Emsal Kararlar - İçtihatlar, Hukuk Davaları

Yargıtay: DASK – Sigorta Tahkim Komisyonu – Bilirkişi Heyeti Çelişki Eksik İnceleme – Bozma

Yargıtay DASK - Sigorta Tahkim Komisyonu - Bilirkişi Heyeti Çelişki - tahanci.av.tr

Yargıtay: DASK – Sigorta Tahkim Komisyonu – Bilirkişi Heyeti Çelişki Bulunması – Eksik İnceleme – Bozma Kararı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, deprem sonucunda davacının taşınmazında oluşan hasar nedeniyle Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde davalı DASK’a karşı açılan maddi tazminat davasında bilirkişi heyetlerinin raporları arasında açıkça çelişki bulunması ve çelişkinin giderilmemiş olmaması sebebiyle kararı bozdu.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi         

2018/2465 E.  ,  2020/3243 K.

  •  

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tahkim davasının istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Başvuran (davacı) vekili; Çanakkale ilinde 24.05.2014 tarihinde meydana gelen 6,5 şiddetindeki deprem nedeniyle müvekkilinin taşınmazının hasar görerek kullanılamaz hale geldiğini, muhtelif bilirkişi raporlarında,can güvenliğinin tehlikede olduğu ve acilen tahliye edilmesi gerektiğinin bildirildiğini, Çanakkale Valiliği İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüğü bildirisine göre tüm binaların ağır hasarlı olarak sınıflandırıldığını ve can güvenliği açısından tedbiren ivedilikle boşaltılması gerektiğinin tebliğ edildiğini, bu hasarların DASK kapsamında karşılanması gereken zararlar kapsamında olduğunu beyanla, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 41.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiş,26/10/2016 tarihli dilekçesi ile talebini 67.650,00 TL’ye yükseltmiştir.

Karşı taraf (davalı) vekili; ekspertiz raporuna göre, deprem nedeniyle söz konusu taşınmazda 3.750,00 TL hasar meydana geldiğinin belirlendiği, yıkım kararının binanın yapısal kusuruna dayanılarak verildiğini hasar miktarından muafiyet düşülerek 2.350,00 TL’nin sigortalıya ödendiğini beyanla başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetinin 30/12/2016 tarih 2016/25816 E.-K-2016/31943 sayılı kararı ile kısmi hasara ilişkin olarak tanzim edilen ekspertiz raporunun aksine bina hakkında yetkili mercilerce yıkım kararı verildiği, dikkate alınarak başvuru öncesi sigortalıya 21.08.2015 tarihinde ödenen 2.350,00 TL’nin tenzili suretiyle davacının bakiye tazminat talebinin (70.000,00-2.350,00 TL)=67.650,00 TL olması gerektiği gerekçesiyle, başvuru sahibinin HMK 107/2. maddesine istinaden artırılan talebinin kabulü ile 67.650,00 TL DASK Poliçesi tazminatının 21.08.2015 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte Doğal Afet Sigortaları Kurumundan alınarak davacı başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince 08.05.2017 tarih ve 2017/İHK-1543 sayılı kararı ile itirazın reddine,dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından; İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/2541 D.iş esas, 2017/2542 D.iş karar ve 01.06.2017 tarihli kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 08.05.2017 tarih ve 2017/İHK -1543 karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dosya kapsamına göre somut olayda, başvuru sahibine ait mesken olarak kullanılan bağımsız bölümün deprem sonucu ağır hasara uğraması neticesinde kullanılamaz hale geldiği ve yetkili makamlarca verilen yıkım kararı gereği yıkımının yapıldığı anlaşılmaktadır.

Dosyaya davalı DASK tarafından sunulan 24/09/2014 tarihli İTÜ raporunda; Yapı taşıyıcı sistemin hafif hasarlı olduğu, kiriş ve bölme duvarlarının uygun yöntemlerle onarımı sonrasında yapının sahip olacağı güvenlik düzeyi İle deprem öncesinde sahip olduğu güvenlik düzeyi arasında kayda değer bir fark olmayacağı belirtilmiştir.

Davacı tarafından alınan Çanakkale Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/23 D.İş ve davacı talebi üzerine düzenlenen 2015/5 D.İş sayılı dosyasında düzenlenen 22.12.2014 tarihli tespit bilirkişi raporlarında ise; tespit edilen tüm deformasyonlar ile yapısal ve fiziki hasarların 24/05/2014 tarihinde vuku bulan depremde oluştuğu, hasarın ciddi ve boyutlarının oldukça önemli olduğu, tüm yapısal unsurların da ciddi hasar görüp, deformasyona maruz kaldığı binalarda Çanakkale’nin 1.derece deprem kuşağında yer alması da göz önünde bulundurulduğunda esaslı bakım ve onarım yapılarak kullanılmasının mümkün olmayacağı içinde barınılması halinde can ve mal emniyeti bakımından sakıncalı olacağı belirtilmiş, Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, konutun ağır hasarlı olduğunu belirlemiştir.

Bu haliyle İTÜ’den alınan bilirkişi raporu ile tespit dosyasında inşaat mühendisinden alınan bilirkişi raporları arasında açık bir çelişki bulunmaktadır.

6100 sayılı HMK 266 ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir.

Tahkim Heyetince, davacının gerçek zararı ile ilgili olarak konusunda uzman bilirkişi raporu alınmaksızın, sadece sigorta hukukçusu tarafından düzenlenen 24.10.2016 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda poliçe teminatı olan 70.000,00 TL’den başvuru öncesi sigortalıya 21.08.2015 tarihinde ödenen 2.350,00 TL’nin tenzili ile bakiye poliçe limitine hükmedilmiştir.

Bu durumda, Hakem Heyetince alanında uzman içinde İnşaat Mühendisi, Jeoloji Mühendisi bilirkişilerin yer aldığı bir bilirkişi heyetinden; daha önce alınan bilirkişi raporları ve itirazlar da değerlendirilmek suretiyle ve dava konusu taşınmazda meydana gelen zararın dava konusu yapının yapım eksikliğinden mi yoksa deprem nedeniyle mi meydana geldiğinin tespit edildiği, hasar ve zarar miktarlarını gösterir ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, Bölge Adliye Mahkemesi’nce bu hususa yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi’nin davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 08.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

DASK Yargıtay Kararı

DASK (Doğal Afet Sigortaları Kurumu), deprem nedeniyle meydana gelen maddi zararların tazmini amacıyla kurulan, zorunlu nitelikte bir sigorta sistemidir. Ancak zaman zaman sigorta bedelinin ödenmemesi, eksik ödeme yapılması veya poliçenin kapsamı konusunda uyuşmazlıklar yaşanmakta ve bu uyuşmazlıklar Yargıtay kararlarına konu olmaktadır.

Yargıtay’ın son içtihatlarına göre, DASK poliçesi kapsamında teminat altına alınan zararların tespitinde sigorta eksperi raporu esas alınmalıdır. Ancak raporun yetersiz veya hatalı olduğu durumlarda mahkeme tarafından yeniden bilirkişi incelemesi yapılabilir. Ayrıca, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin birçok kararında belirtildiği üzere, sigorta şirketi kusursuz dahi olsa poliçede yer alan limitlerle sınırlı olmak üzere zararı tazmin etmekle yükümlüdür.

Bir diğer önemli nokta, yapı ruhsatı bulunmayan binalar ve sigortalanmamış ek yapılar ile ilgili kararlardır. Yargıtay, ruhsatsız ya da projeye aykırı bölümlerin DASK teminatı dışında kaldığını açıkça ifade etmektedir. Bu nedenle sigorta yaptıran kişinin, poliçe kapsamını ve bina kayıtlarını doğru şekilde beyan etmesi gerekmektedir.

Yargıtay’ın güncel içtihatlarında, sigorta tazminatının ödenmesi için hak sahibinin poliçe süresi içinde başvuru yapması gerektiği ve bu sürenin geçirilmesi hâlinde dava açma hakkının sınırlanabileceği de vurgulanmaktadır. Ayrıca, poliçede yer alan muafiyet oranı da tazminat hesabında dikkate alınır.

DASK ile ilgili yargı kararları, özellikle deprem sonrasında ortaya çıkan zararlarda sigorta şirketleri ile vatandaşlar arasındaki uyuşmazlıklarda belirleyici rol oynamaktadır. Bu nedenle, Yargıtay kararları hem uygulamada hem de yeni poliçe düzenlemelerinde önemli bir rehber niteliğindedir.

DASK Eksik Ödeme Yargıtay Kararı

DASK eksik ödeme uyuşmazlıkları, deprem sonrası yapılan hasar tespitinin sigortalının beklentisini karşılamaması nedeniyle sıkça dava konusu olmaktadır. Yargıtay kararlarına göre, eksik tazminat ödemesi halinde sigortalı, eksper raporuna itiraz ederek ekspertiz raporunun yeniden değerlendirilmesini ve zararın gerçek bedeli üzerinden hesaplanmasını talep edebilir.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına göre, DASK tarafından yapılan eksik ödemelerde mahkeme, yalnızca sigorta eksperi raporuna dayanarak karar veremez. Eksper raporunda hata, eksiklik veya objektif değerlendirme eksikliği varsa mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılması zorunludur. Böylece binanın gerçek hasar oranı belirlenmeli ve sigorta poliçesi limitleri dahilinde ödeme miktarı yeniden hesaplanmalıdır.

Yargıtay, özellikle poliçe limitinin altında yapılan ödemeleri sigortacının sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı şeklinde değerlendirmektedir. Örneğin, 17. Hukuk Dairesi’nin 2023 tarihli bir kararında; DASK’ın eksper raporuna göre düşük bedel ödemesi yaptığı, ancak bilirkişi raporuyla zararın daha yüksek olduğunun tespit edilmesi üzerine, eksik ödeme farkının yasal faiziyle birlikte sigortalıya ödenmesine hükmedilmiştir.

