Ceza Hukuku, Hukuki Makaleler

Ceza Mahkûmiyetinin Memuriyete Etkisi

Ceza Mahkûmiyetinin Memuriyete Etkisi

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/A maddesine göre memur, “Mevcut kuruluş biçimine bakılmaksızın, Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenler…” olarak tanımlanmıştır. Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince yürütülen kamu hizmetlerinin ifası için devlet memurluğuna alınacak kişilerde Kanun’un 48. maddesinde sayılan genel ve özel şartların sağlanması beklenir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesine göre:

“A) Genel şartlar: 

1. Türk Vatandaşı olmak,

2. Bu Kanunun 40 ncı maddesindeki yaş şartlarını taşımak, 

3. Bu Kanunun 41 nci maddesindeki öğrenim şartlarını taşımak, 

4. Kamu haklarından mahrum bulunmamak,

5. Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.

6. Askerlik durumu itibariyle; 

a) Askerlikle ilgisi bulunmamak, 

b) Askerlik çağına gelmemiş bulunmak, 

c) Askerlik çağına gelmiş ise muvazzaf askerlik hizmetini yapmış yahut ertelenmiş veya yedek sınıfa geçirilmiş olmak, 

7. 53 üncü madde hükümleri saklı kalmak kaydı ile görevini devamlı yapmasına engel olabilecek akıl hastalığı bulunmamak.

B) Özel şartlar: 

1. Hizmet göreceği sınıf için 36 ve 41 nci maddelerde belirtilen öğretim ve eğitim kurumlarının birinden diploma almış olmak, 

2. Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak.”

Bu maddenin genel şartlar başlıklı kısmına göre kamu haklarından mahrum olan veyahut kasten işlenmiş bir suç nedeniyle mahkûm olan kişi, devlet memuru olabilmek için aranan genel şartları sağlamadığından devlet memuru olamamaktadır. 

Suçun Kasten İşlenmiş Olması Şarttır

Madde hükmüne göre mahkûm olunan suçun kasten işlenmesi şarttır. Taksirle işlenen bir suç nedeniyle mahkûm olunması devlet memurluğuna engel bir hâl değildir. Taksirle işlenen bir suç nedeniyle alınan cezanın miktarı ve yoksunluklar ne olursa olsun memuriyete engel bir durum teşkil etmemektedir. Yani taksirle işlenen suç nedeniyle bir yıl veya daha fazla hapis cezası alınmış olsa dahi memur olunabilmektedir. 

Memur, memuriyeti sırasında taksirle işlenen bir suç nedeniyle mahkûm olmuşsa infazının bitmesi ile birlikte memuriyet görevine döner. Bu süre içinde memur tedbiren görevinden uzaklaştırıldığından devamsızlık nedeniyle göreve son verme gibi bir uygulama söz konusu olmamaktadır. 

Aynı şekilde neticesi sebebiyle başka bir suçun meydana geldiği durumlarda dahi bir yıl veya daha fazla hapis cezası alınmış olsa da kasten işlenen bir suç oluşmadığından devlet memurluğuna engel bir hâl bulunmamaktadır.

Hapis Cezalarının Memuriyete Etkisi

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 45. maddesine göre, suç karşılığında uygulanan yaptırım olarak cezalar, hapis ve adlî para cezalarıdır

TCK’nın 46. maddesine göre ise hapis cezaları üç şekildedir: Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, müebbet hapis cezası ve süreli hapis cezasıdır.

Kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmedilirse, bu ceza hükümlünün hayatı boyunca devam eder, kanun ve Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikte belirtilen sıkı güvenlik rejimine göre çektirilir. 

Kişi hakkında müebbet hapis cezasına hükmedilirse bu ceza hükümlünün hayatı boyunca devam eder. 

Kişi hakkında hükmedilebilecek süreli hapis cezası ise kanunda aksi belirtilmeyen hallerde bir aydan az, yirmi yıldan fazla olamaz. Ancak bir yıl veya daha az süreli hapis cezasına hükmedilirse buna kısa süreli hapis cezasıdır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ifadesine göre, kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezası alan kişiler ile verilen hapis cezasının süresine bakılmaksızın affa uğramış olsa dahi maddede sayılan suçlardan mahkûm olan kişiler devlet memuru olamamaktadır.

Devlet memuriyetine engel bir durumun oluşması için kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezası alınması veya verilen hapis cezasının süresine bakılmaksızın affa uğramış olsa dahi işlenen suçun maddede sayılan suçlardan olması gerekmektedir. 

Bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezası alınması hâlinde işlenen suçun türü ve niteliğinin bir önemi bulunmamaktadır. Verilen hapis cezasının bir yıl veya daha fazla olması memuriyete engel durumu için yeterlidir.

Ancak bir kişinin aynı eylemi kapsamında veyahut farklı zamanlardaki eylemleri kapsamında almış olduğu cezaların toplanması suretiyle memuriyete engel hâlinin olup olmadığı değerlendirilemez. Yani kişinin cezalarının toplanması suretiyle bir yıl veya daha fazla hapis cezasına mahkûm olduğu gerekçe gösterilerek memuriyete kabulü engellenemez. Her bir ceza ayrı ayrı değerlendirilir.

Bir yıldan daha az hapis cezası verilen mahkûmiyet hallerinde memuriyete engel bir durum bulunmamaktadır. Ancak cezanın infazı süresince bu kişi tedbiren görevden uzaklaştırılır, süreç sonunda görevine geri döner.

Bunun yanında maddede sayılan katalog suçların niteliği gereği memuriyete engel olan hâllerde, ceza mahkûmiyetinin miktarı, yaptırımın hapis veya adli para cezası olması, affa uğrayıp uğramamış olmasının hiçbir önemi bulunmamaktadır. Yani kişi maddede sayılan suçu kasten işlediği bir durumda adli para cezasına mahkûm edilse veya affa uğramış olsa dahi memuriyete engel hali bulunmaktadır. Kişi kasten işlediği bu suçun niteliği gereği memuriyete alınmamaktadır. Maddede sayılan bu suçlar şunlardır:

  • Devletin güvenliğine karşı suçlar, 
  • Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar (Türk Ceza Kanunu’nun 309 ile 316 maddeleri arasındaki tüm suçlar)
  • Zimmet, 
  • İrtikâp, 
  • Rüşvet, 
  • Hırsızlık, 
  • Dolandırıcılık, 
  • Sahtecilik (Özel Belgede Sahtecilik Suçu, Resmi Evrakta Sahtecilik Suçu, Parada Sahtecilik Suçu, Kıymetli Damgada Sahtecilik, Mühürde Sahtecilik Suçu) 
  • Güveni kötüye kullanma, 
  • Hileli iflas, 
  • İhaleye fesat karıştırma, 
  • Edimin ifasına fesat karıştırma, 
  • Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama
  • Kaçakçılık

Adli Para Cezalarının Memuriyete Etkisi

Suç karşılığında uygulanan yaptırım olarak kişi hakkında adli para cezasına hükmedilmiş ise bu durum memuriyete herhangi bir şekilde engel teşkil etmeyecektir. Çünkü DMK’nin ifadesine göre bir yıl ve daha fazla hapis cezası mahkûmiyeti belirtilmiş olup adli para cezası engel bir durum olarak belirtilmemiştir. 

Bunun yanında, Türk Ceza Kanunu’nun 50. maddesine göre, kısa süreli hapis cezası suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre adli para cezasına çevrilebilir. Yani bir yıldan daha az hapis cezasına hükmedilmesi halinde bu hapis cezası adli para cezasına çevrilebilmektedir. TCK 50/5 maddesine göre Uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adlî para cezası veya tedbir olarak nitelendirildiğinden kişi hakkında verilen bir yıl veya daha az hapis cezası, adli para cezasına çevrildiği hallerde de kişi memur olabilmektedir.

Ancak DMK’nın 48. maddesinde sayılan katalog suçlar nedeniyle adli para cezası alınması halinde suçun niteliği gereği engel bir durum oluştuğundan kişi memuriyete kabul edilemez. Kanun’daki ifadeye göre bu suçlar nedeniyle hapis cezası değil, mahkûmiyet verilmiş olması yeterli olduğundan tıpkı hapis cezasında olduğu gibi adli para cezasına hükmedilmesi halinde de memuriyete engel bir durum oluşmaktadır.

Türk Ceza Kanunu Madde 53 Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakma Hükümlerinin Uygulanması

TCK’nın 53. maddesine göre “Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak; a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten, yoksun bırakılır. Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz. Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz. Birinci fıkrada sayılan hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla hapis cezasına mahkûmiyet halinde, ayrıca, cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Bu hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla sadece adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Hükmün kesinleşmesiyle icraya konan yasaklama ile ilgili süre, adlî para cezasının tamamen infazından itibaren işlemeye başlar.”

Yani kişi hakkında kasten işlemiş olduğu bir suç nedeniyle hapis cezasına hükmedilmişse bu kişi memuriyet hakkından yoksun bırakılır. Bu haktan yoksun bırakma kendisi hakkında hükmedilen hapis cezasının infazı tamamlanınca sona ermektedir. Ancak her ne kadar bu haktan yoksun bırakma infaz tamamlanınca sona erse de mahkûmiyet hükmü ortadan kalkmayacağından bir yıl ve daha fazla hapis cezası alan kişiler memuriyete girememektedir.

Bir yıldan daha az hapis cezası verilen kişi hakkında da memuriyet hakkından yoksun bırakma kararı verilir. Ancak bu yoksunluk cezanın infazı tamamlanınca sona erdiğinden hükümlü almış olduğu cezanın infazının tamamlanmasının ardından memur olabilme hakkına sahiptir. Şayet bir yıldan daha az hapis cezası alan kişi halihazırda memur ise suçun infazı süresince memurluk yapma yasağı bulunduğundan hakkında DMK’nın 137. maddesine göre görevden uzaklaştırma kararı verilir. İnfazı tamamlanan memur tekrar görevine geri döner.

Hapis Cezasının Ertelenmesinin Memuriyete Etkisi

TCK’nın 51. Maddesine göre, “İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir.” Hapis cezasının ertelenmesi, verilen hapis cezası mahkûmiyetinin infaz edilmesinden belirli şartlar halinde vazgeçilmesini ifade etmektedir. Bu anlamda erteleme yalnızca verilen cezanın infazından vazgeçilmesini ifade etmekte olup verilen mahkûmiyet kararı aynen kalmaktadır. Yani bir yıl ve daha fazla süreli hapis cezalarında ertelenme olsa dahi mahkûmiyet kararı sabit olduğundan bu durum memur olmaya engel teşkil etmektedir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasının (HAGB) Memuriyete Etkisi

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesine göre, “Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.”

Kişi hakkında verilen HAGB kararı ile kişi denetim süresi sonunda hiç suç işlememiş gibi mahkûmiyet hükmü kurulmaz. Bu anlamda ortada bir mahkûmiyet bulunmadığından bir veya daha fazla hapis cezası alıp da HAGB verilen kişiler de memur olabilmektedir. Aynı şekilde hakkında HAGB kararı verilen memur da bu sebeple memuriyetten çıkarılamaz.

Adli Sicil Kaydının Memuriyete Etkisi

 DMK’nın 48. maddesinde sayılan katalog suçlar haricinde, kişinin işlemiş olduğu suçun infazı tamamlanıp daha sonra bu suça ilişkin bilgilerin adli sicil kaydından çıkarılması halinde, kişi memur olabilmektedir. 

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu Uygulaması

DMK’nın 98/b. maddesine göre “Memurluğa alınma şartlarından her hangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan her hangi birini kaybetmesi” durumunda kişinin memuriyeti sona ermektedir.

Buna göre, memuriyeti sırasında kasten işlenen işlenen bir suç nedeniyle bir yıl veya daha fazla süreli hapis cezası alan veyahut hapis cezası süresine bakılmaksızın affa uğramış olsalar dahi 48. maddedeki sayılan suçlardan biri nedeniyle mahkûm olan memur memuriyetini kaybeder.

Şayet memur, memuriyetini kaybettirecek şartlar haricinde kalan taksirle işlenmiş bir suç veyahut bir yılın altında kalan bir suç nedeniyle mahkûm olmuşsa DMK’nın 137. maddesi uyarınca geçici olarak görevden uzaklaştırılır. Adli para cezasına hükmedilmesi halinde görevden uzaklaştırma tedbirine başvurulmaz. Görevden uzaklaştırma tedbirine, atamaya yetkili amirler, bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri, illerde valiler, ilçelerde kaymakamlardır.

DMK’nın 143. maddesine göre, yargılama sonunda memur hakkında beraat kararı verilmiş veya memurluğa engel olmayacak bir ceza ile hüküm verilmiş veya hakkındaki kovuşturma genel af ile kaldırılmış ise bu kararların kesinleşmesi üzerine haklarındaki görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılır ve memur tekrar göreve başlatılır.

Görevden uzaklaştırılan memurlara bu süre içinde aylıklarının tamamı değil, üçte ikisi ödenir. Ancak bu memurlar öngörülen sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler. Yukarıda sayılan durumların gerçekleşmesi halinde ilgili memurun kesilen aylıklarının üçte biri kendisine ödenir ve görevden uzakta geçirilen süre, derecelerindeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirilir.

Ceza Mahkûmiyetinin Memuriyete Etkisi” Makalemize 11 Yorum Yapıldı:

  1. Ali avatarı Ali dedi ki:

    merhaba,2008 resmi gazete memuriyete engel suçlar kategorisinde istismar ve saldırı suçları düzenlenmiştir.cinsel tacızden 9 ay ceza alan birinin memuriyete engelligi var mıdır.

  2. Ufuk avatarı Ufuk dedi ki:

    merhaba askeri firar suçundan 10 ay ceza aldım ayrıca 10 ay da kamu hizmetlerinden yasaklılık verdi şu an hali hazırda atamam yapıldı saglik bakanlığına bu dosya atamama engel teşkil eder mi yoksa atama sürecini uzatır mi

    1. ALİ avatarı ALİ dedi ki:

      merhaba Ufuk bey atanabildiniz mi acaba bende aynı durumdayım

      1. Av. Fatih Tahancı avatarı Av. Fatih Tahancı dedi ki:

        Merhaba,
        Detaylı danışma hizmetimiz ücretlidir.
        Mesai saatleri içerisinde 0 312 220 36 30 arayarak danışma hizmeti alabilirsiniz.
        Saygılarımızla

  3. murat avatarı murat dedi ki:

    merhaba ben 2014 tck 109 maddesi gereğince 3 yıl 4 ay ceza aldım. isfinaf makkemesine gönderdik ve 2023 de bennim cezam onandı ve ceza evine girdim. 11 gün ceza yattıktan sonra denetim serbestlik ile çıktım. kendim milli sporcuyum gençlik spor bakanlığın açmış olduğu sözleşmeli antrenör e giremedim 7315 sayılı güvenlik soruştuma kanunan göre. benim memur olmam imkansız mı yoksa hukuki bir yolu varmıdır… şimdiden teşekkür ederim

  4. Nevin avatarı Nevin dedi ki:

    merhabe benim oğlum hırsızlıktan içeri girdi fakat. alınan bir şey yok. yyaklasik 3 ay dir içeride. 4 yıl 8 ay verildi. fakat bu durumda tahliyede olmadı dosyası intifa yollanmış. sonuç ne olur acaba

  5. Şenay avatarı Şenay dedi ki:

    merhaba 2007 yılında telefonda karşılıklı hakaretten beni mahkemeye vermiş. mahkemeye 1 kere çıktık. o gündür bugüne seneler geçmiş unutuldu adli sicil ogretmenlik kayıtta lazım oldu adli sicil kaydım varmış benim haberim yok yıllardır hiç karşıma çıkmadı 2007 yılında 7 ay 15 gün hapis çıkmış hep ertelenmiş dava sorgulama yaptım hiç bir şekilde hapis,para cezası çıkmıyor. adli sicil silinmesi için e devletden dilekçe gönderdim avukatdan dilekçe yazdırıp postaladım 1 ay yakın herhangi bir gelişme olmadı dilekçe degerlendirme aşaması da yazıyor hocam hakaret ve 7 ay hapis benim öğretmen olmama engelmi ne yapılması gerekiyor ben yüz kızartıcı herhangi bir suç işlemedim

  6. Mesut koçyiğit avatarı Mesut koçyiğit dedi ki:

    selamün aleyküm değerli kardeşim 23 yıl hizmetim var ailevi durumlardan dolayı 1 yıl 10 ay hapis cezası aldım görevden alındım tekrar geri dönmem söz konusu olur mu kendim çocuk esirgeme kurumunda büyüdüm bu şekilde işe alındım emekliliğime 2 yıl kalmıştı çok üzülüyorum bu duruma yaşım 46. 2001 girişliyim

  7. Caner avatarı Caner dedi ki:

    merhaba kasten yaralama hagb 1 yıl 3 ay ceza alan memur olabilir mi ? 18 yaş ve ilerde adlı sicil kaydı silinirse olabilir mi ?

  8. memur avatarı memur dedi ki:

    uyuşturucu kullanımından 5yıl kamu davası açılması erteleme aldım denetimi sorunsuz bitirdim 7.yargı paketindeki yılda en az 2kez olan tahlilleri de verdim son tahlilde pozitif sonuç çıktı ve hakkımda kamu davası açıldı ilk olayda dava açılmadığı için memuriyetime bir engel teşkil etmedi fakat bu ikinci olayla dava açılması memuriyetime engel teşkil edecek gibi görünüyor açığa mı alınırım hagb verilip tekrar denetim sürecine mi başlarım yoksa direkt ihraç mı olurum madde kullanmadım arkadaş ortamında her iki olay da dumana maruz kalmam sonucu gerçekleşti ve arada 3yıldan fazla bir zaman var bu 3yılda tüm testleri negatif vererek içmediğimi ispatlamışım bir kez dumana maruz kalmam sonucu gerçekleşen bir olay sonucu memuriyetten ihraç olmam bağımlı olmadığım halde kamu görevinden mahrum bırakılmam söz konusu. sicilim bozulmadığı takdirde yurtdışına çıkabilirim sanırım işlemlere başlasam davada hüküm verilmeden birkaç ay içinde yurtdışına çıkışımda engel olur mu şimdilik adli sicil kaydım temiz yurtdışına çıksam mahkeme ertelenebilir mi?

    1. Av. Fatih Tahancı avatarı Av. Fatih Tahancı dedi ki:

      Merhaba,
      Detaylı danışma hizmetimiz ücretlidir.
      Mesai saatleri içerisinde 0 312 220 36 30 arayarak danışma hizmeti alabilirsiniz.
      Saygılarımızla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir