsüz olduğuna dair teknik raporlar
- Mevzuata aykırılıklar ile ilgili Danıştay kararları
 
- Zamanında başvuru:
- Tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde başvuru yapılmalıdır.
- Düzeltme veya uzlaşma süreçleri dava süresini durdurabilir.
 
Not: Vergi davaları teknik ve karmaşık olduğu için, vergi hukukunda uzman bir vergi avukatı desteği alınması önerilir.
Takdir Komisyonu Kararlarına Dava Açılabilir mi?
Takdir komisyonu kararları, doğrudan dava konusu edilemez. Ancak bu kararlar üzerine vergi dairesi tarafından yapılan tarh ve tahakkuk işlemlerine karşı vergi mahkemesinde iptal davası açılarak, takdir komisyonu kararının hukuka aykırılığı ileri sürülebilir.
Danıştay içtihadı bu konuda nettir:
- Takdir komisyonu yalnızca vergi matrahını takdir eder, bu karar henüz kesin ve icrai bir işlem sayılmaz.
- Vergi dairesi bu karara dayanarak vergi ve ceza ihbarnamesi düzenler ve mükellefe tebliğ eder.
- Dava konusu edilebilecek işlem, bu ihbarnameye dayalı vergi tarhiyatıdır.
- Dava dilekçesinde, dayanak takdir komisyonu kararının usule veya esasa aykırılığı belirtilerek tarhiyatın iptali istenebilir.
Özetle: Doğrudan takdir komisyonu kararına değil, bu kararın sonucu olan vergi/ceza ihbarnamesine karşı dava açılır.
Takdir Komisyon Kararı Nedir?
Takdir komisyon kararı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamında, mükellefin vergi matrahının tespit edilemediği veya şüpheli bulunduğu durumlarda, vergi dairesinin talebi üzerine takdir komisyonunca belirlenen matrahı ifade eder. Bu karar, vergi dairesine bildirilir ve verginin re’sen veya ikmalen tarhı için temel alınır.
Takdir komisyon kararında bulunması gereken unsurlar:
- Kararın dayandığı bilgi, belge ve veriler
- Matrah takdirine ilişkin izahat
- Emsal mükellefler, faaliyet türü, iş hacmi gibi kriterler
- Karara katılan yetkili üyelerin imzaları
Danıştay kararlarında da açıkça belirtildiği üzere, dayanaktan ve gerekçeden yoksun takdir kararları delil niteliğini kaybeder ve vergi yargılamasında iptal sebebi olabilir.
Özet: Takdir komisyon kararı, yalnızca vergi matrahını belirler; ancak hukuka aykırı hazırlandığında, buna dayanarak yapılan tüm tarhiyat işlemleri geçersiz hale gelebilir.
Vergi Dairesine İtiraz Nasıl Yapılır?
Vergi dairesinin düzenlediği vergi veya ceza ihbarnamesine karşı mükellef, belirli koşullarda idari itiraz hakkını kullanabilir. Bu süreç, Vergi Usul Kanunu’nun 116-126. maddeleri arasında düzenlenen vergi hatalarının düzeltilmesi ve itiraz komisyonlarına başvuru yolları ile şekillenir.
Vergi dairesine yapılabilecek başlıca itiraz yolları:
1. Düzeltme Talebi (VUK md. 116–126):
- Hatalı vergi veya cezanın düzeltilmesi için vergi dairesine yazılı başvuru yapılır.
- Başvuru süresi, vergiyi doğuran olayı takip eden yılın başından itibaren 5 yıl ile sınırlıdır.
- Düzeltme başvurusu yapılması, dava açma süresini durdurur.
2. İtiraz Komisyonuna Başvuru:
- Beyana dayanmayan, re’sen veya ikmalen yapılan tarhiyatlara karşı, tebliğden itibaren 30 gün içinde vergi dairesi aracılığıyla itiraz komisyonuna başvuru yapılabilir.
- İtiraz reddedilirse, kararın tebliğinden itibaren tekrar dava açma hakkı doğar.
Not: Düzeltme talepleri reddedildiğinde, 30 günlük süre içinde vergi mahkemesinde iptal davası açmak mümkündür.
Vergi Dairesine Karşı Dava Açılır mı?
Evet, vergi dairesine karşı dava açılabilir. Ancak bu dava, doğrudan kuruma değil, vergi dairesinin tesis ettiği idari işleme karşı açılır. Vergi Usul Kanunu’na göre dava konusu yapılabilecek işlemler; vergi ve ceza ihbarnameleri, düzeltme taleplerinin reddi, ödeme emirleri, haciz işlemleri gibi hukuki sonuç doğuran, kesin ve icrai nitelikteki işlemlerdir.
Vergi dairesine karşı dava açılabilecek başlıca işlemler:
- Vergi/ceza ihbarnameleri
- Düzeltme/şikayet başvurularının reddi
- Takdir komisyonu kararına dayanılarak yapılan tarhiyatlar
- Ödeme emri (6183 sayılı Kanun kapsamında)
- İhtiyati haciz / ihtiyati tahakkuk
Dava süresi:
- Tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde vergi mahkemesine başvurulmalıdır.
- Dava açılmadan önce uzlaşma veya düzeltme talebi yapılmışsa süre durur.
Unutmayın: E-devlet üzerinden görülen vergi borçları dava konusu yapılamaz. Dava, yalnızca resmi olarak mükellefe tebliğ edilen idari işlemler üzerinden açılabilir (Danıştay 4D, 2023/4113).
Mahkeme Süreci ve Karar Aşamaları
Vergi mahkemesinde açılan davalarda, süreç belirli aşamalar çerçevesinde yürütülür. Mükellef, takdir komisyonu kararına dayanılarak yapılan vergi/ceza tarhiyatına karşı dava açtıktan sonra, mahkeme aşağıdaki adımlarla ilerler:
1. İlk İnceleme:
- Mahkeme, davanın süresinde açılıp açılmadığını ve şekli eksiklikleri kontrol eder.
- Süre aşımı veya yetki yönünden eksiklik varsa dava reddedilir.
2. Savunma ve Delil Süreci:
- İdareden savunma talep edilir.
- Taraflar delillerini sunar.
- Gerektiğinde bilirkişi raporu alınabilir.
3. Duruşma (Zorunlu Değildir):
- Vergi davalarında genellikle dosya üzerinden karar verilir.
- Taraflardan biri talep ederse duruşma yapılabilir.
4. Karar Aşaması:
- Mahkeme, takdir komisyonu kararının dayanaklarını ve usule uygunluğunu inceler.
- Şu ihtimaller vardır:
- Davanın kabulü (tarhiyat ve cezanın iptali)
- Davanın reddi (vergi dairesi işlemi hukuka uygun bulunursa)
- Kısmi iptal (cezanın kaldırılması, matrahın yeniden belirlenmesi gibi)
 
Not: Mahkeme kararı mükellef lehine çıkarsa, vergi dairesi fazla tahsil edilen tutarı iade etmek zorundadır. Karar olumsuz ise, mükellef istinaf başvurusunda bulunabilir.
Takdir Komisyonu Kararlarına Karşı Dava Açma Gerekçeleri
Takdir komisyonu kararına dayanılarak yapılan vergi ve ceza tarhiyatlarına karşı açılan davalarda, komisyon kararının hukuka aykırılığı ileri sürülerek iptal talebinde bulunulabilir. Danıştay kararları ışığında mahkemelerin sıklıkla kabul ettiği gerekçeler şunlardır:
En Sık Kullanılan Dava Gerekçeleri:
| Gerekçe | Açıklama | 
| Usule aykırı komisyon oluşumu | Komisyona yetkisiz kişilerin katılması, eksik üyeyle toplanması | 
| Takdirin dayanaklarının belirtilmemesi | Kararda hangi veriye göre matrah belirlendiği yazılmamışsa | 
| Dayanak belgelerin eksikliği | Komisyon kararında defter, belge, emsal, oran gibi kriterler belirtilmemişse | 
| Zamanaşımı süresinin aşılması | Takdire sevk işlemi yalnızca zamanaşımını kesmek amacıyla yapılmışsa | 
| Vergi inceleme raporunun olmaması veya tebliğ edilmemesi | Tarhiyata esas alınan raporların ihbarnameye eklenmemesi | 
| Gerçeğe aykırı matrah belirlenmesi | Mükellefin beyanlarının veya defterlerinin hiç dikkate alınmaması | 
| Eksik inceleme ve değerlendirme | Faaliyet türü, emsal veriler, kâr oranları gibi unsurlar göz önüne alınmadan karar verilmesi | 
Özet: Mahkemeler, somut veri ve gerekçelere dayanmayan, genel ve soyut ifadelerle oluşturulmuş takdir kararlarını hukuka aykırı bulmakta ve iptal etmektedir (Bkz: Danıştay 4D, 2000/3452; 2000/15; 2013/6870).
Takdir Komisyonu Kararı İptal Edilirse Ne Olur?
Vergi mahkemesi, takdir komisyonu kararına dayanılarak yapılan vergi veya ceza tarhiyatını hukuka aykırı bularak iptal ederse, bu karar bağlayıcı hale gelir ve vergi idaresi buna uymak zorundadır.
Kararın iptal edilmesi durumunda ortaya çıkan sonuçlar:
- Vergi Tarhiyatı Geçersiz Sayılır:
- Vergi veya ceza kaldırılır.
- Tahsil edilmişse, mükellefe iade edilir.
 
- Yeni Tarhiyat Yapılamaz:
- Zamanaşımı süresi dolmuşsa vergi dairesi yeniden tarhiyat yapamaz.
- Zamanaşımı dolmamışsa, eksiklik giderilip yeniden tarh edilebilir.
 
- Ceza Hükümsüz Hale Gelir:
- Vergi ziyaı veya usulsüzlük cezası varsa, iptal ile birlikte bu cezalar da düşer.
 
- İstinaf veya Temyiz Süreci Başlar:
- Vergi dairesi, karara karşı 30 gün içinde istinaf başvurusunda bulunabilir.
- Bölge idare mahkemesi kararı onarsa, karar kesinleşir.
 
Özet: Takdir komisyonu kararına dayalı tarhiyat iptal edilirse, mükellef için vergi borcu ve ceza fiilen ortadan kalkar. Bu durum mükellefin lehine hukuki sonuç doğurur.
Takdir Komisyonu Kararlarına Karşı Dava Açmak İçin Gerekli Belgeler
Takdir komisyonu kararına dayanılarak yapılan vergi ve ceza tarhiyatına karşı dava açarken, dava dilekçesine eklenecek belgeler, davanın kabul edilmesi ve ispat yükünün sağlıklı şekilde yerine getirilmesi açısından son derece önemlidir.
Vergi mahkemesine sunulması gereken temel belgeler:
| Belge | Açıklama | 
| Dava dilekçesi | İptal talebinin hukuki gerekçelerle açıklandığı başvuru metni | 
| Takdir komisyonu kararının örneği | Matrahın nasıl belirlendiğini gösteren resmi karar | 
| Vergi/ceza ihbarnamesi | Tarh ve tahakkuk işleminin mükellefe bildirildiğine dair tebligat | 
| Tebliğ belgesi | İhbarname veya uzlaşma sonuçlarının mükellefe tebliğ tarihini gösterir belge | 
| Vergi inceleme raporu (varsa) | Tarhiyata esas teşkil eden raporun örneği | 
| Muhasebe kayıtları ve belgeler | Mükellefin beyanlarının doğruluğunu destekleyen belgeler | 
| Bağımsız denetim / teknik raporlar (varsa) | Matrahın hatalı belirlendiğini gösteren uzman raporları | 
Not: Dava dilekçesi ve ekleri vergi mahkemesine doğrudan elden teslim edilebileceği gibi, PTT ile taahhütlü olarak da gönderilebilir.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Takdir komisyonu kararı doğrudan dava konusu yapılabilir mi?
Hayır. Takdir komisyonu kararı doğrudan dava konusu edilemez. Ancak bu karara dayanılarak yapılan vergi/ceza tarhiyatına karşı dava açılabilir.
Takdir komisyonu kimlerden oluşur?
Komisyon, Vergi Usul Kanunu’nun 72. ve 73. maddelerine göre; vergi dairesi başkanı veya müdürü, mahalli idare temsilcisi ve ilgili meslek kuruluşlarının seçtiği üyelerden oluşur.
Takdir komisyonu kararı ne zaman tebliğ edilir?
Karar, vergi dairesine bildirilir ve vergi dairesi tarafından düzenlenen ihbarnameyle birlikte mükellefe tebliğ edilir.
Vergi mahkemesinde dava açma süresi kaç gündür?
Vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 30 gün içinde dava açılmalıdır.
Dava açmadan önce uzlaşma mümkün mü?
Evet. Mükellef tebliğden itibaren 30 gün içinde uzlaşma talebinde bulunabilir. Uzlaşma sağlanmazsa kalan süre içinde dava açılabilir.
Komisyon kararı usule aykırıysa ne olur?
Usulsüz şekilde kurulan veya yeterli dayanak içermeyen takdir kararları, mahkeme tarafından iptal gerekçesi sayılabilir.
İnceleme raporu ihbarnameye eklenmezse ne olur?
Bu durum tek başına ihbarnamenin iptalini gerektirmez. Ancak mükellefin savunma hakkı zedelenmişse, mahkeme iptal kararı verebilir.
Dava kazanılırsa ödenen vergi ve ceza iade edilir mi?
Evet. Mahkeme iptal kararı verirse, tahsil edilen tutarlar mükellefe iade edilir. Ayrıca vergi dairesi, yeni tarhiyat yapamaz (zamanaşımı süresi dolmadıysa hariç).
Takdir komisyonu kararına nasıl itiraz edilir?
Takdir komisyonu kararına doğrudan dava açılamaz. Ancak bu karara dayalı olarak yapılan vergi ve ceza tarhiyatlarına karşı, vergi mahkemesinde iptal davası açılarak dolaylı yoldan itiraz edilebilir.
Vergi dairesi tarafından takdir komisyonuna sevk edilen işlemler, ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, takdir komisyonu kararına itiraz hakkı, mükellefler açısından önemli bir savunma aracıdır. Süreler, belgeler ve hukuki gerekçeler dikkatle yönetilmeli, gerekirse uzman bir vergi hukuku avukatından destek alınmalıdır. Hatalı veya hukuka aykırı takdir kararlarına karşı açılacak davalarla hem haksız vergi yükü kaldırılabilir hem de hukuki güvence sağlanabilir.
Avukat Fatih Tahancı, 2015 yılında Hukuk Fakültesini tam burslu, onur öğrencisi olarak Ankara’da tamamlamıştır. Avukatlık stajını Ankara Barosu nezdinde; sigorta hukuku, tazminat hukuku, iş hukuku, icra hukuku ve idare hukuku konularına odaklanmış çeşitli avukatlık bürolarında staj yaparak tamamlamıştır. Avukat Fatih Tahancı Çankaya/Ankara’da bulunan Tahancı Hukuk Bürosu’nda avukatlık faaliyeti göstermektedir.
 
	