DASK Sigorta Tahkim Komisyonu

DASK Sigorta Tahkim Komisyonu, deprem sigortasıyla ilgili uyuşmazlıkların mahkemeye gitmeden hızlı, ekonomik ve etkin bir şekilde çözülmesini sağlayan alternatif bir başvuru yoludur. Afet Sigortaları Kanunu ve Sigortacılık Kanunu uyarınca, sigorta yaptıran kişiler, DASK’ın yaptığı eksik ödeme, tazminatın reddi veya poliçe kapsamı gibi konularda bu komisyona başvurarak hak arayabilirler.

Komisyona başvuru yapabilmek için öncelikle DASK’a yazılı olarak talepte bulunulmalı ve kurumun 15 gün içinde yanıt vermemesi ya da verilen cevabın tatmin edici olmaması durumunda başvuru yapılmalıdır. Başvuru doğrudan Sigorta Tahkim Komisyonu’nun resmi internet sitesi üzerinden veya yazılı dilekçeyle yapılabilir.

Komisyon sürecinde uyuşmazlık, sigorta hukuku alanında uzman hakemler tarafından incelenir. Hakem, dosya üzerinden veya gerekirse keşif ve bilirkişi incelemesi yaparak karar verir. Yargıtay’ın güncel kararlarına göre, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun verdiği kararlar, belirli parasal sınırların altında kesin nitelikte olup, bu kararlar mahkeme kararı gibi icra edilebilir. Daha yüksek tutarlarda ise kararlar için itiraz veya temyiz yoluna gidilebilir.

Özellikle DASK eksik ödeme, hasar tespiti uyuşmazlığı veya poliçe iptali gibi durumlarda Tahkim Komisyonu, yargı sürecine göre çok daha kısa sürede sonuçlanmaktadır. Ortalama çözüm süresi 4 ila 6 ay arasında değişmekte olup, masraflar da mahkeme sürecine kıyasla oldukça düşüktür.

DASK Eksik Ödeme Emsal Karar

DASK eksik ödeme davalarında Yargıtay, sigortalının gerçek zararının poliçe limitleri dâhilinde tam olarak karşılanması gerektiğini vurgulamaktadır.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2023 tarihli emsal kararında (E.2021/4873, K.2022/5129), deprem sonrası yapılan ekspertiz raporunun zararı eksik gösterdiği tespit edilmiştir. Mahkeme, bilirkişi incelemesiyle gerçek zararın daha yüksek olduğunu belirleyerek eksik ödenen tutarın faiziyle birlikte sigortalıya ödenmesine karar vermiştir.

Kararda, eksper raporlarının mahkemeyi bağlamadığı, hatalı veya eksik tespit varsa yeni bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca DASK’ın poliçe limitleri altında ödeme yapması durumunda, fark bedeli sigortalıya ödenmelidir.

Bu karar, DASK’tan eksik ödeme alan sigortalılar için önemli bir emsal niteliği taşımaktadır.

Yargıtay: DASK – Sigorta Tahkim Komisyonu – Bilirkişi Heyeti Çelişki Eksik İnceleme – Bozma” Makalemize 7 Yorum Yapıldı:

  1. Bayram taşci dedi ki:

    Selamlar İzmir depreminde çevre şehircilik bakanlığından gelen ekip binanız orta hassarli dendi itiraz ettim gelen ekip binanız orta hassarli dendi dask bildirdim hiçbir ücret ödemesi alamadim bizde binayı Karot örneği alındırdik binamız riskli yapı tespit edildi bilir kişi komisyonundan riskli yapı dendi şimdi sigorta tahkim kuruluna başvurduk sizce bu tahkim nasıl karar verir

    1. Merhaba,
      Danışma hizmetimiz ücretlidir.
      0 312 220 36 30 arayarak danışma hizmeti alabilirsiniz.
      Saygılarımızla

  2. DENİZ ÖZER DEMİR dedi ki:

    selam 12661018 dask policem için hasar kaydı açmıştım inönü mah.samipaşa cad.no/60/62 ada/9701 parsel sayılı taşınmazda istanbul ili marmara deniiznde silivri açıklarında 26/09/2019 tarihinde meydana gelen depremde binalrımızda hasar oluştu daska başvuru yaptığım zaman bana çok komik bir rakam çıkardılar 69,70 tl oysa aynı emsal daireler de 80.000,00 tl ve bunun üzeri tutar aldılar tekrar tekrar mail atmama rağmen geri dönüş olmadı lütfen gerekli düzeltilmenın yapılarak bana geri dönülmesini rica ediyorum teşekkür ederim.

    1. Biz DASK değiliz. Hukuki yardım istiyorsanız 0312 220 36 30 arayabilirsiniz.

  3. Didem dedi ki:

    Merhaba,

    Sonuc olarak davacı tüm tazminatı almış mı alamamış mı anlayamadım 🙁

    1. Eksik hesap yapılmış, dosyayı yerel mahkemeye geri göndermiş.

      1. Ümit dedi ki:

        Selam hocam benim aldığım dask depremden sonra ¹118 bin yani metre kare 1500 üzeri yani 118 bin daha çıkacakmış bana yada avukatları vereyim bilgi alabilirmiyim

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir